Kendisini yetiştirmiş, yaşamı boyunca hep kentine bir şeyler verebilmenin heyecanını yaşayan hemşerilerime sesleniyorum: Hangi yaştan olursanız olunuz bu şehre hizmet etmek için iyi bir fırsat kapımızda. 2019 Mart ayında yapılacak olan yerel seçimlerde kendinize uygun gördüğünüz pozisyonlar için aday adayı olunuz. Kişisel birikim ve deneyiminizi topluma yansıtarak yaşamınızın bundan sonraki kısmında daha etkili ve yoğun çalışmalar ile çocuklarımızın geleceği adına toplumsal fayda öngörüsü ile geleceği şekillendireceksiniz. Biliyorum siyaset yelpazesi zor bir alandır. Öyle ki gün gelir doğru bildiklerinizde yalnızlaşır, yalnız kalırsınız; ama yine de siz dimdik durarak doğrularınızı ifade etmede bir an olsun duraksamazsınız. Siyasette böyle insanlar oldukça yanlış yapılma olasılığı minimuma düşer. Yapılan yanlış işlem de o zamanki konjonktürde en doğru olandır. Şehirler her yönüyle birikim sahibi, şehrinin önceliklerini, problemlerini bilen, problemlerin çözümüne her platformda kafa yormuş, sosyal yaşantısında hep STK’ların içinde olan, şehrin geleceği üzerinde uygulanabilir fikirleri olanların 2019 yerel seçimlerinde daha fazla yer almaları gerekiyor. Kervan yolda düzenlenir mantığından uzaklaşılması lazım. Bir şehrin 25 yıllık, 50 yıllık vizyonu üzerinde şimdiye kadar katkısı olmayanların verebilecekleri sadece gündelik problemlere kafa yormalarıdır. Bu da bir şehrin tüm olumsuzluklarını beraberinde getirecektir. Çünkü günün cari problemleri içinde yoğrulanlar, maalesef geleceğe yön veremezler. Şehirlerin geleceği doğru planlanarak zaten problemler minimuma indirilmiş olur. İdeal olan gelecek vizyonununun gündelik uygulamalara yansıtılmasıdır. Yoksa gündelik uygulamalar ile gelecek şekillenemez.

          Bu şehre bir şeyler katmak isteyenlerin, ben de varım diyerek, icraat kararlarının alındığı sisteme entegre olmaları için iyi bir fırsat yakınımızda. Kişisel gelecek kaygısı duymadan, tamamıyla kendisini topluma adamış değerli hemşerilerim cesaretle ve emin adımlarla bu sürecin içinde olup kentimize yapacağımız katkı da o oranda fazla olacaktır. Her bir siyasi parti içinde bu anlayışa sahip hemşerilerimin artması ile göreceksiniz ki kısa zamanda şehirlerin vizyonu değişmiş. Yerel yönetimlerin, yönetişim yaklaşımı çağın gereklerine göre revizyondan geçirilerek hızla ilerleyen teknolojiye ve yönetim anlayışına adapte edilerek yeni bir yönetim anlayışı ortaya konulmalıdır.  Kendisini yenileyen yönetim anlayışları ayakta kalır ve başarıyı yakalarlar. Elimizi taşın altına koyarak kentimize olan borcumuzu ödemede görevden kaçınmamalıyız. Adam adama markajın olduğu, grupların ve fraksiyonların kendi gelecek kaygıları doğrultusunda süreci şekillendirmede önemli etkilerinin olduğu ortamda işiniz zordur. Varsın zor olsun. Lakin kendi için değil; kenti için idealist yaklaşanların sayısı arttıkça daha da güçleneceksiniz. Çünkü kendi için yola çıkanlara nerede olursa olsun halkımız pirim vermiyor, vermeyecek de.

        Özetle özellikle gençlerimize sesleniyorum; Bu şehir için ben de varım diyebilmelisiniz. Kendini her daim yenileyenlerin ve kente olan borcunu birikim ve deneyimini karşılık beklemeden aktarmak isteyenlerin de bu anlamda, siyaset yelpazesinde kentlerine büyük katkılarının olacağına olan inancım sonsuz. Başka bir yazımda buluşana kadar kalın sağlıcakla…