Zamanın erken ve verimsiz geçmesinden şikayetçiyiz. Günler haftaları, haftalar ayları derken yıllar geçivermiş. İş hayatımız, günün büyük kısmını alırken eve adeta pestilimiz çıkmış halde varıyoruz. Yoğun mesai ve tempoda eve geldiğimizde akşam yemeği derken çocuklarımızla 3-4 saat birlikte olabiliyoruz. Bu birlikteliğin kalitesine odaklanmalıyız. Evde olduğumuz zamanda da teknoloji ailemizle aramızdaki en büyük set olmuyor mu? Devamlı uyarıcı rolü ile sosyal medya ailelerin sosyalliği önünde en büyük engel. Birbirinin yüzüne bile bakmadan saatler, akşamlar geçmiyor mu? Saatlerimizi hayatımızdan her gün çalan teknoloji bağımlılığı tehdit olarak artan etkisinin tehlikesine dikkat çekmek istiyorum!

     Ne yapalım? Teknoloji bağımlılığının en etkili çözümü doğadır. Evet doğa. Tertemiz havanın solunduğu, rengarenk çiçeklerin kokusu içinde kuş cıvıltısı, dere sesi derken hayatın uzaklaşılan gerçeği. Bir değişimin başlatılması gerekiyor. Hayata yaklaşımda doğanın yeri artırılmalıdır. Pekiyi ne yapılabilir? Yalova ilimiz bu açıdan çok şanslı bir il. Yüzölçümünde ormanın payının fazla olması avantajını daha fazla değerlendirmeliyiz.  Hemşehrilerimizin hizmetinde olan alanlar daha fazla artırılarak kolay ulaşılabilir, her ilçenin sınırlarında bu kent ormanı-piknik alanları ile doğa ile daha fazla iç içe bir şehir hayal ediyorum. Elbette sosyal tesislerin de revize edilmesi ve daha modern doğal ortama uygun yapılar ile Yalova farklı bir Yalova olacaktır.Sadece hafta sonları değil, organizasyonlar ile tüm hafta hatta 12 ayın verdiği güzellikler şehre sunulabilir. Çeşitli sportif aktiviteler, kamplar, eğitici organizasyonlar ile şehrimizdeki her yaşta hemşehrimize hizmet verilebilir. Burada doğaya zarar verilmeden, doğanın bütünlüğü bozulmadan daha kapsayıcı bir yaklaşımı kamuoyunun dikkatine sunuyorum. Kocaeli ilimizde ve başka illerde bu tür sosyal tesislerin olması neden bizim ilimizde de yok sorusunu getiriyor. Gece kalınabilecek düzeyde tesislerimizin revize edilmesi ile doğadan uzaklaşan gençlerimiz teknolojinin olmadığı güzel bir hafta sonu geçirmelerine imkan tanınacaktır. Hatta ekonomik olarak kendi kendisini çevirebilecek bütçeye ulaşarak başka tesislerin finansmanı da elde edileceğine inanıyorum. Kamu ya da özel sektör bunu gerçekleştirebilir.

    Bunun yanında şehir içlerindeki alanların daha fazla ağaçlandırılarak, hatta meyve ağacı ile mahallelinin de sahiplik duygusu içinde yeşillendirilmesi, okullarımızın bahçelerinde sınıflara ait çiçek ve ağaçlandırma çalışmasının yapılması daha dar kapsamlı da olsa doğanın mahallemize kadar gelmesi yönünde ciddi çalışma olacaktır. 

     Doğanın tüm cömertliği ile güzelliğini verdiği ilimizin imkanları, potansiyeli değerlendirildiğinde bir Çalıştay ile tüm ilimiz masaya yatırılırsa mevcut durum ve neler yapılabilirliği üzerine ilgili tüm tarafların katılması ile mevcudun üzerine çok şeyin eklenebileceği düşüncesindeyim. Benden ilk adımı atması, gerisi ilgililerin ve bilgililerin…

     Doğada daha fazla olabilmemiz temennisiyle, başka bir yazımda buluşana kadar kalın sağlıcakla…