Başkan Öz gazetemize yaptığı açıklamada; ‘’İdam sehpasında; vatan sağ olsun dediler. Katran dökmüş gecelerde ayazları yendiler. Onlar istiklalimizin muhafızlarıdır. Onlar istikbalimizin nişaneleridir. Biliyoruz ki, şehidin tarifi Kuran’da, mükâfatı Cennet’te, yeri gönüllerdedir.

Milliyetçi-Ülkücü Hareket aynı zamanda şehitler kervanı, şehitlik anıtıdır. Şehadet ruhu asildir, soyludur, muazzezdir, muktedirdir.’’

Öz ‘’Bozkurt gibi ileri atılan’’

Şehitlerimiz; hesap yapmadılar, plan yapmadılar, ikbal derdine düşmediler. Samimiydiler, dürüsttüler, inanç ve imanla dolup taştılar. Hepsi onurluydu, ahlaklıydı, inançlıydı, davalarının bayraktarıydı.

Bölünmesin diye millet, baki kalsın diye devlet iri çınarlarımız devrildi, gül fidanlarımız soldu. Onlara karşı vefa borcumuzu ne yapsak ödeyemeyiz. Çünkü ülkü şehitlerimiz isimlerini mücadele tarihimize altın harflerle yazdırdılar. Hepimizin kalbinde müstesna nitelikli taht kurdular. Bozkurt gibi ileri atılan onlardı.

Melek'in organları 4 kişiye hayat verecek Melek'in organları 4 kişiye hayat verecek

Öz, ‘’Her biri bizim ilham, itibar ve inanç kaynağımızdır’’

Ülkemizi yabancı ve gayri milli akımların tasallutuna almak isteyenlere engel olan, Türk milletinin bekası için muazzam bir duruş ve tavır gösteren gene onlardı. Şehitlerimiz vakarlıydı, vicdanlıydı, üstün bir görev şuuruna sahiplerdi. Hepsinde ahlak, fikir, sabır, akıl, denge, ihtiyat, inanmışlık vardı. Ruhi Kılıçkıranla başlayan şehadet zinciri, elden ele, gönülden gönüle, bedenden bedene taşınan mukaddes bir emanet gibi nice kahramanımıza ulaştı.

Dualarımızla andığımız Ülkücü şehitlerimizin her biri bizim ilham, itibar ve inanç kaynağımızdır.

Onlar; alnı açık, başı dik, yüreği sevgi dolu ülkü neferleridir.

Dünya döndükçe şehitlerimizi anacağız her birini şükranla, saygıyla, Fatihalarla yâd edeceğiz.

Bir olacağız, diri olacağız, güçlü olacağız, Türk milleti ortak paydasında birleşip zulme ve zulmete göz açtırmayacağız.

Öz ‘’Aramızdan ayrılan sadece şehitlerimizin naçiz vücutlarıdır’’

Tarihsel haklarımızı, milli kimliğimizi, milli kültürümüzü çiğnemek için iş birliği yapan, pozisyon alan kim varsa karşılarında şehitlik ruhunu, gazilik şuurunu, asla teslim olmayacak milli bir duruşu göreceklerdir. Aziz milletimizin mukaddes varlığına kast etme aymazlığına kendini kaptıranlara, geçmişte tarihi bir cevap veren Milliyetçi-Ülkücü Hareket, bugün de yarın da aynı kararlılığı gösterebilecek iradeye fazlasıyla sahiptir. Bu nedenle kötü niyetliler akıllarını başlarına almalıdır. Şehitlerimizin aziz hatıraları, lider ülke Türkiye hedefine yönelik kutlu yolculuğumuzda önümüzü aydınlatan meşale, bizlere ilham veren mücadele kaynaklarımızdır. Aramızdan ayrılan sadece şehitlerimizin naçiz vücutlarıdır. Milliyetçi Ülkücü Hareket, onların uğruna can verdiği ülkü ve hedeflerde yürümeye devam edecek ve mutlaka başaracaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle, başta merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş olmak üzere, şehadetinin 42. yıldönümünde Gümrük ve Tekel Eski Bakanımız Gün Sazak Bey’i, aziz şehitlerimizi, rahmetle, minnetle, hürmetle anıyorum.

Yattığı yerleri nur dolsun, ruhları şad olsun, Rabbim hepsinden ayrı ayrı razı olsun.’’ Şeklinde açıklamada bulundu.