Yapılan basın açıklamasına Yalova Platform Sözcüsü Hâkim Menteş, Yalova Platformu Gönüllü Avukatı Safiye Yüksel ve platform üyeleri katıldı.

Basın açıklamasına izin çıkmadı

Yalova Valiliğinden izin çıkmadığı için basın açıklaması yapılmadı. Yalova Platformu, basın açıklamasını mail üzerinden basına ulaştırdı. Yalova Platformu tarafından yapılan basın açıklamasında; “Şu arkamızda duran tabelaya bakınca kimileri şen kahkahalar eşliğinde içilen çaylar, yenilen kekler ve çimlerin üzerinde uzanıp eğlenenleri görürken; Bizler, Türkiye’deki bir çok meyve ağacının orijinallerinin korunduğu gen bahçesinin yok olacağını, birinci derecede tarım topraklarının heba edileceğini, burada geliştirilip tüm ülkemize yayılan kivilerin ve diğer meyve/sebzelerin hüznünü̈, zeytincilik kanuna göre korunması gereken ve birçok resmî belgede (eklere bakın) bu alanda bulunduğu belirtilen ama simdi her ne hikmetse yok olan zeytinlerin hüznünü̈, Ülkemiz tarımının neden her geçen gün daha kötüye gittiğini, bu enstitütü arazilerini koruyup kollaması gerekirken parsel parsel elden çıkarılmasına adeta çanak tutan bir enstitütü müdürünü, bugün ölümünün 83. yıl dönümünü saygıyla andığımız Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk halkına tarım araştırmaları yapılsın diye bağışladığı arazinin elden çıkarılmasına söz etmeyen ve ata mirasına sahip çıkamayan bir muhalefeti, tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğünün Ekim 2019 tarihli yazısında bu arazinin başka amaçlar için kullanılmasının tarımsal AR-GE çalışmalarını olumsuz etkileyeceği için Millet Bahçesi projesine karşı çıktığını, ve daha da önemlisi açılan davalar sonuçlanmadan ve mahkeme tarafından atanan bilirkişi heyetinin bu arazinin tarım dışı kullanılmasında kamu yararı olmadığını net ve kesin bir şekilde bildirmesine rağmen, inşaata başlanarak hukuk sistemimizin nasıl ayaklar altına alındığını görüyoruz.

Bu alan öncelerde olduğu gibi gen bahçesine zarar vermeyecek şekilde ekilip biçilebilinir, tarımsal faaliyetlere devam edilebilinir. Ve Millet Bahçesi yapımı için harcanılması planlanan 31 milyon TL ile Yalova tarım ve çiçekçiliği ileri seviyelere taşıyarak iş ve istihdam sağlanabilinir. Ülkemizin içinden geçtiği şu sıkıntılı durumda, neredeyse her gün yenisi açıklanan ekonomik paketler ve tasarruf tedbirlerine rağmen illaki bir Millet Bahçesi yapılmak isteniyor ve buraya kaynak aktarılmak isteniyorsa şehrimizde buna daha uygun ve tarım niteliğini kaybetmiş̧ araziler mevcuttur. Mesela eski Etibank tesisleri veya arberatum arazisi gibi. Millet Bahçesi yapmak için bu arazinin seçilmesi bir tesadüf değildir. Bu bir Türk tarımını yok etme projesidir. Türkiye kivi ihtiyacının %67 si Yalova’da yetiştiriliyorsa, Yalova 1, Yalova 3, Yalova 4, Yavuz1, Oğuzlar 77 vb. ceviz türleri ülkenin genelinde ceviz üreticileri tarafından tercih ediliyorsa, Ata sarısı, Atak 77, Yalova incisi gibi üzüm çeşitleri sofralarımızda yerini alıyorsa, Trabzon hurmasının Türkiye dağıtımı buradan yapılıyorsa, armut, aronya, ayva, badem, çilek, elma, incir, kiraz, şeftali, gibi bir çok meyvenin onlarca çeşidi, en çok tükettiğimiz onlarca sebzenin çeşitleri işte bu araziler üzerinde çalışmalar yapan bilim insanlarımız sayesinde Türk tarımına kazandırılıyorsa Atatürk Araştırma Enstitüsü’nün her bir karış̧ toprağı paha biçilemeyecek kadar değerlidir. Kim bu kurum arazileri üzerinde başkaca ve amacı dışında kullanımı öngören projeler uygularsa, Türk tarımına, Türk ekonomisine dolayısı ile Türk Milleti’ne en büyük kötülüğü yapmış̧ olur. Bizler bunu engellemek için buradayız.” Şeklinde açıklama yapıldı.

Haber/Serhat Oruç