Gazetecilere, İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkılması, kadın ve çocuklara yönelik her türlü şiddetle ilgili suçun takipçisi olunması çağrısı yapan komisyon açıklamasında, “caydırıcı ceza uygulanıp uygulanmadığının takipçisi olunmalı ve cinsiyet eşitlikçi bir dille haber yapılmalı” dedi.

Kadına yönelik şiddetin önlenmesinde gazeteci olarak taraf olduklarına dikkat çeken Kadın Gazeteciler Komisyonu’nun yaptığı açıklamada;
“Pandemi sürecinde kadınların olumsuz etkilendiği ve ev içi şiddette artış gözlendiği konunun uzmanlarınca net olarak ifade edilmiştir. Yaşadığımız bu zorlu süreç, biz habercilere de bu gerçeği görünür kılma sorumluluğu yüklemektedir. İçişleri Bakanlığı’na göre 2020 yılı kasım ayına kadar 234 kadın öldürülmüştür.


İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkılmalı
TGC Kadın Komisyonu olarak, artan şiddete karşı İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkılmasının önemini bir kez daha hatırlatıyor ve kadın - erkek demeden tüm basın çalışanlarını kadına yönelik şiddetin önlenmesi için görevini yapmaya davet ediyoruz.


Kadın ve çocuklara yönelik şiddet suçlarının takipçisi olmalıyız
Bu kapsamda, risk altındaki kadın ve çocukların can güvenliğini önceleyen, ekonomik ve psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ısrarlı takip, cinsel taciz, tecavüz dahil cinsel şiddet, çocuk yaşta zorla evlendirme, eziyet gibi suçlara ilişkin caydırıcı cezaların uygulanıp uygulanmadığının takipçisi olmak zorundayız.


Kamuoyunda farkındalığı artırmalıyız
Kamuoyunda farkındalığı artıracak haberler hazırlayarak şiddetin yaygınlaşmasının önüne geçmek ve her fırsatta şiddetin suç olduğunu hatırlatmak önceliğimiz olmalıdır.
Unutmamalıyız ki bir kadın ya da çocuğun yaşamı, basın mensubu olarak şiddetin hangi tarafında durduğumuza bağlı olabilir
.

Haber yaparken dikkat edilecek noktalar
Bu nedenle TGC Kadın Gazeteciler Komisyonu’nun hazırladığı Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu”nda yer alan kadın cinayeti haberlerinde dikkat edilecek noktaları bir kez daha meslektaşlarımızın dikkatine sunuyoruz.

  1. Melodramdan, sansasyon ve pornografiden kaçınılmalı. Cinayetin ayrıntılarını pornografik olarak resmederek şiddetin pornografisi üretilmemeli.
    2. Öldürülen kadının değil, katilin fotoğrafları kullanılmalı.
    3. Haber fail ifadesine dayanarak yazılmamalı, ölen kadının katilin/failin iddialarını yanıtlayacak ve çürütecek durumda olmadığı unutulmamalı.
    4. Haberi yapan kişi psikolog, yargıç, falcı veya öykü yazarı değil, haberci olduğunu unutmamalı.
    5. Cinayetin sorumlusu olarak cinnet, kıskançlık, öfke, namus, iflas, psikolojik sorun vb. gibi cinayeti haklı gibi gösterecek, cinayeti meşrulaştırmaya çalışan ifadeler kesinlikle kullanılmamalı.
    6. Bu bahanelerin kadın cinayetlerinde meşrulaştırmanın yanı sıra haksız tahrik indirimi talebiyle mahkemede delil gösterilebildiği unutulmamalı.
    7. Kadınların -varsa- cinayet öncesi koruma talepleri, maktulün -varsa- karakol şikayetleri, hakkında verilmiş savcılık kararı, geçmişte şiddete maruz kalıp kalmadığı, gelenekler, destek olmayan aile vb. gibi etkenler mutlaka haberde yer almalı.
    8. Fikri takip yapılmalı. Cinayet haberinin ardından failin yakalanma, yargılanma süreçleri de takip edilerek haberleştirilmeli.” İfadelerine yer verildi.