Bir süredir kamuoyu gündemine Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman’a yönelik yaptığı açıklama ve iddialarla oturan Yalova Belediyesi eski başkanı Yakup Bilgin Koçal’a sert ve net cevap Vefa Salman’dan geldi.

 

 

Başkan Vefa Salman, yayılağı basın açıklamasında kendisini iki defa er meydanında yendiği ve malum şahıs olarak adlandırdığı Yakup Bilgin Koçal’’ın iddialarına cevap verdi.

 

Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman yayınladığı açıklamada,” Er meydanında iki kez yendiğim malumşahıs, iftiralarıyla gündem yaratmaya çalışarak beni karalamak istiyor. Doğrusu “Yenilen pehlivan güreşe doymaz” deyip bu güne kadar kendisiyle polemiğe girmemeye çalıştım. Ne benim ne de Yalova’nın böyle bir tartışma ile kaybedecek zamanı olmadığı için gazeteciler sorarsa kısa cevaplar vermekle yetindim. Ancak malum şahıs Arboretum ve imar değişiklikleri ile ilgili iftiraları ile beni karalayamayınca sözü akıl almaz biçimde FETÖ ile iş birliği yaptığım saçmalığına kadar getirdi.

 

İsmet İnönü, “Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur” diyor. Bunu düstur edinmiş biri olarak bu kadar büyük iftiralara tahammül etmem mümkün değil. Bayram öncesi böyle bir tartışma yaşanmasın, Yalova’nın tadı kaçmasın diye bekledim. Ancak bu büyük iftirayı cevapsız bırakmam da söz konusu olamazdı” dedi.

 

 

FETÖ’cü yüzlerce öğrenciye aylarca 3 öğün yemek verdi”

 

Başkan Salman açıklamasının devamında,”  Öncelikle iki önemli hatırlatma yapmak istiyorum:

Birincisi, plan değişiklikleri…

Yalova'nın 1/1000 ve 1/5000'lik revizyon imar planları ile ilgili son belediye meclisi toplantısında AKP’li Meclis üyeleri de gazetecilerin huzurunda çıkıp net bir şekilde söylediler.Ben bu imar değişiklikleriyle ilgili İmar Komisyonuna herhangi bir telkinde bulunmadım. Tamamen uzman görüşleri doğrultusunda komisyonumuzun ve İmar Müdürlüğümüzün kontrolünde devam eden bir çalışma oldu.

Ve ikincisi Arboretum meselesi…

Malum şahıs beni kurduğu senaryonun içine çekmeye çalışıyor. Akla hayale gelmeyen iftiralar atıyor. İyi anlaşılsın diye son kez söylüyorum.

 

1.Ben Meclis Üyesi iken de Arboretum meselesine ret oyu verdim.

2. Benim dönemimde Arboretum meselesi Yalova Belediye Meclisi’ne hiç gelmedi.

3.Söz konusu değişikliği ilgili bakanlık yaptı.

 

Hatırlatmak isterim, bakanlık kararına ilk tepkiyi ben verdim. Talimatım üzerine de İmar Müdürlüğümüz gerekli çalışmaları tamamladı ve bölgenin turizm alanı olarak kalması için gerekli girişimleri bakanlık nezdinde yaptık ve sorunu çözdük.

 

4. Söz konusu projenin koordinatörü ya da proje paydaşlarından herhangi biriyle İstanbul’da yemek yemedim. Malum şahıs, meclis üyesi Ahmet Özsümer aracılığıyla böyle bir yemeğe katılıp katılmadığımı sorgulatmaya kalktığında ben “Kiminle yemek yiyeceğimi ona mı soracağım” demiştim. Bunun üzerine “Bak reddetmiyor” diyerek iftiralarına devam etti. Ben de “Bu iddianı ispat edemezsen şerefsizsin” demiştim. Doğal olarak ispat edemedi. Ben sözlerimin arkasındayım. Bu sözümü her fırsatta hatırlatacağım.

 

Yukarıda belirttiğim gibi “iddianı ispat edemezsen şerefsizsin” dediğim ve bu ana kadar iddiasını ispat edemeyen malum şahıs, şimdi yeni iddialar da bulundu. Elinde hiçbir konu kalmayınca at izine it izini karıştırmak için benimle ilgili “FETÖ ile işbirliği yaptı” iftirasına sarıldı. Ama bilin ki baltayı taşa vurdu.

 

Bu iftiralarla malum şahıs aslında kendi FETÖ’cülüğünü saklamaya çalışıyor. Bu açıklama ile size bunu anlatacağım.

 

Malum şahıs, döneminde FETÖ’cü yüzlerce öğrenciye aylarca 3 öğün yemek verdi. Verdiğini de 30 Mart seçimlerinden hemen sonra bizzat kendisi gazetelere açıkladı.

Peki, biz ne yaptık; göreve geldikten sonra ihale süresi dolunca tekrar ihaleye çıkmadık ve yemek vermeyi durdurduk.

 

 

 

“Malum şahıs Pensilvanya’ya da gitti”

 

Malum şahıs sadece FETÖ’cü öğrencilere yemek vermekle kalmadı. FETÖ’nün ilimizdeki iki numaralı ismi ile kapı kapı gezip seçimlerde kendisine oy istedi.

Malum şahıs ile FETÖ ilişkisi sadece seçim dönemi yapılmış bir iki manevra ile de sınırlı değil. Ne kadar derin bir ilişkileri olduğunu gösteren başka şeyler de var.

Biliyorsunuz, Ahmet Muhtar Büyükçınar Erkek Öğrenci Yurdu ve Mina Öğrenci Yurdu, FETÖ bağlantısı nedeniyle OHAL kapsamında devlete devredildi ve kayyum atandı. Malum şahıs kendi döneminde ve bizzat verdiği talimatlarla bölgedeki yapılanmanın aksine bu iki yurt için özel plan tadilatlarıyla çok kat izni de verdi.

 

Ben çok ülke gezdim. Dünyanın birçok köşesini gördüm ama yaşayan akrabalarım olmasına rağmen hiç Amerika’ya gitmedim. Hele Pensilvanya’ya gitmek hiç aklıma gelmedi.

Peki ilimizden kim gitti biliyor musunuz?

Tabi ki malum şahıs gitti.

Beni akıl almaz iftiralarıyla karalamaya çalışan bu siyasi mevta, gerçek FETÖ’cü, Pensilvanya’ya da gitti.

 

Allah iftiranın yakışanından korusun. Biliyorum malum şahısın attığı akıl almaz iftiralar ve çamurlar benim üzerime yapışmaz ama şair diyor ki, “Yürü üstüne - üstüne, / Tükür yüzüne celladın, / Fırsatçının, fesatçının, hayının...” Elbette ben dehainin, yalancının yüzüne tükürmeye devam edeceğim.

 

Diğer yandan bu malum şahsın iftira ve hezeyanları ile Yalova’ya daha fazla zaman kaybettirmek istemiyorum. Son kez söylüyorum. Bu adam siyasi itibarını sıfırlamış biridir.  Cizvit papazlarıyla yaptığı işbirlikleri bile onun siyasetin çöplüğüne gitmesini engelleyemedi. Şimdi, benim üzerimden prim yapmaya çalışıyor, tekrar siyaseten rol kapmaya çalışıyor.

Bu duruma da izin vermeyeceğim ve kendisini artık muhatap almayacağım. O, açıkladığım bu gerçekler ile hangi kapıda dert anlatacağını düşünsün” şeklinde konuştu.