Siyaset

Polat sordu Tahsin Becan cevapladı

Yalova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Yalova Manşet Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ayhan Polat'ın hazırlayıp sunduğu "Ayhan Polat ile 1’e Bir Kent Buluşmaları" programının 47. konuğu olan, Cumhuriyet Halk Partisi 1. Sıra Milletvekili adayı Tahsin Becan oldu. Becan, TV Yalova Youtube kanalında Polat'ın sorularını cevapladı.


Yalova için büyük ve önemli projelerinin olduğunu vurgulayan Becan, Milletvekili seçilirse nasıl bir yol izleyeceği hakkında Polat ile bir saati aşan uzun bir sohbet gerçekleştirdi.

Program soru- cevap şeklinde devam etti.

İşte o röportaj:

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sayın Becan programımıza hoş geldiniz. Öncelikle Tahsin Becan'ı bir kısa tanıyalım.

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan:

 Hoş bulduk. Öncelikle, Ayhan kardeşimin yeni kurduğu stüdyoyu çok beğendim. Kendisini kutluyorum. Yalova'ya hizmet veren her arkadaşımı ben canı gönülden tekrar tekrar tebrik ediyorum. Ayrıca, 1 Mayıs dolayısıyla tüm emekçi ve işçi kardeşlerimin bayramını kutluyorum. Hepsine sağlık ve huzur dolu yıllar diliyorum. Ankara'da doğdum. Baba tarafım Trabzonlu, anne tarafım da Gümüşhaneli. Ama 45 yıldır Yalova'da iş hayatının içindeyim. İnşaat Mühendisiyim. Zaman içinde değişik konularda ticaret yaptık. Beyaz eşya, mobilya, Philip Moris ve Marlboro sigara dağıtım işi ve en son olarak kız öğrenci yurdu işletmeciliğine devam ediyoruz. Biliyorsunuz bu işleri yaparken de tabii yoğun olunca, Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı serüvenimiz oldu üç dönem. Çok yoğun olunca, ben diğer işlerimi hafiflettim, bıraktım. Onun için tek işe kaldık. Vakit ayırabilelim diye. Çünkü bu işlere vakit ayırmak çok önemli.

Yalova'da ekmek paramızı kazandık. Yalova'ya geldiğimde benim bir kuruşum yoktu. Allah'a şükür şu anki ekonomik gücümü de Yalova'ya borçluyum. Yalova'ya vefa borcumu ödeyeyim diye Yalova Ticaret ve Sanayi Odasına başkan oldum. Ben bu anlamda ve bu vesileyle her dönemde beraber olduğum tüm Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyelerime buradan teşekkür ediyorum. Oda da projelerimizi hazırlarken, gerçekten hangi partiden olduğuna, nereli olduğuna bakmaksızın siyasetin S'sini konuşmadan Yalova'ya birliktelik istişareler yaparak kente hizmet vermeye çalıştık. Bunda da hiç mütevazı olmayacağım, oldukça da başarılı olduk. En önemli projelerimizden biri biliyorsunuz Yalova Ticaret ve Sanayi Odası hizmet binasıydı. Yalova'ya yakışır, 50 sene yetecek bir hizmet binası yaptık. Hizmet binamız tabii hep söylediğim gibi bir tek Yalova Ticaret ve Sanayi Odasına hizmet vermiyor. İlk iki katı tamamen Yalova'nın hizmetine sunulmuş durumda. Üniversitemizin, valiliğimizin veya üyelerimizin kullanacağı dört tane ayrı ayrı toplantı salonları, seminer salonlarımız var. Artık Yalova Ticaret ve Sanayi Odasında, eğitimin yapılmadığı bir gün yok. Bundan da büyük mutluluk duyuyoruz. Bu anlamda elimizden geleni yaptık. Yalova Ticaret ve Sanayi Odası hizmet binasını imece usulü yaptık. Hep söylüyorum. Bugün 100 milyon TL’ye yapamayacağımız yeri, biz 20 milyona TL’ye bitirdik. Fakat bunun 12 milyon TL’sini kendi bünyemizde yaptık. Yalova Ticaret ve Sanayi Odası’nın parasıyla. 8 milyon TL’sini de tek tek dostlarımızı, iş dünyasında durumu müsait olanlardan, ne verirlerse, bağış alarak alıp yaptık. Verilen bağışlarını kesinlikle inşaat harcamalarında kullandık. Odanın bir tek çayını bile bağış yapılan paradan almadık. Bağışlanan paraların da ayrı hesapta tuttuk ki yarın soran olursa belgeli kalsın istedik. Yalova’ya çok güzel bir bina kazandırdık. Yalova Ticaret ve Sanayi Odası hizmet binasına, maddi destek veren tüm işveren arkadaşlarımıza ve üyelerimize buradan tekrar teşekkür ediyorum. Yalova'ya yakışır bir eser bıraktığımızı düşünüyorum. Bunu da hep beraber yönetimimiz ve meclisimizle yaptık. Ben hepsini de buradan tekrar tebrik ediyorum.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan, Yalova kamuoyunun çok merak ettiği bir soruyla başlamak istiyorum. 3. defa Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı seçildikten kısa bir süre sonra da Cumhuriyet Halk Partisi'nden Yalova Milletvekili aday adaylığı için başvuru yaptınız. Oda Başkanlığı görevinden de istifa ederek koltuğunuzu bıraktınız. Yalova'dan Milletvekili adayı oldunuz. Yalova kamuoyunda, ‘Tahsin Becan neye güvenerek bu koltuğu bıraktı ve belki de hiç aday yapılamayacak. Milletvekili sıralamasına bile girmeyecek’ şeklinde söylentiler oldu. Siz, adaylık için bir yerden söz aldınız mı?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Genel başkan ve bir başka partiliden kesinlikle söz almadım. Ben, ‘Neye güvenerek yaptım?’ Öncelikle oda yönetimindeki arkadaşlarıma ve kendime güvenerek yaptım. Ben, bir şeyi yaparken hiçbir zaman tek başıma karar almam. Önce oda yönetimimizle görüştüm. Çünkü bana oy veren üyelerim vardı. 3. dönem beni oraya başkan seçmişler. Onları yarı yolda bırakmamak adına yönetimimle konuştum. İstifa edince, işte kim başkan olacak, şuydu, buydu. O konuda da ayrı uğraşlar verdik. Cemil Demiryürek Başkanı oldu. Tabii biliyorsunuz Yalova Ticaret ve Sanayi Odası’nın da yürümesi lazım. Cemil Demiryürek ve yeni yönetim iş başına gelince, gözüm arkada kalmadı. Vicdanen rahatım. Önce sağlıklı bir şekilde oda yönetimini iş başına gelmesini sağladık. Odaya 3. Defa seçildiğimiz için yeni yönetimi ve meclisi yarıda bırakmış olmayayım diye, oradaki hizmetlerin yürümesinde aksama olmamasını garantiledikten sonra, sağdan ve soldan da gelen teklifleri değerlendirdim.

Bir iki defa genel başkanımız Sn. Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştüm. Kılıçdaroğlu ile görüşmemde, Yalova’nın dinamitlerini anlattım. Kendimi anlattım, uzun uzun. Milletvekilliğini layıkıyla yapabileceğimi söyledim. ‘Beni takdir edip, gösterirseniz aday olurum’ dedim. ‘Elimden geleni yaparım’ dedim.

Sonra, Yalova Ticaret ve Sanayi Odasında ki başarılarımı anlattım. Aynı başarıyı, Yalova içinde devam ettireceğimi söyledim. Takdir görmez, başka bir arkadaşımızın aday yapılması durumunda yine maddi ve manevi destek olacağımızı söyledim. Hepsi bu. Şimdi herkes diyor ki ‘Söz almış’. Söz almamın mümkünatı yok. Neden yok? Düşünün ki ben Kılıçdaroğlu ile konuştuktan sonra daha 4 gün vardı aday adaylığı süresinin sonlanmasına. Öyle birisi gelir adaylık müracaatı yapar ki belki benden 10 kat daha donanımlı bir adaydır. Bana veya bir başka aday adayına Sn. Kılıçdaroğlu nasıl söz versin. Bunun mantığı yok. Daha iyi aday olabilir son günde. Fakat bizim böyle bir riskimiz vardı. Eskiden, Ticaret Sanayi Odası Başkanı da olsanız, istifa etmeniz durumunda aday yapılmadıysanız, oda başkanlığı görevine geri dönebiliyordunuz. Şu an bu kural da yok. Listede olmazsanız, görevinize de dönemiyorsunuz. Ben bu riski aldım. Evet, ciddi bir risk. Bu riski alırken, çokta ciddiye almadım doğrusu. Zaten çok uzun yıllardır Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı görevini yapıyorum. O anlamda doygunluğum var. Dedim ki ‘yapmazlarsa arada bir giderim Yalova Ticaret ve Sanayi Odasına, orası hepimizin. Arkadaşlarım orada. Gerekirse, her anlamda yanlarında olur destek de olur, çay, kahve içerim. Benim için çok büyük bir eksiklik olmazdı. Bunları göze alarak aday adaylık başvurusu yaptım. ‘Yaparlarsa, olurum. Yapmazlarsa dünyanın sonu değil’ düşüncesinde oldum hep.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan, 3 dönem Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı görevine seçilmiş biri olarak, Milletvekilliği yapmak bambaşka bir şey mi sizin için? Milletvekilliği görevinde hedefleriniz nelerdir?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Diyeceksiniz ki neden Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı görevini bıraktınız, neden bu riski aldınız. Bu sorunun cevabını size şöyle vereyim. Biliyorsunuz biz Yalova Ticaret ve Sanayi Odasında zaman zaman odayı ilgilendirmeyen bir konu bile olsa. Sizde Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Yüksek İstişare Kurulunda olan birisiniz. Benim, ortak akla değer veren bir yapım var. Yalova Ticaret ve Sanayi Odası olarak bir karar verecekse, hep beraber verelim. Yalova kamuoyu olarak verelim. Hep söylediğim bir şey var. Doğruysa, hepimizin doğrusu olsun. Yanlışsa da hepimizin yanlışı olsun. Benim tek başıma vereceğim kararda, ben de yanlış karar verebilirim. Buna gerek yok. Şimdi bunu düşündüğüm zaman, yaptığımız Yüksek İstişare toplantılarında yapılan çalışmaları hatırlarsanız. Kentin birçok konusunu tartıştık. Bunları rapor haline getirdik. Neresini ilgilendiriyorsa, valilik ise valiliğe gönderdik. Muhatap belediye ise belediyeye gönderdik. Ama bu raporları gönderdikten sonra, ‘belediyeye niye bunu yapmadınız’ valiliğe ‘niye böyle hayata geçirmediniz’ gibi bir yaptırım yapmadık buna gücümüzde yok. Biz Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Yüksek İstişare Kurulu olarak ancak fikirler verdik. Milletvekili olursam, Yalova Ticaret ve Sanayi Odası ile sivil toplum örgütleri ve diğer siyasi partilerle de kol kola yürüyüp, iş yapacak kapasitede biriyim. Benim kimseye bir düşmanlığım yok. AK Partili vekillerle beraber veya hangi partiden çıkacaksa milletvekilleri onlarla beraber çalışabilecek yapıdayım. Ben parti de ayırmam, görüş de ayırmam. Kimin nereli olduğuna da bakmam. Yalova’da hizmet vereyim, yaptırım gücüm olsun. Çünkü, öbür türlü çalışıyoruz. Hep dosyalarda kalıyor öneri ve emeklerimiz. Söylediğimiz bir sürü önerimiz var ama hala da yapılmadı. Benim milletvekili olma amacım bu. Yoksa Yalova Ticaret ve sanayi Odasında o doygunluğu ulaşmışım. Vekillikte de çokta büyük bir farkı yok bana göre.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan sizin özellikle vekil olduktan sonraki süreçte Yalova’da gördüğünüz eksiklikler noktasında ne gibi tespitleriniz var. Ajandanızda öncelikli çalışmalar hakkında bir raporunuz var mı?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Var tabi. Neresinden başlayayım. Aklıma gelenleri söyleyeyim. Hatırlarsanız bundan 2-3 sene önce. Bir bankanın isim vermeyeyim ama. Bir ekonomi bankasının ekonomi ile ilgili bir toplantısında hatta Altan kültür merkezinde düzenlenmişti.  Bütün iş dünyası davet edilmişti. Yalova masaya yatırıldı. Ama aynı zamanda da Türkiye’deki diğer illere ne kadar kamu yatırımı geldi. Bunların listeleri getirildi. Maalesef Yalova en son sıradaydı. Yani kamu yatırımı alan en sonuncu ildir. Ben bunu söylediğim zaman tam tersi söyleniyor. Osman Gazi köprüsü Yalova’dan geçtiği için Osman Gaziye yapılan yatırım Yalova’da yapılmış görünüyor. Esasında ben onu Yalova yatırımı görmüyorum. Türkiye’nin yatırımı o. Öyle olunca da Yalova’da çok ciddi kamu yatırımları gelmemiş. Yalova bunu hak etmiyor. Yalova çünkü çok spesifik bir şehir. Konumuna baktığında 3 tane büyük metropol şehrin ortasındayız. Bizim çok daha iyi yerlerde olmamız lazım. Bana göre kamu yatırımı çok gelmedi. En azından bunları sağlamaya çalışırız.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan, AK Parti, 21 yıllık iktidar döneminde Yalova’nın istediği yatırımları yapabildi mi?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Yalova hak ettiği yatırımı alamadı. Tabi aldığı yatırımlar var.  Mesela yeni yapılan bir hastanemiz. Yanlış yapıldı diyecek halimiz yok. İyi ki de yapılmış. Eksikleri var mı, var. Bana göre hazır bina yapılıyor o binanın altında kapalı otopark yapılmalıydı. Aynı örneği yeni yapılan adliye binamız için söyleyeceğim. Çokta hoşuma gitmedi adliye binası.

Mevcutta olan adliye binasının hemen arkasına 1 metre aralıklarla birbirini kapatan ve gölgeleyen güneşi kesen saçma sapan bir bina yapıldı. O binaların altına da otopark yapılmadı. Avukatlar arabasını koyacak yer bulamıyorum, dışardan gelen vatandaş nasıl bulsun.

Ben şöyle bir teklifte bulundum ama bina yapılmıştı artık. Bu alan denize sıfır bir yer. Adalet Bakanlığının 5-10 tane de lojmanı var deniz kenarında. Bu arazi çok değerli burası satılsaydı 5 veya 7 yıldızlı bir otel yapılırdı. O parayla çok güzel diğer illerde gördüğümüz gibi Yalova’ya da Adalet Sarayı yapardınız. Bazı cevaplar aldım. İşte o lojmanlarda savcılarımız oturuyorlar, geliyor gidiyorlar. Bu saçma sapan bir düşünce. Savcılarımız 2 sene oturuyor. 2 sene sonra başkası geliyor, gidiyor. Bir tek sebep bu. Bina da kötü olmuş. En önemli eksik otopark. Bunu niye söylüyorum. Kınamak için söylemiyorum. Döneceğim yine ortak akla. Eğer bunlar danışılsaydı bizlere, bunlar zaten istişare sonucunda dediğim şekilde yapılırdı. Aklın yolu bir. Ama kim karar verdi ve nasıl oldu bilmiyorum. Günlük düşünüldü. Yazık, günah. Sonuçta yapılan binaya para harcanıyor.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan Yalova’nın eğitim kenti, tarım kenti, turizm kenti, sanayi kenti gibi söylemleriyle hep bu kente kimlik arayışı içerisinde olduk. Bahsettiğim sektörler Yalova için yeterli mi bu sektörlerin eksikliklerini gidermek için bir düşünceniz var mı?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Yalova’yı 3 parçada düşünmek lazım. Şimdi Yalova turizm, eğitim, tarım, sanayi derken Yalova hepsi. Yalova hiçbir zaman tek başına turizm kenti olmadı.  Yalova bir sanayi kenti değildir. Yalova’ya baktığınız zaman yüzde 60-70 tarım orman arazisi diye seviniyoruz. İyi ki de öyle ama kalan yüzde 30’unda biz sanayi de yapacağız, konut için imara da açacağız. Hepsini dar bir alanda bunu yapıyoruz. Yalova’nın zaten değerli bir kesimi sanayi şehri oldu artık. Bu bölgede Aksa, DowAksa ve OSB’ler var. Yalova’nın doğusunda kalan bu bölge artık sanayileşti. Yeni bir sanayiye bir ihtiyaç var mı? Hayır yok. O yüzden izin vermiyoruz. Tersaneler var. Başka bir sanayiye izin vermeye gerek yok. Neden yok. Bugün arabanıza bindiğiniz zaman, 45 dakika da azami belki yarım saatte Bursa ve Kocaeli’ndesiniz. Sanayinin göbeğindesiniz. Yalova’nın sanayi şehri olmasına gerek yok. Baktığınız zaman Yalova sanayi şehri değil ama çok özel ürünlerin üretildiği katma değeri yüksek teknolojisi yüksek ihtisas OSB’lerimiz var. Bildiğiniz gibi Yalova Makine İhtisas OSB. Avrasya OSB var. Bunların bir tanesi Avrasya OSB tekstil ve gemi yan sanayi üzerine ilerliyor. Diğeri ise tamamen makine aksamı üzerine. Kuyumcular Çarşısına bir nalburu sokamazsınız. Bizim OSB’lerimizde ihtisas dediğimiz bu işte. Başka sektörlere, kimyacı, derici vb. izin vermedik. Hatırlarsanız bir ara ‘Karma OSB olsun’ diye çok baskı geldi bize ve bu yüzden biz Ankara’dan da çok ciddi baskı yedik. Ben o yüzden hala Sanayi Bakanlığının üst düzey bürokratlarıyla hala görüşemiyorum. Aramız yok. Sebebi bu. Kabul etmedik. İyi ki de etmedik. Yalova dik durdu. Kabul ettiğiniz zaman tüm OSB’ler Karma olurdu.

İstanbul daralmış vaziyette, kömürcüsü, dericisi aklınıza gelen her şey bacalı olan, etrafı pisleyen çevreye zarar veren aklınıza gelen sanayi Yalova ve etrafında olacaktı. Buna gerek yok. Yalova’da yaşıyoruz. Çoluk çocuğumuz burada. Onun için bacasız olan, etrafa zehirli gaz vermeyen, teknolojisi yüksek yeşil OSB’yi yaratıyoruz. Yalova Makine İhtisas OSB, Türkiye’nin en iyi OSB’si olacak bu anlamda. OSB’leri anlatmışken haklarında şu bilgileri verebilirim. 300-400 tane sanayici firma temelini atmak üzere, parselasyonları çalışmaları bitmiş durumda yerler satın alınmış. Bu sanayi yatırımlarının 30-40 tanesinin temelleri atıldı. Zaman zaman OSB’lerle ilgili, ‘su sorunu var mı?’ şeklinde sorular geliyor. O bölgede bir su sorunu yok. Yalova Makine İhtisas OSB’nin bölgede bir gölet çalışması var. Ayriyeten biliyorsunuz ikinci barajımız olan çağlayan barajınındı çalışmaları da var. Yalova’da öyle bir Su sorunu olmayacak. Karma OSB’yi Yalova’ya sokmamızın en büyük sebebi firmanın çok su harcayacak olmasından dolayı kriterlerinin buraya uymamasıydı. Biz, bunlara dikkat ediyoruz. Bizden sonraki arkadaşlarımız da aynı hassasiyeti gösterecek. Yalova’ya zararlı hiçbir firma bu kente gelmeyecek.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan, özellikle Yalova Makine ihtisas OSB’nin Yönetim Kurulu Başkanı Direnç Özdemir’in çevreci ve yüksek teknolojili OSB’nin kurulmasında ki emeği, Yalova ile iç içe olan iletişimini siz nasıl değerlendirirsiniz?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Çok önemli. Ben onu şöyle söyleyeyim. Sayın Direnç Özdemir çok sevdiğim bir dostum. Yalova Makine İhtisas OSB’nin Yalova’da kurulması sayesinde kendisiyle tanıştım. İyi ki varlar. Direnç Özdemir, Yalova için bir şanstır. Bir kere çevreye çok duyarlı. Yeşil OSB’yi, Yalova’da hayata geçiren bir arkadaşımız. Yalova Ticaret ve Sanayi Odamızla da ilişkileri çok iyi.

Yalova Makine İhtisas OSB’nin Yönetim Kurulu Başkanı Direnç Özdemir, OSB alanına yatırım yapmak isteyen bir kurumun talebini zaman zaman YTSO yönetimine danışan önemli bir şahsiyettir. Biz, hep beraber kararlar aldık. Yalova’ya zarar verecek hiçbir firmayı on misli ücret bile ödese, OSB’lerimizde yer vermedik. Bu sanayi kuruluşlarının çalışmalarının desteklenmesinin yanında, Yalova’nın sosyal yaşamında dokunmadığı yer neredeyse yok. En önemli çalışma ise ara eleman sıkıntısını, eğitimlerle giderilmeye çalışılması olmuştur. Ara eleman yetişmesinde hem YTSO çok çalışıyor hem Yalova Makine İhtisas OSB ciddi katkılar veriyor maddi ve manevi olarak. Çünkü gelecekteki en büyük projeden biri de bu olmalı. Nereye gidiyorsak, her sektörde ara eleman sorunu var. Bu ara eleman açığının eğitimlerle çözüme kavuşmasında ciddi katkısı olan Direnç Özdemir’i tebrik ediyorum. Yalova’yla özdeşleştiriyoruz.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Biz de basın olarak kendilerini takip ediyoruz. Hem Yalova Üniversitesi ile yapılan protokolleri hem Yalova Valiliği, YTSO ve Milli Eğitim Müdürlüğü ile yapmış olduğu projeler yavaş yavaş meyvelerini vermeye başladı. Yalova Makine ihtisas OSB, kent için çok önemli bir kuruluş.

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Yalova’ya büyük faydası var. Yalova’nın sanayisinin butik, kaliteli, teknolojisi yüksek ürünlerinin üretildiği bir yer olarak düşünmek lazım. Biliyorsunuz turizm denince biz termalden başlıyoruz. Ama kıyı şeridi de en uzun illerden biriyiz. Hatta bununla ilgili su sporları derneği kurduk. Kenan Engin bu kulübün başkanlığını da yapıyor. Onlara da destek vermeye çalışıyoruz. Çünkü su sporlarında Yalova’nın denizinden gençlerimizin faydalanması lazım.

Turizm de baktığınız zaman, Termal Türkiye’nin en iyi ilçelerinden biri. Eskiden yatak sayımız daha azdı. Şimdi daha fazla. Şu an yapılacak işler yok mu? Çok işler var orada. Orayla ilgili değişik projelerimiz var. Mesela bir teleferik olmalı. Yaşlı insanlar yukarı çıkamıyor aşağıya inemiyor. Teleferik ten manzarasını da seyredersiniz. Farklı bir projedir bu.

Mesela yıllardır âtıl duran çalışmayan kapalı duran sağlık bakanlığına bağlı Çamlık otelimiz var. Yazık günah. Onun mutlaka özelleştirilmesi lazım. Turizm sektöründü marka olmuş bir firmanın gelmesi lazım. Termal ilçesinde turizm bölgesi için imara açılacak belli bir bölge var. Bu alan şu an için mahkemelik. İnşallah dava bittiğinde bu bölge de imara açılıp 5 yıldızlı otellerin gelmesini arzu ediyoruz. Tabi ki bu oteller geleceği zaman da oradaki yeşilliğe zarar vermeden, Gökçe Barajı havzasında uzak bölgelerde değerlendirilmeli. Yoksa Termal ilçesini de beton bloğa boğmanın anlamı olmaz. Bu durumlardan dolayı, Termal ilçesindeki turizm yatırımları ile ilgili değişik düşüncelerimiz var. Mesela Termal Kaplıca Tesislerinin girişinde, dışarda kalacak şekilde büyük bir otopark olmalı. Termal kaplıca tesisleri içinde her biri mühürlü ve damgalı tarihi ağaçlarımız var. Tesis içinde elektrikli golf arabaları ile ulaşım yapılabilir.

Teşvikiye tarafında da turizm yatırımlarının altyapıları için çalışmalar yapılmalı. Mavi-yeşil yol projesi bir önceki Yalova Valimiz Yusuf Bey zamanında yapıldı. Hala da bu proje her kesim tarafından büyük takdir görüyor. Bu bölgede ATV sporları olabilir. Sakarya’nın Sapanca tarafında gidin treehouse (Üçgen) ev modelleri var. Onlar teşvik edilebilir. Devletimizin teşviki ile insanlarımızın turizm yatırımları yapmasını sağlayabiliriz.

Bu bölgelerde yerel ürünler pazarı yapmak lazım. Tarıma destek olmak açısından. Bir sürü ürünümüz var. Yalova, İstanbul’un Avrupa ve Asya yakasından sonra üçüncü yakasındadır. Biz Yalova olarak İstanbul’un arka bahçesiyiz. Biz İstanbul’un arka bahçesiyiz ama Yalova’yı, Termal’i yeterince tanıtamamışız. Tanıtım konusunda çok büyük eksikliğimiz var. İstanbul’da tanıtımlar yapmak lazım ki insanlar gelsin. Turizm konusunda kentimiz canlanabilir. Bu tür yeni tanıtım amaçlı projeler hayata geçirilmez ise İstanbullu Sapanca’ya gitmeye devam eder. Sapanca’da deniz yok, çok önemli bir turizm argümanına da sahip değil ve mesafe olarak daha Yalova’ya daha uzak bir ilçe. Yalova’ya ulaşım daha kolay. Üstelik, 10 dakika içinde denizde, 10 dakika da Samanlı dağlarında olabiliyoruz. Onun için buralarda profesyonel bir ekip kurmamız lazım. Benim gelecekteki hayalim bu. Yalova’nın turizm değerlerine el atacağız. Gerçekten bu işten anlayan 10 kişilik bir ekip kuracağız. Onların işi turizm olacak. Başka bir şeyle ilgilenmeyecekler.  

Projeler hazırlanacak. Avrupa Birliği’nden destekler alınabilir. Başka yeni fikirlerle çok şeyler yapıla bilinir. Yoksa toplantılar yaparak, komisyonlar kurup konuşmalar yaparak bu işler olmuyor, hep sözde kalıyor. Benim bu konuda ki iddiam yapılan 10 toplantının 7’si lüzumsuzdur. Gerekli toplantıyı yapıp icraata dökmek lazım konuşulanları. 50 konu konuşacağına 3 tane konu konuşulur. Fayda, yarar getirecek konular konuşulmalı.  

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sn. Becan, tarım konusunda ne gibi düşünceleriniz var?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Yalova’da çiçekçilik sektörü var. ‘Yalova neyi ile meşhur’ diye sorulduğu zaman, ben hep çiçekten başlarım. İyi ki GARDEN A.Ş. kurulmuş kümelenme modeliyle. Hep bize sorarlar, ‘fuar niye olmuyor’ diye. Fuar zaten var GARDEN A.Ş bir fuardır aslında. Her gün ve 24 saat açık bir fuar. Yalova’da Çiçekçilik Fuarı yapmak çok gerekli değil bana göre. Ama, Fuar ve anlamında değil ama hep birkaç senedir konuşuyoruz virüs oldu bir türlü denk getiremedik biliyorsunuz Çiçek Festivali projemiz var. İnşallah bu projeyi vekilliğimiz gerçekleştikten sonra, Yalova Ticaret ve Sanayi Odası, GARDEN A.Ş., Yalova İl Özel İdaresi ve diğer Yalova’nın paydaşlarını bir araya getirerek, Antalya portakal Film Festivali gibi, her mayıs ayında Yalova’da çiçek Festivalini yapmayı planlıyoruz. Bu yapılacak mini fuarda, 3 tane profesyonel folklor grubunun gösterileri, müzik ve söyleşiler yapılacağı 3 gün sürecek, Yalova Meydanından GARDEN A.Ş’ye kadar sahil boyu yapılacak yürüyüşle, şenlik havasında olacak ciddi projemiz var. Bu projeyi mutlaka hayata geçireceğiz inşallah. Öyle bir hedefim var.

Çiçekçilikten bahsetmişken bir başka hedefim ve hayalim ise İstanbul’un Kadıköy iskelesine indiğiniz zaman çiçekçiler hep orada toplanmışlardır. Çiçek satış noktasında rengarenk çiçekler satılır. Her yer çiçek kokar. Bizim Yalova Meydanına, meydan diyemiyorum bir sürü obje var göz kirliliği yaratan. Meydanı biraz daha rahatlatıp, ahşaptan yakışır ufak çiçek satış reyonlarının olduğu Yalova’da kurulacak perakende çiçek satan firmaları oraya toplamak lazım. Kuyumcular çarşısının çiçek versiyonu gibi. Yalova çiçek şehri ise meydan yukarıda bahsettiğim şekilde olmalı.

Tarım konusuna gelince, tarım işiyle uğraşan bir sürü arkadaşımız var. Çiftçilik yapan birçok arkadaşımız var. Geçen günü, Yalova İl Tarım Müdürlüğü’nün çalışmasından dolayı fide dağıtımı törenindeydim.

Buradan Yalova Tarım İl Müdürümüz Suat Parıldar’ı tebrik ediyorum. Çok ciddi çalışmaları var. Şimdi çiftçilerin hepsi, çok önemli işaret almış ürünler üretiyorlar. Bizim bu yetiştirilen ürünleri tanıtmamız lazım. İkinci önemli konu, çiftçiye gerçekten destek vermek lazım. Çiftçi, şu an zor durumda. Tarım ile uğraşan vatandaşlarımızın mazot için harcadığı para oldukça yüksek. Çiftçiye destek nasıl yapılacak? Çiftçiyi destekleyip, tarımda önümüzün açılması, üretimin desteklenmesi ile olur. Yoksa binlerce daire yapmışız zaten onları alanlar, parası olanların olduğu bir kesimdir. 5-10 daire alıp binaya yatarım yapanların bize bir faydası olmaz. Üretime, tarıma, çiçekçiliğe önem vermemiz lazım.

Eğitim konusuna gelince, Yalova eğitim konusu çok geride kaldı. Yalova’ya baktığınız zaman Yalova yıllar önce hep dereceye girerdi. Çok geri gittik. 12 senedir biraz toparlanma durumunda. Tabii ki bunda değişik etkenler de var. Depremin yaşandığı, virüs olduğu dönemde üniversitelerin kapandığı, son 2 senedir üniversiteyi kazanan çocukların üniversiteye gidemediği olumsuzlukları yaşıyoruz.

Bu olumsuzlukların ardından, eğitimde bembeyaz bir sayfa açmak lazım. Az önce bahsettim, sanayicilerin ve diğer sektörlerin şu an ara en büyük sorunları biri ara eleman yokluğu. Herkes üniversiteye gitmek istiyor. Gitsin de zaman zaman üniversitemizin diploma törenine gidiyorum çocuklar haklı olarak okuyor, mezun oluyor, kep atıyorlar. Mutlular ama, zannediyorlar ki bütün iş dünyası kucaklarını açmış onları bekliyor. Mezun olduktan sonra, iş bulamayınca gerçeklerle yüz yüze geliyor ve bunalıma giriyorlar. Bu duruma çok üzülüyorum. Gençlerimiz, 4 yıllarını geçiriyorlar.  Zamanlarını harcıyorlar. Yalova Üniversitesinde gerekli bölümleri açmak lazım. Hep söylediğim bir şey var. Yalova çiçek şehri, Yalova Üniversitesinin bünyesinde neden Ziraat Fakültemiz yok. Makine İhtisas OSB kuruluyor, Makine Fakültemiz yok. İnşaat Fakültesi yeni açıldı. Bunların fizibilitesi yapılmadı. Yalova Üniversitesi kurulduğunda eski rektörümüz zamanında maalesef saçma sapan bölümler açıldı. Mesela bir tane örnek vereyim. İnsani Bilimler Fakültesi açılmış, oradan mezun olunca ne yapacak ben hala öğrenemedim.  

Hangi bölümü açarsak açalım, mutlaka her ilin kendi dinamikleri var. Yani O ilin özelliği neyse ona göre bölümler açmak lazım. Bir de üniversitedeki eğitim sistemi ile ilgili hep Ankara’daki TOBB üniversitesini örnek gösteririm. Çünkü bu üniversitede haftanın 5 günü eğitim varsa, 3 gün eğitim yapıyorlar. 2 günü ise örneğin bilgisayar mühendisi okuyanlar, bilgisayarla fabrikada 2 gün boyunca pratik yapıyorlar. Bu 2 gün fabrikada harcadıkları zamanın karşılığında ise az da olsa 3 lira 5 lira harçlık alıyor, yaşamlarına katkı sağlıyorlar. Mezun olduğunda ise iş tecrübesine de sahip oluyorlar. Hani bir klasik laf var ya, ben ona da çok sinirliyim işe alacakları zaman gençlere ‘tecrüben var mı’ diye sorarlar. Nasıl tecrübesi olacak, başlayacak ki tecrübesi olsun. Bunu da kaldırmak lazım.

Bunlar çok önemli ve buradan tabii gençliğe de şöyle bir şey söylemek istiyorum. Bir tek üniversiteyi bitirmek yetmiyor artık. İş dünyası bir CV istiyor. Nerden mezunsun, mesleğin ne. Ama CV’de  hobilerini soruyor. Müziği sevip, spor yapıp yapmadığını soruyor. Bunlara da gençlerin yönelmesi lazım. Hayatta bunlar hep artı. Çünkü bir yere müracaat ettiğin zaman, aynı meslektenseniz diğer iş başvurusu yapanın hobileri senin önüne geçebiliyor. Bunlara bakılması lazım. Üniversite demişken mesela uzun süredir Yalova’ya bir de özel üniversite kurdurmak için çok çabalıyoruz. İnşallah uygun bir arazi bulabiliriz. Görüştüğüm kurumlar var. Yalova’ya özel üniversite getirdiğimiz zaman, doğal olarak paralı üniversiteler olacağı için, durumu iyi olan öğrenci ailelerinin Yalova’nın ekonomisine katkısı olacaktır. Üniversiteler bir şehrin hem kültürel yapısına destek olur hem ekonomisine. Bunu biz üniversitelerin kapandığı zaman net şekilde yaşadık.

Maalesef virüs oldu, üniversiteler kapandı. Şimdi de depremde vatandaşlarımızı misafir etmek için yurtların bir kısmında depremzedeler misafir ediliyor. Depremzedelerin yurtlarda misafir edilmesi ve üniversitelerin yüz yüze eğitime kapatılması, bir hataydı bana göre.

Orada kalan çok da büyük sayıda depremzede de yok. Yalova'da bir sürü yazlık var. Misafirhane var. Depremzedeler oralara dağıtılabilirdi. Üniversiteyi kapattığınız zaman, üniversitedeki öğrencilerin bileşenleriyle bakarsanız. Pizzacısı, köftecisi, öğrenci servisleri sektörü olduğu gibi durdu.

Yalova’da 13 tane yurt var. Hepsi battı. Nedeni, öğrenci yok. Her öğrenci yurtlarının 15-20 çalışanı var. Nasıl ödeyecek o maaşları. Üniversiteler kapatıldığı zamanlarda çalışanlara, ‘hadi siz de çıkın işten mi) dinilecek. Son alınan karar, doğru bir karar değildi. Bir şey yaparken, onun karını, zararını nerelere dokunuyor bunlara bakmak lazım. Yaptım oldu ile bu işler yürümüyor.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Bu eleştirinizde direkt iktidar partisine mi?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Belki bir İstanbul’da farklıdır bilemiyorum ama Yalova'da 13 tane özel yurt var inanın hepsi battı. Bende o bu sektördeydim. 6 tane özel devlet yurdu yapıldı. Tabi ki yapılsın ama Yalova’da örnek veriyorum 10.000 öğrenci var, 15.000 kişilik yurt yaparsan bütün öğrenciler haklı olarak ücretsiz olduğu için oraya gider. Özel yurda gider mi? Çünkü özel yurtlara, devlet teşvik vermiş, teşvik etmiş ve bizi ‘yurt yapın’ denmiş. Ama şimdi devlet yurt sahiplerini ortada bıraktı. Yazık, günah. Burada fazla yurt yapmaya gerek yok ki. İhtiyaç yoksa, neden devletimizin parasıyla yurt yapıyor. İstanbul’a yurt yok, yurt sorunu fazla, bunları incelemeden yatırım yapmak çok yanlış bir şey.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Sayın Becan, siz ikinci döneminizde Yalova Ticaret ve Sanayi Odasının Yüksek İstişare Kurulunu oluşturdunuz. Başarılı çalışmalar da imzalar attınız. İstişare Kurulunun yaptığı çalışmalar hakkında bilgiler verebilir misiniz?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: İstişare Kurulumuz, 2 ayda bir 3 ayda bir toplanıyordu ve gündemli toplanıyordu. Bir gündeminde OSB vardı. Bir gündeminde trafikle ilgili sorunlar vardı. Bir gündeminde Kentsel Dönüşümle ilgili sorunlar vardı. Biz Yüksek İstişare Kurulumuz 40-50 kişiden oluşuyordu. Her birinin fikrini alarak, konuşup, tartıştık ondan sonra da o konuyla ilgili üniversitedeki hocalardan ya da yetkililerden de bilgi alarak yapılması gerekiyordu. Yalova için hangisi yararlı ise o raporlar hazırlandı. İlgili mercilere gönderilirdi. Gönderdiniz de ne oldu, sonuç sıfır. Niye sıfır? Biz Kentsel Dönüşümde başka türlü teklif verdik, fakat şu anda Yalova'nın ve Türkiye’nin en büyük sorunu sizde çok iyi biliyorsunuz bir depremdir. 6 Şubat 2023 günü çok büyük iki deprem yaşandı. Ben Yalova depreminde en yakınlarını kaybeden biri olarak şunu söylüyorum. İlk iki gün Maraş’taydım. Yeğenim enkaz altındaydı. Ama orada ilk iki gün bırakın yardımı. Elinde kazma olan bir amele göremedik. Yoktu. Gelemedi. Ben de 12 saatlik yolu 25 saatte gittim. O gün, karın en çok ve tipinin olduğu yani şanssızlıklarla dolu bir gündü. Kolay bir şey değildi, enkaz altındakilere yetişmek. En kolay şey kınamaktır. Ben kınamıyorum ama eksikler ve programsız işler vardı. Depremin ikinci günü baktım tırlarla su gidiyor. Biz hep küçükken susayınca kar yerdik. Orada susuzluktan kimse ölmez, kar yersin ama önce gitmesi gereken vinçlerdi, AFAD ekipleri olmalıydı. Dozerin gitmesi lazımdı insanların kurtulması için. Enkaz altında kalıp 5. Gün geçirip açlıktan ölmeyen bir sürü insanlar çıktı. Önce gıda yardımı değil, gıda sonradan olacak şeyler olmalıydı. Deprem bölgesinde plansızlıklar hat safhadaydı. Depremi yaşayan illere en yakın, Kayseri, Ankara var ve daha birçok il vardı. Nasıl gidemediler ben hala anlamış değilim.

YGC Başkanı Ayhan Polat: Olayın ciddiyetini mi kavrayamadı hükümetimiz, insanlarımız?

CHP Milletvekili Adayı Tahsin Becan: Kavramamak mümkün değil. Zaten orası bir felaketti. Enkaz altındaki yeğenlerimizi bile bulamadık. Gidiyoruz hastanelerde birine soru soracağım yetkili biri yok. Zaten hastaneni görevlisi de yok. Bir tane sağlık memuru vardı genç bir kız. Her bağırana, yerlerde yatana, bir ağrı kesici iğne vuruyordu. Çünkü doktorlar da enkaz altında kalmıştı. Gerçekten kolay bir şey değildi. Ve işin trajikomik başka bir gerçeğini daha söyleyeyim. AFAD gömleği giymiş bir arkadaşa bir şeyler sorduk ‘biliyorum’ diyordu. Tam o soruyu sorduğun zaman, 2-3 kişi geldi ‘abi çadır kuracağız yardım eder misiniz?’ Ben dedi çadır kurmasını bilmiyorum. Bu AFAD'ın görevlisi çadır kurmasını bilmiyor. Şimdi gönüllü diye oraya bir sürü adam gönderip, kuru kalabalık yapmaya gerek yok. Gerçekten iyi eğitmek lazım. Bir şeyi bilenleri deprem bölgelerine göndermek lazım. Orada lüzumsuz kalabalığın bile zararı var. Allah göstermesin tabii bir daha yaşatmasın bizlere böylesi büyük bir felaketi. Çok büyük bölgede çok büyük bir deprem oldu. Uzun yıllar o yaraları sarmaya çalışacağız hep beraber. Kolay değil ama Allah oradakilere sabır versin. Deprem bölgesinde şunu hissettim, depremi yaşayan biri olarak. Müthiş üzüldüm. Orada hayatta kalmak, inanın ölmekten daha kötü. Ölmek daha iyi. Yakınlarını kaybetmiş, kaybetmese bile işi gücü gitmiş ve çoğu ortada kalmış. Çadırda otursa, ne olacak, ev versek ne olacak. Önemli olan hep şu, biz Türk milleti olarak birbirimize o kadar bağlıyız ki. Bu tür afetlerde cebimizde 10 lira bile olsa, çocuklar kumbarasındaki parayı yolladılar. Tamam, güzel hoş ama keşke biz bu yardımları keşke depremlerden önce yapabilsek.

Ben hep bunu söylüyorum mesele Yalova için konuşuyoruz şu anda. Yalova'nın yapı stoğunun %60'ı 1999 depreminden sonra yapılan son yönetmekte yapılan binalar. Sağlam binalara bir şey olacağını hiç düşünmüyorum ama depremden önce, depremi yaşamış ama ayakta kalan, yıkılmayan binalara baktığımız zaman yüzde 40'lık bir yapı stoğu var. Şimdi bunu el birliği ile bu yardımları imece usulü ile toplayabiliyorsak, gene bu şekilde yapıp biraz devlet desteği biraz bu şekilde imece desteğiyle biraz da oturanların katkılarıyla. Bu binaları yenileyebiliriz.

Kentsel dönüşüm niye olmadı. Biz o raporları gönderdik sağ olsun belediyede çalışıyor. Kentsel Dönüşüm yapmak için çabalıyor ama şöyle bir gerçek var. 4 kata 4 kat verdik diyorlar. Şimdi size soruyorum; 4 katlı bir binadasınız, 4 kat verilmiş nasıl yapacaksınız? Diyorlar ki kredi çek. Kredi alsam ne olacak? Sıfır faizle kredi verseler o krediyi ödeyecek güçte insanlar yok ki...

Belki 10 dairelik binada 3 tane çıkar, yapmalarının mümkünatı yok. Ancak tek bir yol var. 4 kattan korkmayacaksınız, 8 kat vereceksiniz. Müteahhit girdiği zaman yüzde 50 ile o binayı alırsa, oturanlardan bir kuruş almadan o bina yenilenir. Tek bir şart koyun deyin ki, deprem izolatörü kullanmak zorundasın. Deprem izolatörünün bir daireye maliyeti 200 bin lirayı geçmiyor. Para değil. O şartı koyup, 4 kata 8 kat, 3 kata 6 kat verin. Kimseden bir kuruş çıkmadan Kentsel Dönüşüm olur.

< type="adsense" data-ad-client="ca-pub-3844663626812831">