Coşkun, ‘23 Nisan kutlamaları vesilesiyle milli iradenin üstünlüğünün ve milli irade üstünde bir güç olmadığının geleceğimizin emanetçileri olan çocuklarımıza ve gençlerimize iyi bir şekilde anlatmamız gerekmektedir. 93 yıl önce Anadolu’nun her köşesinden gelen temsilciler, halkın kendi kendisini yönetmesinin en üst yönetim biçimi olduğu bilinci ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni kurmuşlardır. Yurdumuzun birçok yerinin işgal edildiği, ordularımızın dağıtıldığı ve vatan topraklarımızın bir fiil işgal edildiği o yıllarda, Türkiye Büyük Millet Meclisi kurularak ülkemizin geleceği ve milletimizin istikbali için milli iradenin merkezi olarak çalışmalarına başlamıştır’dedi.

     Milli egemenliğin, milli mücadelemizin ruhunda gizli olduğunu söyleyen Coşkun, ‘Milletimiz, egemenlik tutkusu ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde düşmanı yurttan kovmuş, kendi Cumhuriyetini ve demokrasisini kurmuştur. Hiçbir güç ve kurum, vatanın birliği ve milletin bütünlüğünün yegâne temsilcisi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin üzerinde değildir. Milletimizin tek çare kapısı olan ve milli iradenin tek temsilcisi olan T.B.M.M.’yi Mustafa Kemal Atatürk, ‘bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır. O da milli egemenliktir. Yalnız bir makam vardır. O da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir’ cümleleri ile en güzel şekilde özetlemiştir’dedi.

      Demokrasi bir mücadelenin eseri; aklın, bilimin ve özgürlüğün zaferidir. Akıl, bilim, diyalog ve anlayış demokrasinin işlemesini hızlandıran ve etkinliğini artıran başlıca etkenlerdir. Demokrasinin daha ileri noktaya götürülmesi konusunda herkese büyük sorumluluklar düşmektedir.

      Hür ve bağımsız yaşamanın simgeleştiği, demokrasinin önemini bir kez daha hatırlamamıza vesile olan 23 Nisan, milletimiz için aynı zamanda bir şenlik günüdür. 23 Nisan, aynı zamanda dünyada çocuklara armağan edilen tek bayram olmasından ötürü de ayrıca bir tarihi öneme sahiptir. Geleceğimizin, çocuklar ve gençlerimiz olduğunun ilan edildiği gündür. Çocuklar, sevgi dolu yürekleri, ön yargısız ve aydınlık bakışlarıyla yaşamımızı zenginleştiren, geleceğimizin güvencesi, en değerli varlıklarımızdır.  Bize düşen görev, teslim aldığımız bu kutsal emaneti bizden sonra yaşatacak olan nesillere en ileri seviyede teslim etmektir. Medeniyet yarışının bir sonu yoktur. Bizler ulaşabildiğimiz en son noktada bayrağı; yüzlerinde gülücüklerin, kalplerinde sevgi ve umut çiçeklerinin hiç solmamasını temenni ettiğimiz ve bunun için büyük gayret içerisinde olduğumuz çocuklarımıza teslim edeceğiz.  Çocuklarımızın Cumhuriyetimizin ideallerine sahip çıkarak, milli ve manevi değerlerinden uzak olmayan, bağımsızlığına ve hürriyetine geçmişinden destek alarak bağlı kalarak yetişmelerini arzu ediyoruz. Her zaman daha iyiyi, başarıyı, kaliteyi ve özgür Türkiye’yi düşleyerek yetişmeleri için bugünden onların geleceğini yeniden inşa ediyoruz. Yeni ve büyük Türkiye’nin yatırım ve hizmetleri en az uluslar arası standartlardadır. Muasır medeniyetler yarışında Türkiye, bölgesinde ve tüm dünya kamuoyunda küresel barış ve kalkınma vizyonu sergilemektedir.

 Milletimizin desteği ile milli iradenin daha da güçlendiği günümüzde T.B.M.M.’nin en önemli ve öncelikli gündemi yeni anayasa süreci olmuştur. Çünkü yeni ve sivil anayasa çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras, emanet olacaktır. Yeni anayasa, yeni Türkiye demektir.  Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle başta Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz Milletimizin hürriyetini sağlayan, milli iradesine özgürce ortaya koymasına zemin hazırlayan ilk meclisin kahraman tüm kurucu üyelerini, İstiklal Savaşımızın bütün kahramanlarını, bu vatan için canını feda eden bütün şehitlerimizi saygı ve minnetle ve rahmetle anıyorum. Tüm milletimizin ve çocuklarımızın Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramını kutluyorum’ dedi.