Katırcı yaptığı bilgilendirmede; “Kuru iğneleme uygulaması, akupunktur iğnesi gibi ince iğneler kullanılarak, kas romatizması, bel ve boyun fıtığı, sırt ağrıları gibi kas spazmı ağrılarına uygulanan bir yöntemdir. Kuru iğneleme metodu çeşitli uzunluktaki çok ince olan iğnelerin kaslardaki spazmın oluşturduğu tetik noktalara batırılarak yarım saat bekletilmesi ile spazmın çözülmesi esasına dayanır. Belirli aralıklarla yapılan çevirme yöntemi ile spazm olan tetik noktanın hızlıca çözülmesi sağlanır. Uygulamanın amacı, kollajen lifler aracılığı ile sertleşmiş olan kasların içinde bulunan tetik noktaların gevşemesidir.

Yan etkisi olmayan, tedavi edici ve zararsız bir metot olan kuru iğneleme, etkisini ilk seansta gösterir. Tedavinin süresi, yani seans sayısı, problemin bulunduğu bölgenin genişliğine, problemin ne kadar eski olduğuna, hastanın yaşına, başka rahatsızlıkların eşlik edip etmediğine göre değişiklik gösterir. Bazen tek bir seans yeterlidir. En sık 3-5 seans olarak planlanır. Nadir durumlarda 8-10 seansı bulabilir. Bu yöntem bel ve boyun fıtığında, siyatik ağrı, ankilozan spondilit, fibromiyalji sendromu, karpal tünel sendromu, migren ve sinüzit, diz kireçlenmesi, menüsküs patolojileri, kalça kireçlenmesi, diz kapağı altında kıkırdak aşınması – kireçlenme, omuz patolojileri ve tüm kas ağrılarında uygulanabilir.” İfadelerini kullandı.