“Bu haftaki yazımızda, en çok ihtiyacımız olan bir konuya temas etmenin faydalı olacağını düşündüm. Bu vesile ile ayet ve hadislerin ışığında birlik ve beraberlikten söz edeceğim” diyen Müftü Açari yaptığı yazılı açıklamasında,

                “Yüce Rabbimiz, “Allah’ın dinine sımsıkı sarılın ve sakın bölünmeyin.” buyurmuştur. Sevgili Peygamberimiz (s.a.) de, “Birlikte rahmet, ayrılıkta ise azap vardır.” buyurmuş, başka bir hadislerinde de “Bölücülük yapan, bizden olamaz.” ikazında bulunmuşlardır.

                Efendimiz (s.a.) bir gün; “Benden sonra düşmanınız (olan milletler) aç insanların birbirlerini sofraya çağırmaları gibi, toplaşarak üzerinize saldıracaklar” buyurdu. Bu söz üzerine sahabeler ile Peygamberimiz arasında şöyle bir konuşma geçti.

- Ya Rasülallah ! Bizler o günlerde çok az ve zayıf durumda mı olacağız? Hangi cesaretle bize saldıracaklar?

- Hayır, bilakis o günlerde sayınız pek çok olacak, Ama aranızda o kadar bölüneceksiniz ki, suyun üstündeki bir çöp kadar gücünüz kalmayacak. Ayrıca düşmanlarınızdaki korku yok olacak, sizin kalbinizi de vehen kaplayacak.

- Vehen nedir, ya Rasülallah?

- Ölüm Korkusu ile aşırı mal ve dünya sevgisidir, cevabını verdi.                                                            

Bu hadisi şerifte bizlere çok önemli mesajlar vardır. Düşmanlarımızın bize saldırmak ve mağlup edebilmek için, zayıf anımızı kullanacağını haber vermektedir.Bizim de mutlaka birlik içinde ve güçlü olmamız gerektiğini ve bölünmeyi çağrıştıran her türlü söz ve eylemden uzak durmamız icap ettiğini çok açık şekilde öğreniyoruz.

Zaten yüce dinimiz birliği, sadece tabii afetler ve savaş sırasında değil; inançta, ibadette, camide, içeride, dışarıda, çalışmada, sevinçte, kederde, kısaca her konuda, her zaman bir ve beraber olmamızı istemektedir.

Bizim bölük pörçük olmamızdan sadece düşmanlar sevinir ve istifade ederler. Her fırsatı insanımız, vatanımız ve tüm kutsal değerlerimizin aleyhine kullanırlar. Milli şairimiz de yıllar önce, “Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.” diyerek uyarmıştı.

Yüce Mevla’mız, “Sakın kavga ve tartışma yapmayınız! sonra gevşersiniz ve gücünüz de yok olur” buyurmaktadır. Uzmanlar da, “Yapılan on tartışmanın dokuzu boşa gider” demektedir. Başarı şansı, onda bir olan ve çoğu zaman da kırgınlıklara sebep olan tartışmalara niye gireriz, anlamak mümkün değil. Her türlü kavga ve tartışmanın dışında kalmaya gayret edelim.

Bizler Allah’ı, Peygamberi, dini, kıblesi, vatanı ve bayrağı tek olan bir milletin mensubuyuz. Bu kadar birliğin arasına şuculuk, buculuk veya ötekileştirme girmemelidir. Farklı inanış ve anlayışlarımız da olsa, millet olarak birlik, beraberlik ve kardeşlikten yana olmalıyız.

Biz önce kardeş olalım, birbirimizi sevelim ve sevdiğimizi de söyleyerek belli edelim. Her zaman, her yerde ve her konuda bir ve beraber olalım ki, Allah’ın rahmeti ve yardımı bizimle olsun” ifadelerine yer verdi.