Günümüzde birçok kişinin şikayet ettiği konu doymamak. Sağlıksız seçimler ve yanlış beslenme tarzının sebep olduğu bu durumun önüne geçmek mümkün. Eğer siz de böyle diyenlerdenseniz yaşam tarzınızda değiştirmeniz gereken alışkanlıklarınız var demektir. Şimdi o alışkanlıklara bakalım.

Öğün atlıyor musunuz?

Örün atlanması, kan şekeri düştüğünden kişinin bir sonraki öğünde çok daha fazla yemesine sebep olacaktır. Özellikle kahvaltı öğününün atlanması gün içerisindeki açlığı ve iştahı arttıracak, sağlıksız seçimlere yönelime sebep olacaktır. Bu nedenle öğün atlamamaya ve kahvaltı tüketmeye özen göstermeliyiz.

Öğünlerde lifli gıdalar tüketiyor musunuz?

Lif yani posa, uzun süre tokluk sağlar. Aynı zamanda barsak hareketleri üzerinde yararlı etkileri vardır. Bu sebeple günlük tüketimini ihmal etmemek gerekir. İçeriğinde lif bulunan besinlerden şu şekilde örnek verebiliriz; tahıllar, baklagiller, sebzeler ve meyveler.

Çok hızlı mı yiyorsunuz?

Beynin tokluk hissini algılaması için yemek yeme süresinin 20 dakikaya ulaşması gerekiyor. Yemeği hızlı yediğimizde doyduğumuzu anlamıyoruz ve çok daha fazlasını yemeğe başlıyoruz. Yani çiğnemeyi arttırarak daha yavaş yemeğe başlamalıyız.

Glisemik indeksi yüksek besinler mi tüketiyorsunuz?

Kan şekerini hızlı yükselten besinlere glisemik indeksi yüksek besinler diyoruz. Bu besinler kana hızlı karıştığı için kısa sürede tekrar aç hissetmemize sebep olurlar. Bu nedenle yavaş sindirilen ve kan şekerini yavaş yükselten besinleri tercih etmek tok hissetmemizi sağlayacaktır. Glisemik indeksi düşün ve orta düzeyde olan besinlere örnek vermemiz gerekirse; sebzeler, tam buğdaylı ürünler, baklagiller, meyveler (karpuz, muz, dut, incir hariç)

Televizyon ya da bilgisayar karşısında yemek yiyor musunuz?

İzlemeye odaklandığımızda beynimiz yediğimiz yemeği farkına varmayabilir ve doygunluğu farketmeden sürekli yemeğe devam edebilir. Bu sebeple bir şeyler izlerken yediklerimize sınır getirmeliyiz. Yediklerimizi farkına vararak öğünleri tüketmeliyiz.

Düzenli uyuyor musunuz?

Daha önceki yazılarda da bahsettiğimiz gibi uyku düzeni sağlığımız konusunda çok etkili. Günde 6-7 saat uyuyarak hem vücudumuza ihtiyacı olan uykuyu sağlar hem de uyanık kaldığımız zaman içerisindeki tükettiğimiz kalori miktarını düşürürüz.

Günde 2 litre su içiyor musunuz?

Su kalorisi olmayan tek besindir. Vücudumuzun ve organlarımızın ihtiyacı olan suyu tükettiğimiz takdirde metabolizmamızı hızlandırır, tokluk hissini uyandırırız. Bu sebeple günlük 2 litre su tüketmeye özen göstermeliyiz. Suyu sade içemiyorsak içerisine koyacağımız limon, maydanoz, tarçın gibi aromalarla lezzetlendirebiliriz.

Son 3 ayda kan tahlili yaptırdınız mı?

Sık acıkma, tokluk hissetmeme durumları diyabet veya insülin direnci olma ihtimalini akıllara getiriyor bu sebeple doymama şikayetiniz varsa kan tahlili yapmanız gerekiyor.

Bahsettiğimiz bu maddeleri bugünden itibaren yaşantınıza dahil edebilirseniz kendinizi her zamankinden çok daha sağlıklı ve doymuş hissedeceksiniz. Unutmayın daha sağlıklı bir hayat zor değildir, diyetisyen yardımıyla attığınız küçük adımlarla büyük değişimle