2 Kasım 2021 Salı günü Çınarcık Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi konferans Salonunda düzenlenen program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.

Yalova ve Çınarcık Protokolü katıldı

Programa; MHP Yalova İl Başkanı Namık Öz, MHP Yalova Merkez İlçe Başkanı Aydın Altun, Kent Konseyi Başkanı İsmail Mutlu, Çınarcık Belediye Başkanı Numan Soyer ve Eşi Elif Soyer, Çınarcık İlçe Milli Eğitim Müdürü Nedim Karabacak, AK Parti Çınarcık İlçe Başkanı Hüseyin Günay, Kamu-Sen Yalova İl Başkanı Mustafa Deviren, MHP Çınarcık İlçe Başkanı Gökmen Bayraktar, MHP Kadın ve Aileden Sorumlu Komisyon Başkanı Çiğdem Bayraktar, Esenköy Belediye Başkanı Mehmet Temel, Teşvikiye Belediye Başkanı Mustafa Nurten, Armutlu Belediye Başkanı Mustafa Tokat, Çınarcık Ülkü Ocakları Başkanı Sercan Turan, muhtarlar Çınarcık Afet Gönüllüleri Derneği ve vatandaşlar katıldı.

Öz, “Kocaları öldüğü zaman, kadınları kocalarının yanında gömerlerdi”

Konuşmasına önce kadınları selamlayarak başlayan Başkan Öz, “Öncelikle orta çağda dünya milletlerinin kadına bakışını anlatarak başlamak istiyorum. İngilizler 13. yüzyılda kadına şeytan gözüyle bakarlardı.

Çin’de kadınların adı dahi yoktu, kız çocuklarına isim koymazlardı. 1, 2, 3, 4 şeklinde çağırırlardı. İran’da kadının görevi sadece erkeğe itaat etmekti.

Araplar cahiliye döneminde kız çocuklarını diri diri toprağa gömerlerdi.

Eski Yunanda kadınların bir değeri bulunmazdı. Tıpkı bir eşya gibi görülen, pazarlarda alınıp satılan kölelerdi. Ruslar da aynı şekilde kadını bir eşya olarak görürlerdi.

Kadınların kocaları öldüğü zaman kadınları kocalarının yanında gömerlerdi. Bir de kendi değerlerimize bakalım” dedi.

Öz, “Bizim hanımız kadındır, yani başımızın üstüdür”

Türk Milletinin aynı çağlarda kadına en yüksek mertebeyi verdiğini ve kadını her zaman başının tacı yaptığını hatırlatan MHP Yalova İl Başkanı Namık Öz, “Milletimiz kadına her türlü özgürlüğü ve hürriyeti vermiş ve kadınları yönetime katmıştır.

Örneğin büyük kağanlardan Timurhan sefere çıkacakken ordusuna şöyle hitap ediyor; ‘Ben sizin hanınızım’ eşini işaret ederek; ‘Bu da benim hanım’ diyor.

Kadına verdiği değerin kutsallığına bakın ve hanım kelimesi de buradan geliyor. Bizim hanımız kadındır, yani başımızın üstüdür.

Başka bir taraftan baktığımızda Sevgili Peygamberimiz diyor ki; ‘Cennet annelerin ayakları altındadır’ kadını çok kutsal bir yere konumlandırıyor.

Yine Cumhuriyet tarihimize baktığımız zaman büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk Avrupa’dan çok daha önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı vererek onları hak ettikleri yerde konumlandırıyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nde her gün 15 saniyede bir kadın öldürülüyor. Dakikada dört kadın eşleri tarafından öldürülüyor. Bu da günde 5760 kadın cinayeti ediyor” şeklinde bilgi verdi.

Öz, “Ülkemizde kadın kadınlarımızın üçte biri şiddete maruz kalıyor”

Bu cinayete kurban giden kadınların %70’inin eşleri tarafından öldürüldüğünü aktaran Başkan Namık Öz, “Avrupa’da her beş kadından bir tanesi en az bir kere şiddete maruz kalıyor. Bu bizim ülkemizde maalesef daha yükseklere çıkıyor. Çünkü ülkemizde kadınlarımızın üçte biri şiddete maruz kalıyor. Ben bugün bunları ifade ederken üzülüyorum atalarımızdan da utanarak ifade ediyorum. Atalarımızın 500-600 yıl önce kadına verdiği değere bakın, bugün bizlerin ülkemizde kadınlara verdiği değere bakın!

Maalesef kadına şiddet devam ediyor. Kadınlarımızın birçoğu kendilerini atılan tokadı şiddetten saymıyor ve bu konuyu mahrem olarak gördüklerinden konuşmaktan dahi çekiniyorlar.

Toplumumuzda okuma yazma bilmeyen kadınlarımızın oranı erkeklere nazaran çok yüksek. Okula ailesi izin vermediği için gidemeyen kadınlarımızın oranı %67.

İşe alım ilanlarında dahi askerliği yapmış olma şartı yer alıyor. Bu bile adaletsizliğin bir göstergesi” diyerek, kadına şiddet ve kadın hakları konusunun erkeklere bırakılmayacak kadar da önemli bir konu olduğunu vurguladı.

Öz, “Erkek çocuklara kızlardan farklı bir pozisyonda olmadıklarını öğretmeliyiz”

Çocuklara milli ve manevi değerleri çok iyi öğretmek gerekliğini belirten Namık Öz, “Peygamber Efendimizden, büyüklerimizden aldığımız bu sosyolojik öğretileri yeni gelen nesillere anlatmamız gerekiyor. Bir kere erkek çocuklarıyla kız çocuklarının arasında hiçbir farkın olmadığını, birbirlerinden üstün olmadıklarını öğretmemiz gerekiyor ama maalesef bizim aile yapımızda kız çocukları ikinci plana atılıyor.

İlerleyen yaşlarda daha büyük sorunlar ortaya çıkmaya başlıyor. Kız-erkek çocuk sosyal ve kültürel olarak ön yargı ve basmakalıp cinsiyet rollerinden kaçınan, özgüvenlerinin geliştirilmesine yönelik temel eğitimi hem ailede hem okullarda mutlaka almalı.

Erkek çocuklara kız kardeşi veya ablalarından farklı bir pozisyonda olmadıklarını öğretmeli ve onları yönetmemeleri gerektiği konusunda bilinçlendirmeliyiz.

İstihdam alanında eşit fırsatları güvence altına almalıyız. Kadınlar için hayat boyu sağlık desteği devletimiz tarafından verilmelidir. Kadınların politikada karar verme süreçleri ve etkinlikleri mutlaka desteklenmelidir. Kırsal alanlarımızda cinsiyet eşitliği sağlanmalıdır. Yaşlı kadınların huzur içinde yaşamaları için koşulları geliştirmeliyiz” tavsiyelerinde bulundu.

Öz, “Daima haklarınızın savunucusu olacağımıza söz veriyorum”

Türk kadının Cumhuriyet tarihinde ve bilhassa Kurtuluş Savaşı’ndaki önemine değinen Başkan Öz, “Kara Fatma Erzurum’da katliam yapan Ermeni çetelerine karşı savaşmış daha sonra Bursa ve Kocaeli işgalinde kendi arkadaşlarıyla birlikte gidip bu çetelerle savaşmıştır. Halime Çavuş kara kışa rağmen İnebolu’dan Sakarya’ya cephane taşımış.

Manisa Gördesli Makbule Hanım, eşi Halil Efe’yle birlikte cephede savaşarak şehit olmuş. Asker Saime, İzmir işgal edildiğinde İstanbul’da konuşma yaparak, ‘Bir gün gelip de oğlum bana ben neyim anne diye sorduğunda sen şanlı bir tarihe sahip bir Türk’sün” diyerek haykırmış. Biz işte böyle kadınların torunlarıyız.

Birkaç ay önce Milas’taki yangın bölgesine gittim. O afet bölgesinde onlarca genç kız, Kızılay’ın kurduğu lojistik merkezinde yangını söndürmeye çalışan erkeklerle aynen İstiklal Savaşı’nda olduğu gibi cephane taşıyorlardı. Dedim ki ‘’bu millete bir şey olmaz.’’ Nene Hatunlar burada, Kara Fatmalar burada, Gördesli Emineler burada. O inanç Türk kadınında var. Bu yüzden de onurlu ve gururlayız. Bu yüzden haksızlığa, şiddete lütfen boyun eğmeyin size yapılan haksızlık insanlığa yapılan zulümdür. Daima haklarınızın savunucusu olacağımıza söz veriyorum” diyerek sözlerini Cemal Süreyya’nın ‘Nehirler boyunca Kadınlar Gördüm’ şiiriyle sürdürdü.

Başkan Öz son olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘Kadın annedir, kadın eştir, kadın yuvadır, kadın insandır, kadın toplumun aynası geleceğimizin ümit ateşidir’ sözlerine vurgu yaparak konuşmasını sonlandırdı.

Bayraktar, “Şiddeti görmezden gelmek insanlık onuruna aykırıdır”

Başkan Öz’ün ardından kürsüye çıkan MHP Çınarcık Kadın ve Aileden Sorumlu Komisyon Başkanı Çiğdem Bayraktar, “Çok kıymetli kadınlarımızın talepleri doğrultusunda sıkıntılarını gündeme getireceğimiz konferanslarımızı daha sık yapma arzusundayız.

Milliyetçi Hareket Partisi Kadın Kolları olarak Türk kadınının tarihte üstlendiği misyonun farkında olarak yaptığımız ve yapacağımız programları son derece önemsiyoruz.

Ne yazık ki şiddetin en yoğun yaşandığı yer, sevgi ve güven ortamını bulmayı arzuladığımız aile kurumudur.

Maalesef şiddet her geçen gün aile kurumunun varlığını tehdit eden bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Erkek kadın demeden bütün dünyada yaşanmakta olan aile içi şiddet insanlık onuruna ne kadar aykırı ise görmezden gelmek de insanlık onuruna bir o kadar aykırıdır” ifadelerine yer verdi.

Bayraktar, “Türk tarihinde Türk kadınının saygın bir yeri vardır”

“Şiddetin karşısında durmak zorundayız” diyerek, kadına yapılan her türlü şiddete dur demenin bütün insanlığın vazifesi olduğunu belirten Başkan Bayraktar, “Türk tarihinde ve kültürümüzde Türk kadınının saygın bir yeri vardır tarihin kırılma dönemlerinde hep ön saflarda yer almışlardır. Erzurum’da Aziziye savunmasında Nene Hatun, Millî Mücadelede Kara Fatma, Ankara’dan Sakarya’ya Halime Çavuş, ilk kadın hükümdar Tomris Hatun Türk kadınıdır.

Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Başbuğumuz Alparslan Türkeş beyi, aziz vatan uğruna şehadet şerbeti içip toprağa düşen kahramanlarımızı yetiştiren yine Türk kadınıdır. Kadının toplumsal hayatta olmadığı toplumların ilerlemesi ve gelişmesi mümkün değildir” dedi.

Bayraktar konuşmasını Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin, ‘Türk kadını milli şerefimizin abidesidir, kadın annedir, kadın vatandır, kadın ülkedir, kadın gelecektir, kadın gelecek nesillerin teminatıdır’ sözleriyle noktaladı.

Ardından Psikolog Dilara Deniz, aile içi şiddet, kadına şiddet, çocuklarda akran zorbalığı ve pandemi dönemindeki sosyal anksiyeteden bahsetti.

Fiziksel şiddet, psikolojik şiddet, cinsel şiddet ve ekonomik şiddet konularında bilgilendirmede bulunan Psikolog Deniz, şiddetin her türlüsünü insanlık suç olduğunu ve şiddetin normalleştirilmemesi gerektiğini belirtti. 

Konuşmaların ardından MHP Yalova İl Başkanı Namık Öz, Psikolog Dilara Deniz’e plaket taktim etti.

Program hatıra fotoğrafıyla sona erdi.

Haber/Fotoğraf: Rukiye Polat