Yazılarımda ve yaptığım sohbetlerde sürekli, ‘’Yalova’da; ticaret, siyaset, sendikacılık, gazetecilik, oda, kooperatif, birlik ve dernek başkanlığı yapmak dünyanın en zor işidir’’ diyen biriyim.

Yalova’da bahsettiğim mevkilerde başarılı olan bir kişi, Türkiye’nin her yerinde her alanda başarılı olur düşüncesindeyim.

Yıllarca, Yalova’nın ekonomisi başta olmak üzere, siyasetinde, bürokrasisinde, STK, Spor, Meslek Odaları, Sendika ve Derneklerin başındaki yetkili ve etkili kişilerle sürekli iletişim içinde olan bir gazeteci olarak, kent gündemini sıcağı sıcağına takip etmekteyim.

Yalova’da 1973’de doğup büyümeme, son 26 yılını kamu yararı gözeterek gazetecilik yapmama, yıllarca; Vergi, SKK, Bağ-Kur pirimi ödeyerek, yüzlerce insanı istihdam etmeme rağmen; GERÇEK YALOVALI olduklarını iddia edenler, beni bir türlü YALOVALI görmediler, asla da görmeyeceklerine eminim...

Baba, Anne, dede memleketi Erzurum kökenli olmanın da ayrıcalığına rağmen, beni ERZURUMLU olarak kabul etmeyen, kendilerini Yalova’da Erzurum’un kanaat önderi gibi gören iki yüzlü insanları da bu aralar görmeye başladım.

Ben; Yalovalı, Erzurumlu, Sivaslı, Diyarbakırlı vb. olmanın pek önemli olmadığı gerçeğini iyi bilen biriyim.

Yaşadığı kente, bayrağı altında özgürce yaşadığı devletine, iyi günde Milli Duyguları kabaran, kötü günde acıları paylaşan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin her konuda duyarlı bir vatandaşı olmak benim önceliğim. 

Yalova için, ülke için, milleti için, meslektaşları için yaptığı hizmetleri görmezden gelinen, ‘Yalova Erzurumlular Sosyal Yardımlaş ve Dayanışma Derneği’ adı altında, 5-6 kişiden oluşan yönetimde bulunanların, Yalova’daki Erzurumlulardan bir haber olduklarını geçtiğimiz hafta Yalova Barış Manço Açık Hava Tiyatrosunda düzenledikleri ‘YALOVA ERZURUMLULAR KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ GECESİ’ etkinliğinde gördüm.  

5000 kişilik amfi tiyatroda, 300 Erzurumluyu ağırlarlarken yüzleri kızarmayan bu yönetim, sadece açılışlarda boy boy görüntüler vererek, günü kurtarmaya devam etsin.

Yalova’daki en büyük nüfusa sahip Erzurumluları temsil edemedikleri gün gibi aşikâr olan, kongresini seçim ile yapma cesaretini gösteremeyen, ‘Al gülüm, ver gülüm’ şekli ile sanki Krallıklardaki tahtı amcadan yeğene veren bir anlayışla, Yalova Erzurumlular Sosyal Yardımlaş ve Dayanışma yönetimini işgal edenler, ektiklerinin karşılığını er geç zamanda göreceklerdir.

Ben sadece hatırlatmış oldum...

Ayhan Polat