Döviz kurundaki dış kaynaklı spekülatif ekonomik savaşta, aziz milletimiz çelik gibi dik durarak değil ülkemizde; dünyada ABD dolarını ciddi şekilde sorgulanır hale getirdi. Bir ekonomist olarak net olarak diyebilirim ki dolar, dünya ticaretinde tahtından inmek zorunda kalacak. Pek çok ülke, karşılıklı olarak alışverişlerinde yerel para birimini kullanmayı prensip olarak kabul ettiler. Ayrıca ABD’nin keyfi olarak vergi koyması, ihracat yapan ülkelerin tamamıyla karşı cephe oluşturmasına neden oldu. Döviz kuru üzerinden bizi dize getirmek isteyenlerin silahları ters tepti. Şimdi onlar düşünsünler…
Döviz kurunun getirdiği fiyat artışları, dövize endeksli ürünlerde anlaşılır, izah edilebilir. Lakin dövizle ilintili olmayan ürünlere neredeyse % 100’e yakın zamları, ne vicdan ne de vatanperverlik ile açıklanamaz. Daha net söylemle fırsatçıların, haramzadelerin, sadece kendi ceplerini düşünmelerinden öteye gitmeyen alçaklıkları…Bu bazı ürünlerde başlayan tekellerin ekonomideki enflasyon canavarını tekrar canlandırma senaryosu değil de nedir? İthalat ürünü olmayan, tümüyle yerli girdi ile imalatı yapılan ürün fiyatlarının artmasının ekonomik izahatı yok. Bu gidişatın önü alınması için her bir vatandaş olarak etiketle oynayan, ürünlerin gramajını düşürerek gizli zam yapanlardan tutun da haftada bir zam yapanların tüketici boyutu ile afişe edilmeleri gerekiyor. Ayrıca ürün fiyat araştırması yapmadan alışveriş yapmamalıyız. Aynı marka ürün bir yerde 50 TL iken başka yerde 35 TL olabiliyorsa tüketicinin bilinçli alışveriş alışkanlıklarının sorgulanması gerekiyor demektir. Fiyat ve kalite araştırması ile ürün alın bu zalim zamcılara karşı. O zaman maliyet artışlarının dışında keyfi fiyat politikasında olanların gelirleri azalacaktır. Ürün fiyat etiketlerinde yeni gelen yasal mevzuat çerçevesinde fiyat değişikliğinin yapıldığı tarih ve yerli ürün olup olmadığının simgesi ciddi bir yaptırım olacaktır. Ankara’da ekmek fiyatlarında yapılmak istenen zamma, bakanlığın onay vermemesi, bence zamların önüne makul setlerin çekileceğinin göstergesi. Bizim tüketici olarak fiyat ve kalitedeki sorgulayıcı yaklaşımımız, fahiş zam yapan firmaların geri adım atmasına neden olacaktır. Topyekün bu birliktelik ile şimdi onlar düşünsünler. Zam yağmuru ile ekonomide zaaf oluşturmak isteyen art niyetliler karşısında bu kararlılıkla serbest piyasada afişe olan, ürün satamaz hale gelen fırsatçılar için ekonomik yaptırımı tüketiciler uygulayarak bu oyunu bozacaklardır.
Psikolojik algı ile ekonomide oynanmak istenen oyun ters tepecektir. Ekmek zammına izin vermeyen yöneticilerimizi de kutluyorum. Bu kararlılığın diğer ürünlerde de olacağını öngörmek zor değil. Biraz sabır ve direnç ile bu problemin de çözüleceğine inancım sonsuz. Başka bir yazımda buluşana kadar kalın sağlıcakla…
