TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yalova Temsilcilik Başkanı İsmail Hakkı Gültekin, ‘Yurdumuzun cennet köşelerinden birisi olan Yalova Termal için, Mustafa Kemal Atatürk, burası  geleceğin su şehri olacaktır dediğini hepimiz biliyoruz. Zaman içerisinde Termal bölgesinde yaşayan köylülerin bile unuttuğu Yalova’nın ilk barajını,  yaklaşık 50 yıl sonra yeniden devreye sokmak üzere çalışmalar başlatan Termal Belediye Başkanı İsmail Atik’i, takdir ve tebrik etmekteyiz. Sn İsmail Atik, haritalarda dahi gözükmeyen barajda, Yalova’nın ilk barajını yıllar sonra Termal ilçesine kazandırmıştır. Termal’in içme suyu sorununa yeniden çözüm olacak ve temizlik çalışmalarından sonra 1 milyon m3 su toplanacak. Peki tarihi Termal barajı su sorununa çözüm olmuş mudur? ‘dedi.

      Termal ilçesinde ve civar köylerde su sorunlarını basından takip ettiklerini söyleyen
Çalıca Köyü Muhtarı Zülkü Kaya, ‘Yaşanan susuzluk artık dayanılamayacak bir boyuta geldi. Köyde içecek su dahi bulamıyoruz. Ayrıca salgın hastalık tehdidi ile karşı karşıya kalıyoruz. Nacak Deresi’nden bir Alabalık üretim tesisi tarafından fazla su çekilmesine bağlı olarak, Yalova'da ki bazı köylerde yaşanan susuzluk tahammül edilemez bir hal aldı’dedi.

       Yaz aylarının şu sıcak günlerinde ve Ramazan ayında içecek su bulamadıklarını vurgulayan Kaya, ‘Çekilen susuzluk, ana nedeni, Nacak Deresi’ndeki Alabalık Üretim, Satış ve Restoran Tesisinin yaz aylarında azalan Nacak deresi suyunu kullanmasından kaynaklandı. Yıllardar beridir ruhsatsız olarak faaliyet gösteren Alabalık Tesisi, Yalova İl Özel İdaresi ile yaptığı su kiralama sözleşmesi ile suyu haksız olarak kullanmaya devam ediyor. Yapılan su kiralama sözleşmesi bölge ihtiyaçları dikkate alınmaksızın yapılıyor. Sözleşmeye konu derenin suyunun, çevre köylerce de kullanıldığının dikkate alınmadığı gibi derenin su debisi tespit edilmeden ve suyun ne kadarının kiracı firma tarafından hangi tarihlerde kullanılacağı tespit edilmeden komik bir kira bedeli ile kiralanmasının bu dereden faydalanan köylüleri mağdur etmekte.  Bu Alabalık Üretim tesisi firması elinde bir kira sözleşmesi ile binlerce insanın faydalanması gereken bir su kaynağı’ dedi.

   
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yalova Temsilcilik Başkanı İsmail Hakkı Gültekin, ‘ İl Genel Meclisi üyesi Tamer Ergün ise Akköy'deki susuzlukla ilgi olarak Akköy'deki susuzluğun Ramazan aylarında tavan yaptığını söylemiş. Geçtiğimiz aylarda Yalova Valisi Sayın Esengül Civelek
in katılımıyla Termalde incelemelerde bulunurken balık çiftliği sahibinin, balıkların susuzluktan ölebileceğini belirtmesi üzerine, balık çiftliğine su verilmesi talimatı verildi. Bu talimat verilirken kendisinin de orada olduğunu, Sudüşen Kaynağı’ndan balık çiftliğine su aktarılınca, Akköy halkı, Ramazanda susuz kaldı. Burada ticari kurumun menfaati düşünülürken kamu çıkarları göz ardı edildi. Akköy için susuzluk, bir Ramazan klasiğine dönüştü. Burada insanlara mı, balıklara mı hizmet edileceğinin kararının verilmesinin gerek’dedi.

Gültekin, ‘TEMA Yalova İl Temsilcisi Faruk Tezcan, baraja akan akarsu üzerindeki alabalık tesisleri ve lokantaların fosseptik atıklarının da baraja giden dereye
aktığını ve kirlilik yarattığını vurguluyor. Tezcan, Alabalık çiftliğinde kullanılan balık yemleri atıkları, balıkların atıkları, lokantaların tuvaletlerinden akan foseptik suları, bulaşık ve çamaşır deterjanları, piknikçilerin bıraktığı artıklar baraja giden dereye aktı alabalık çiftliğinin pislettikleri suları binlerce kişinin içtiğini, bu duyarsızlığa ve kötü yapılanmaya neden dur denmediğini soruyor. Ne yazık ki, sorulan sorulara yetkililerden cevap gelmemektedir.
     Su şehri olacak Termalin su şehri olmasında engel var mıdır? Varsa kimdir? Ya da Termal susuzluk şehrimi olacaktır? Şeklinde bir imaj için mi çalışılıyor. Çalıca köyü muhtarının feryatlarına bakarsak susuzluk şehridir. Akköy ve Yenimahalle köylerinin feryatlarına bakarsak susuzluk şehridir. Sayın Tamer Ergün’ün ve Faruk Tezcan’ın feryatlarına bakarsak susuzluk şehridir.  En son Üvez pınar köyünde malum otel görevlileri ile köy halkı su şehrimi yoksa susuzluk şehri miyiz, tartışması yapmıştır. Biz her iki tarafa da Ramazan ayında sabırlı olmalarını tavsiye ediyoruz. 
Ramazan ayında Termal’in köylerinde ve Çalıca köyünde susuzluk nedeniyle ölülerini yıkayanları ve içecek bir damla bile su bulamayanları ve bu konudaki feryat edenleri, kentimizin ileri gelenleri her halde duyuyorlardır.
     Buraya kadar anlatılan susuz yaz filminde seyrettiğimiz oyuncuların hepsi bellidir. Ancak bu filmin başrol oyuncusu olan alabalık çiftliğinin sahibi ticaret yapmaktadır. Kendi menfaatini koruması en doğal hakkıdır. Ancak kamunun menfaatini koruması gerekenler nerededir. Bu tesis buraya kurulurken ve sözleşmesi yapılırken, Termal yerleşimlerinde su sorunu ve mağduriyet yaşatacağı düşünülmemiş midir? Filmin başrol oyuncusu ile kentin en üst idarecileri mübarek Ramazan ayında alabalık çiftliğinde iftar yemeğinde bir araya gelmişlerdir. Bu iftar yemeğinde, kentin su şehri mi olacağı, yoksa balık şehri mi olacağı, yoksa susuzluk şehrimi olacağı mutlaka değerlendirilmiştir. Ya da Çalıca köyü muhtarının söylediği gibi binlerce insanın faydalandığı su kaynağını kendi ticari faaliyeti için kullanarak mağdur eden tesisin kira sözleşmesinin fesih şartları görüşülmüş olabilir. 
 Adaletin ise ne zaman ve ne şekilde tecelli edeceğini ve Termal’in ne şehri olacağını hep birlikte göreceğiz. Kamu idarecilerinde hak ve adaleti en yakın zamanda göremezsek, ‘Allahın adaletini mutlaka göreceğiz’dedi.