“YALOVALILARA BU SANATI TANITIYORUM”
Yaklaşık yedi yıldır Bonsai sanatını icra eden Budak, Bonsai’nin çok farklı bir sanat olduğunu vurgulayarak, “Bu sanatın, Yalova’da insanlara tanıtma gibi bir amacım var. Çok farklı bir sanat olduğu için ben bu işe yöneldim ve artık bu sanat bende hastalık haline dönüştü” dedi. Ürettiği bitkileri yurt dışına göndermediğini vurgulayan Budak, üretilen bitkileri, yurt içinde birçok şehre gönderdiğini ve Bonsai’nin çok özel müşterileri olduğunu söyledi.
“TABAKTA YETİŞTİRİLEN BİTKİ”
Bonsai’nin kelime anlamının, tepsi ya da tabakta yetiştirilen bitki olduğunu belirten Budak, “Saksıda ağaç yetiştirmek, yaklaşık 4 bin yıl önce Mısır’da çoğunlukla kullanım kolaylığı, hareketlilik ve elverişlilik gibi sebeplerle başladı. Yunanlılar, Babiller ve Hintliler de bu tekniği alarak kullandılar. İlk kez Çinliler M.Ö 200’lü yıllarda estetik amaçlarla ağaçları saksıya diktiler. Bonsai sanatı, daha sonra 6. ve 7. yüzyıllarda Budizm’i de getiren keşişlerle Japonya’ya taşındı” dedi.
“JAPONLAR BU SANATI GELİŞTİRDİLER”
Çeşitli kültürlerde tarihsel kökleri olan bu sanatı Japonların geliştirdiğini ifade eden Budak, “Modern Bonsai’nin referans noktasını oluşturdular. Orijinal Bonsai, genellikle orijinal olarak küçültülmüş ilginç şekilli yabani ağaçların saksılara aktarılmasıdır” dedi. Bonsai’de, insanların genel bir yanlış anlaşılma içerisinde olduğunu vurgulayan Budak, “İnsanlar, Bonsai’yi özel bir ağaç olarak zannediyorlar. Evet, bazı ağaçlar Bonsai için diğerlerinden daha sık kullanılır fakat Bonsai, odunsu gövdeli hemen her türden yapılabilir. Küçük yapraklı, kısa yaprak düğümlerinin bulunan türler ile minyatür meyve ya da çiçekler genellikle daha uygundur. Klasik Bonsailerin, büyük çoğunluğu Japon Karaçamı, 5 ibreli çam ve Japon Akçağacıdır” dedi.
“BİR AGACIN ÖLMESİ SİZİ VAZGEÇİRMEMELİDİR”
Bonsai için kesin kurallarının olmadığını belirten Budak, “Her şey sizin özel zevkinize, ona bakış açınıza bağlıdır. Pahalı bir hobi olmamakla beraber, uzun süreli uğraşı ve sabır gerektirir. Başlangıçta bazı şeyler planlandığı gibi gitmeyebilir. Bir ağacın ölmesi sizi vazgeçirmemelidir. En usta kişinin dahi ağaçları ölebilir. Ancak tecrübe kazandıkça bunun daha az sıklıkta olduğunu göreceksiniz.
Haber-Foto Selim Küçükbingöl