Kist hidatik (Kistik Ekinokokkozis), özellikle koyun, keçi ve sığırların kistli sakatatlarını yiyerek enfekte olan köpeklerin dışkılarıyla insanlara bulaşabilen bir hastalık olduğunu söyleyen Dedecan, ‘Daha çok karaciğer ve akciğerler olmak üzere iç organlarda kist oluşturarak ölümcül seyreden zoonotik bir enfeksiyon hastalığıdır. Halk arasında kist hastalığı olarak da bilinen bu hastalıkla mücadelede, hasta hayvanların sakatatlarının köpekleri enfekte etmesini önlemek önemli bir stratejidir. Özellikle kurban bayramı öncesinde halkın bu konuda bilgilendirilmesi ve duyarlılığın arttırılması son derece önemlidir’ dedi.
      Hastalığın etkeni Echinococcus granülosus adı verilen bir parazit olduğunu vurgulayan Dedecan, ‘Bu parazitin esas kaynağı köpek, kurt, tilki gibi et yiyen hayvanlardır. Ancak sıklıkla köpeklerdir. Parazit köpeklerin ince barsaklarında yaşar. Hastalık köpek dışkısı ile atılan yumurtalar ile insana bulaşır. Köpek dışkısı ile atılan yumurtalar çevre şartlarına karşı çok dayanıklıdır, toprakta ve soğukta bir yıl canlı kalabilirler. Dışkı ile atılan yumurtalar hayvanların ayakları, arazi eğimi, rüzgar ve yağmurla yayılırlar. İnsanlar bu yumurtaları çiğ tüketen ve iyi yıkanmamış meyve ve sebzelerden, kirli içme sularından alırlar. İnsandan başka koyun, keçi, sığır ve manda gibi otla beslenen hayvanlar da yumurtaları alarak hastalanırlar. Alınan bu yumurtalar, barsaklarda açılarak barsak duvarını geçer, kan ve lenf yoluyla öncelikle karaciğer daha sonra akciğer ve diğer organlara yerleşerek kist formunda yaşamlarını sürdürürler. Hastalığın başlarında kistin küçük olduğu dönemlerde uzun yıllar boyunca belirtisiz seyredebilir. Fakat kist büyüdükçe, bulunduğu bölgeye ve oluşturduğu basıya göre belirtiler ortaya çıkar. Kistler en sık karaciğer ve akciğerlerde görülürler. Nadiren dalak, karın zarı(periton),böbrek, kemik, beyin kalp ve yumurtalıklara da yerleşebilir. Karaciğer yerleşiminde karın sağ üt kısmında ağrı, bulantı, kusma ve bazen kaşıntı, sarılık belirtileri görülür. Akciğer tutulumunda solunum sıkıntısı, öksürük, ağızdan kan gelmesi ve göğüs ağrısı olabilir. Diğer organ ve sistem tutulumlarında da bu bölgelere ait tablolar ortaya çıkar. Örneğin kafa içi tutulumlarda baş ağrısı, kusma, şuur kayıpları görülebilir. Kalp tutulumlarında kalp ritim bozuklukları, enfarktüs bulguları, hatta kalp duvarında yırtılma olabilir. Kemik tutulumunda kırıklar olabilir. Kist patladığında alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabilir’ dedi.
            Kişinin mesleği, hobileri, yaşam koşulları, eğitim ve sosyoekonomik düzeyi hastalığa yakalanma riskini etkilemekte olduğu söyleyen Dedecan, ‘En büyük risk grubunu parazit mücadelesi yapılmamış enfekte köpeklerle teması olan koyun, keçi, inek gibi hayvancılıkla uğraşan kişiler oluşturmaktadır.
            Ülkemizde kist hidatiğin sorun olmasının nedenlerinden birisi de özellikle kurban bayramlarında yapılan kesimler sonrası kistli sakatatları gömmek yerine, köpeklere yedirmek ya da rastgele ortada bırakarak sokak köpeklerinin bu sakatlarla beslenmelerine yol açmaktır’ dedi.
            Hastalıktan korunmak için yapılması gerekenlerini söyleyen Dedecan ,’Köpek ve kedilere mümkün olduğu kadar çiğ et verilmemelidir. Kişisel temizlik kurallarına dikkat edilmeli, içme ve kullanma suları temiz olmalı, çiğ yenen sebze ve meyveler bol su ile iyice yıkandıktan sonra tüketilmelidir. Kesilen veya ölen hayvanların kist bulunduran organları köpeklerin ve diğer etçil hayvanların ulaşamayacağı şekilde gömülerek bertaraf edilmelidir. Özellikle kurban bayramlarında bu hususlara daha çok dikkat edilmelidir. Köpekler yılda dört kez iç parazitlere karşı ilaçlanmalıdır. Köpekler gezdirilirken etrafa dışkılamaları halinde dışkıları alınarak poşete konulmalı, ağzı bağlandıktan sonra çöpe atılmalıdır. Parazit mücadelesi yapılmadan serbest dolaşan köpeklerin okşanması ve sevilmesi sırasında parazit yumurtaları ellere geçebilir. Bu şekilde kirlenen ellerin yıkanmadan ağza götürülmesi ile parazitin yumurtası alınır. Bu nedenle, özellikle çocukların köpeklerle temasından sonra ellerini bol su ve sabunla yıkamaları sağlanmalıdır’ dedi.