Yalova esnafını ziyarette bulunan İnce, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun, 'Herkes CHP'nin ev sahibidir, kimse böbürlenerek ben ev sahibiyim diyemez'  açıklamalarını sert bir şekilde eleştiren Muharrem İnce, "Kendini misafir hissedenler alınganlık gösterir. Bugün bu partide olanlar, bazıları, bir kısmı yarın bu parti zor duruma düştüğünde yine çekip gideceklerdir. Bundan eminim ben." Şeklinde konuştu.

  CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce sözlerini şu şekilde sürdürdü; "Çikolata imalatıyla parti içi konular medya aracılığıyla halka açık alanlarda yapılmaz. Birilerine cevap vereceğiz diye partinin grup Başkanvekiline herhangi birisi söz ederse anında cevabımı veririm. Hiç kimse kusura bakmasın. Birincisi kendini misafir hissedenler alınganlık gösterir. Benim sözümde kendini ev sahibi hissedenler, alınganlık gösterecek bir şeyi yok. Evet, ben böbürleniyorum. Cumhuriyet Halk Partili olmaktan onur duyuyorum ve böbürleniyorum. 15 yaşındayken 79 ara seçimlerinde bir samanlığın duvarına yazdığım bir 'CHP' yazısı halen duruyor. Ben böbürlenmeyeceğim de kim böbürlenecek?
  Partiye seçim öncesinde gelip üye olmadığını söyleyen İnce, "Ben CHP'ye milletvekili olmak için girmedim. Seçim öncesinde gelip üye olmadım partiye. Bu partinin gençlik kollarında, ilçe yönetiminde, il yönetiminde vardım. Partinin baraja takıldığı gün bu partinin il başkanlığını yaptım. Ben övünmeyeceğim de, kim övünecek?
 
“İddia ediyorum ben ev sahibiyim”
  İnce; “Ben doğduğum, büyüdüğüm kentte bu partinin çizgisinden hiç ayrılmadım. Bu partiye her zaman sahip çıktım, bu parti de bana sahip çıktı. 3 dönemdir doğduğum, büyüdüğüm şehrin milletvekilliğini yapıyorum ben. Başka büyükşehirlere de kaçmadım ben. Memleketimden uzaklaşmadım. Ben böbürleniyorum. İddia ediyorum ben ev sahibiyim. Ev sahibi milyonlar var bu partide. O milyonlar nasıl Atatürk'ün partisine üye olmakla ona hizmet etmekle övünüyorsa ben de övünüyorum" dedi.
  CHP'nin zor duruma düşmesi durumunda bazı üyelerin partiyi terk edeceğini de iddia eden İnce; "Bugün bu partide olanlar, bazıları, bir kısmı yarın bu parti zor duruma düştüğünde yine çekip gideceklerdir. Bundan eminim ben. 18 Nisan 99'da parti baraja takıldığında 5 gün sonraki o 23 Nisan'da ağlaya ağlaya o çelengi nasıl koyduğumu ben bilirim. O gün istifa furyaları başlamıştı bu partide. 2002'de iktidar ışığı görülünce, bir umudu görülünce nasıl gelip üye olduklarını bu partiye ben çok iyi bilirim. Onun için kimseden alacak bir dersim yok. Böbürlenmek benim hakkım. 50 yılı geride bırakmışım. Hayatımın bütün bölümlerinde sadece CHP'ye hizmet etmişim. Başka hiçbir partiye değil. Ben böbürlenmeyeceğim de kim böbürlenecek?" şeklinde konuşarak sözlerini tamamladı.