Bir dini bayramın daha arifesinde siz değerli okuyucularımızın öncelikle Mübarek Kurban Bayramı’nızı kutlayarak, yılda bir defa kutladığımız Kurban Bayramı hakkında bu alıntı bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

İslam, ‘Ben Müslümanım’ diyen her mümin için önemli bir gün olan Kurban Bayramı’nın neden önemli olduğunu, Kuran-ı Kerimde yazılan ayetler bizlere bildirmiştir.

Kurban, Allah’a yakın olmak ve rızasını almak için ibadet niyetiyle kurbanlık bir hayvanı kesmektir.

Sözlükte yaklaşmak, Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey anlamlarına gelen kurban, dini bir terim olarak, ibadet amacıyla belirli şartları taşıyan hayvanı, Kurban Bayramı günlerinde usulüne uygun olarak kesmeyi ifade eder.

Neden kurban kesiliyor?

Kuran-ı Kerimde geçen ayetlerde; Hz. İbrahim ve eşi Sare’nin çocukları olmuyormuş.

Sare bu işe çok üzülüyormuş. O günün şartlarına göre eşinin çocuk sahibi olabilmesi için başka bir kadınla evlenmesini uygun görmüş.

Hacer isimli bir hanımla Hz. İbrahim’in ikinci evliliğini yapmasına razı olmuş.

Hz. İbrahim’in Hacer’den İsmail adında bir oğlu olmuş. Çok sevinmişler ama elbette Sare çok kıskanmış ve her fırsatta huysuzluk çıkarmış. İbrahim sürekli Sare’den de bir oğlu olması için Allah’a yalvarırmış ve bu duası kabul olduğunda oğlu İsmail’i kurban edeceğini söylermiş.

Aylar yıllar geçmiş, Hz. İbrahim’in 100 yaşından sonra ilk eşi Sare’den İshak adını verdikleri bir oğlu olmuş. Allah, bir gece rüyasında İbrahim’e adağını hatırlatmış…

İbrahim Peygamber tam çocuğunu kurban edeceği sırada, Allah Hz. İbrahim’e şöyle seslenmiş: “Ey İbrahim! Gerçekten rüyana sadakat gösterdin. Ve dediğimizi yaptın. Şüphe yok ki biz, güzel işler yapanları işte böyle mükafatlandırırız.”

Gördüğü rüya ile verdiği sözü yerine getirmesi gerektiğini düşünen Hz. İbrahim, o zor imtihanı geçmek için oğlunu şakağı üzerine yatırıp kurban edeceği an, Allah imtihanı kazandıklarını bildirerek kurbanlık koç göndermiş.

Böylece Allah’ın emrine bağlı olmanın güzelliğini hatırlamak için, bu büyük olayın anısına, kurban kesme geleneği günümüze kadar gelmiştir.

Kurban, bir Müslüman’ın gerektiğinde bütün varlığını Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir göstergesidir.

Kurbanın dini dayanağı nedir?

Genel anlamda kurbanın bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de birçok ayet yer almaktadır. Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail’in yerine, Allah tarafından bir kurbanın verildiği açıkça bildirilmektedir. Aşağıdaki ayetler de genel anlamda kurban ibadeti ile ilgilidir:

- “Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık…” (Hacc 22/34)

- “… kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allâh’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin.”(Hacc 22/28)

- “Kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin için Allâh’ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken kurban edeceğinizde üzerlerine Allah’ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan siz de yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik.” “Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin takvanızdır (O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadet).” (Hac 22/36;37)

Kurban kesmenin amacı nedir?

Kurban ibadetinin asıl amacı Allah’ın rızasını kazanmak ve O’na yakınlaşmayı arzu etmektir. Kurban kesen, bu ibadetiyle Allah’a yaklaşmış ve O’nun hoşnutluğunu kazanmış olur. Kurban, aynı zamanda bir sosyal yardımlaşma ve dayanışma örneğidir. Kesilen kurbanlardan maddi olarak daha çok yoksullar yararlanır. Bu ibadetin ruhunda yaratanına yakınlık ve halka fedakarlıkta bulunma anlayışı vardır. Kurban, bir Müslüman’ın bütün varlığını gerektiğinde Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun sembolik bir ifadesidir.

İslam dini, toplumlar için birleştirici ve bütünleştirici bazı emir ve uygulamalar getirmiştir. İslam dininin bu üstün özelliği, zekat, hac ve kurban gibi sosyal boyutlu mali ibadetlerde daha belirgin olarak ortaya çıkmaktadır. Bu ibadetler bütün Müslüman toplumlarda, genel esasları ve özü hiçbir değişikliğe ve müdahaleye uğramadan devam etmiş ve yeni nesillere iletilmiştir.

Kurban ne zaman kesilir?

Kurban, Kurban Bayramı‘nın ilk üç gününde kesilir. Kurban kesim vakti, bayram namazı kılındıktan sonra başlar. Bayramın üçüncü günü güneş batıncaya kadar devam eder. Bu süre içinde gece ve gündüz kurban kesilebilir. Ancak kurbanların gündüzleri kesilmesi daha uygundur. Bayramın birinci günü kesmekse daha faziletlidir.

Hangi hayvanlar kurban olarak kesilebilir?

Kurban; koyun, keçi, sığır, manda ve deveden olur. Bunların dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler. Bu hayvanların kurban olarak kesilebilmesi için, koyun ve keçinin bir, sığır ve mandanın iki, devenin ise beş yaşını doldurmuş olması gerekir.

Kurban edilecek hayvanın; sağlıklı, azaları tam ve besili olması, hem ibadet açısından, hem de sağlık bakımından önem arz eder. Bu nedenle, kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, bir veya iki gözü kör, boynuzlarının biri veya ikisi kökünden kırık, dili, kuyruğu, kulakları ve memesi kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlardan kurban olmaz. Ancak, hayvanın doğuştan boynuzsuz olması, şaşı, topal, hafif hasta, bir kulağı delik veya yırtılmış olması, kurban edilmesine engel teşkil etmez.

Kurban keserken nelere dikkat edilmelidir?

Kurban edilecek hayvana acı çektirilmemeli ve eziyet edilmemelidir. Hayvanlar ehil kişiler tarafından kesilmeli ve kesim işlemi süratli bir şekilde yerine getirilmelidir. Ayrıca, çevre temizliği için gerekli tedbirler alınmalıdır. Hayvanların, birbirlerinin kesimini görecek şekilde yan yana bulundurulmamalarına özen gösterilmelidir.

Hacılar da mı kurban keser?

İslam dinince vakti ve varlığı yeten herkese hac farzdır. Kurban Bayramı’nda kutsal topraklarda bulunan hacılar, Allah’a yakınlaşmakta, hem kurban ibadetinin ve hem de hac ibadetinin verdiği huzuru tadarlar. Hacılar arefe günü (bayramdan bir önceki gün) Arafat’a çıkar ve bayramın birinci günü gece Arafat’tan (Meşâr’dan) Minâ’ya geçip, orada şeytan taşlama görevlerini yerine getirirler. Küçük taşlarla şeytanı ve sapıklığı temsil eden sütunları taşlayıp, iç ve dış nifaklara karşı nefretlerini anlatırlar. Hacılar en son ise Allah’a sadakatlerini göstermek için kurban keserler.