Fas gezisinin ardından...

Geçtiğimiz hafta bir grup arkadaşla FAS seyahati yaptık. Fırsat buldukça, imkan elverdikçe bu tür seyahatler yapmakta fayda var. Gittiğimiz ülke bir Afrika ülkesi kırk milyona yakın nüfusu, yüzde doksanı Müslüman olan milli geliri dört bin dolara yaklaşan 1956 yılında bağımsızlığını kazanan monarşi rejimiyle idare edilen kral altıncı Muhammet idaresinde bir devlet.

Zaten gerek Ortadoğu ülkelerinde, gerek Afrika ülkelerinde demokrasiyi görmek, mutlak bir halk idaresini görmek mümkün değil!

Ya emirliklerle, yâda krallıklarla idare edilmekte bir çoğu! Fas büyükelçimizin ve ataşemizin ülke ile ilgili bilgilendirici açıklamalar yapması, ilgi ve alakalarından dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz.

Önemli şehirleri; Kazamplanka, Marekeş ve Rabatta çevre düzenlemesi, yolların bakımı ve temizliği dikkatimizi çekti. Başka dikkat çeken bir husus otellerde tuvaletlerinde musluk olmaması. Bir Müslüman ülke için çok olumsuz bir durum maalesef!

Bu kısa seyahatimizde bir kısmını tanıdığım ama çoğunu bu yolculukta tanıdığım kıymetli insanlarla beraber olmak, anlaşmak, kaynaşmak güzeldi.

Değerli vekillerimiz Feyzullah Kıyıklık ve Mustafa Ünal’ın yanında çok kıymetli iş insanlarımız ve akademisyenlerimizle sohbet ve muhabbetle geçen güzel bir yolculuk oldu. Her birine ayrı ayrı teşekkür ederken, organizasyonu düzenleyen İsmail beye de teşekkür ediyorum.

Netice olarak; gezmek, görmek güzel!

Ben de gezmeyi görmeyi seviyorum. Ancak ne zaman sınırın ötesine geçsem, üç gün sonra ülkemi, vatanımı özlüyorum. Ülkemiz her şeyiyle çok güzel. Nereye gidersek gidelim, ülkemize karşı ilgiyi ve beklentiyi görüyoruz. Onun için ülkemizin kıymetini bilelim, bizden sonraki nesillere daha iyi bir ülke bırakmak için mücadele edelim.

< type="adsense" data-ad-client="ca-pub-3844663626812831">