Yangın sektör mesleki yeterlilik eğitimi

Yangın İlk çağlardan günümüze insan hayatında her yerde karşılaşılabilecek bir risk olarak  yer almaktadır. 

Her yıl yüzlerce ölüm ve milyonlarca liralık ekonomik kayba neden olmaktadır. Yaşanan felaketler, yangın güvenliğinin nihai amacının can ve mal kayıplarının en aza indirilmesi olduğunu göstermektedir. Günümüzde üretim ve teknolojideki gelişmeler beraberinde yeni riskleri getirmekte, değişen teknolojilerin getirdiği sistemler, alınması gereken yangın güvenlik önlemlerini de  farklılaştırmaktadır.

Ülkemizde Yangın güvenliği ile ilgili gelinen noktaya baktığımızda maalesef ki yeterli düzeyde olduğumuzu söyleyemeyiz. Şöyle ki toplumda ‘’yangın güvenliği’’ bilincinin oluşmaması en önemli handikaplardan bir tanesidir.

Ülkemizde konuya mevzuatlar açısından baktığımızda, 6331 sayılı iş güvenliği yasasıyla  önemli bir adım atıldığı söylenebilir. Ancak yangın güvenliği ile ilgili yasaların yönetmeliklerin ve standartların eksikliği hem hizmet sunan sektör temsilcileri açısından hem de tüketiciler açısından ciddi sorunlara yol açabilmektedir.

Tüketicilerin de ürünler hakkında yeterli bilgiye sahip olmaması kötü niyetli insanların sektörde barınmasına sebep olmakta ve sektöre olan güveni zedeleyici itibarını düşürücü  sonuçlara yol açabilmektedir. Öncelikle bu konudaki hukuksal düzenlemelerin yapılması ve en önemlisi uygulanabilirliğinin ve uygulamada birliğin sağlanması gerekmektedir. Yasaları kuralları oluşturmak yetmez bu standartların kuralların uygulanabilirliğinin ve uygulamada birliğin sağlanması gerekmektedir. Ülkemizde bu konuda da durum pek iç açıcı değildir.

Bu açıdan Yangın güvenlik sektörüne baktığımızda önümüze çıkan birkaç önemli nokta vardır.

  1. Sektörde faaliyet gösteren firmaların standartlara uygun olarak akredite edilmesi.
  2. Sektördeki firmaların bir birlik – oda vb. olarak bir araya getirilebilmesi.
  3. Sektörde çalışanların  ulusal – uluslararası standartlara uygun akredite olarak eğitilmesi.
  4. Son kullanıcıların bilgi ve bilinçlendirilmesi

Sektördeki firmaların Akreditasyonu; Sektör firmaları gerek TSE gerekse Avrupa standartlarına eşdeğer bir akreditasyona sahip olmaları için gerekli – var olan standartlara uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Bu sebeple tüm firmaların TSE tarafından yayınlanan standartlara uygun hale getirilmesinin uygulama ve denetlenmesinin yapılması gerekmektedir. Bu sorumlu ve paydaş kamu kurumlarının uyumlu ve eşzamanlı çalışması sonucunda gerçekleşebilir. İş güvenliği yasası gereği son yıllarda bu konuda ciddi bir gelişme sağlanmıştır. Denetimler artmış ve bu ivme ile beraber firmalarda TSE akreditasyon oranı artmıştır.

Sektördeki firmalara arasında bir birlik oluşturmak ; İşte tam bu noktada, yangın güvenliği ile ilgili ürünleri temin eden bu alanda hizmet veren sektör temsilcileri olarak, sunduğumuz hizmetin aslında para kazanmaktan öte insanların can güvenliğini emanet aldığımızın bilinci ve sorumluluğu ile hareket ettiğimizde, bu amaca  büyük bir katkıda bulunacağımızı öngörerek, sektörün iç ve dış piyasada gelişmesini sağlayacak uluslararası hukuki mevzuatların ve teknolojik gelişmelerin araştırılıp, ülkemizde bu konuda gerek hukuki mevzuatın gerek uygulamanın uluslararası mevzuata ve uygulamaya eşdeğer düzeye getirecek düzenlemelerin yapılmasına, mevzuat ve uygulamada birliğin sağlanmasına katkıda bulunacak çözümler üretebilmek amacıyla, Türkiye genelinde faaliyet göstermek üzere 22.11.2014 tarihinde, İstanbul’da kurulan derneğimiz, Tüm Yangın Söndürme Sistemlerini Araştırma Ve Geliştirme Derneği kısa adıyla “TÜYANDER” olarak anılmaktadır.

Belirlenen amaçlar doğrultusunda faaliyetlerine devam eden derneğimiz, Türkiye geneli il temsilcilikleri ve yurtdışı temsilcilikleri oluşturarak; her geçen gün daha çok sayıda sektör temsilcilerine ve aynı amacı paylaşan üyelere ulaşarak  büyümektedir.

En önemli konularsan birisi de yangın sektöründe mesleki yeterlilik eğitimidir, bu yazımızın devamı da mesleki yeterlilik eğitimi üzerine olacaktır.  

Yangın İlk çağlardan günümüze insan hayatında her yerde karşılaşılabilecek bir risk olarak  yer almaktadır. 

Her yıl yüzlerce ölüm ve milyonlarca liralık ekonomik kayba neden olmaktadır. Yaşanan felaketler, yangın güvenliğinin nihai amacının can ve mal kayıplarının en aza indirilmesi olduğunu göstermektedir. Günümüzde üretim ve teknolojideki gelişmeler beraberinde yeni riskleri getirmekte, değişen teknolojilerin getirdiği sistemler, alınması gereken yangın güvenlik önlemlerini de  farklılaştırmaktadır.

Ülkemizde Yangın güvenliği ile ilgili gelinen noktaya baktığımızda maalesef ki yeterli düzeyde olduğumuzu söyleyemeyiz. Şöyle ki toplumda ‘’yangın güvenliği’’ bilincinin oluşmaması en önemli handikaplardan bir tanesidir.

Ülkemizde konuya mevzuatlar açısından baktığımızda, 6331 sayılı iş güvenliği yasasıyla  önemli bir adım atıldığı söylenebilir. Ancak yangın güvenliği ile ilgili yasaların yönetmeliklerin ve standartların eksikliği hem hizmet sunan sektör temsilcileri açısından hem de tüketiciler açısından ciddi sorunlara yol açabilmektedir.

Tüketicilerin de ürünler hakkında yeterli bilgiye sahip olmaması kötü niyetli insanların sektörde barınmasına sebep olmakta ve sektöre olan güveni zedeleyici itibarını düşürücü  sonuçlara yol açabilmektedir. Öncelikle bu konudaki hukuksal düzenlemelerin yapılması ve en önemlisi uygulanabilirliğinin ve uygulamada birliğin sağlanması gerekmektedir. Yasaları kuralları oluşturmak yetmez bu standartların kuralların uygulanabilirliğinin ve uygulamada birliğin sağlanması gerekmektedir. Ülkemizde bu konuda da durum pek iç açıcı değildir.

Bu açıdan Yangın güvenlik sektörüne baktığımızda önümüze çıkan birkaç önemli nokta vardır.

  1. Sektörde faaliyet gösteren firmaların standartlara uygun olarak akredite edilmesi.
  2. Sektördeki firmaların bir birlik – oda vb. olarak bir araya getirilebilmesi.
  3. Sektörde çalışanların  ulusal – uluslararası standartlara uygun akredite olarak eğitilmesi.
  4. Son kullanıcıların bilgi ve bilinçlendirilmesi

Sektördeki firmaların Akreditasyonu; Sektör firmaları gerek TSE gerekse Avrupa standartlarına eşdeğer bir akreditasyona sahip olmaları için gerekli – var olan standartlara uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Bu sebeple tüm firmaların TSE tarafından yayınlanan standartlara uygun hale getirilmesinin uygulama ve denetlenmesinin yapılması gerekmektedir. Bu sorumlu ve paydaş kamu kurumlarının uyumlu ve eşzamanlı çalışması sonucunda gerçekleşebilir. İş güvenliği yasası gereği son yıllarda bu konuda ciddi bir gelişme sağlanmıştır. Denetimler artmış ve bu ivme ile beraber firmalarda TSE akreditasyon oranı artmıştır.

Sektördeki firmalara arasında bir birlik oluşturmak ; İşte tam bu noktada, yangın güvenliği ile ilgili ürünleri temin eden bu alanda hizmet veren sektör temsilcileri olarak, sunduğumuz hizmetin aslında para kazanmaktan öte insanların can güvenliğini emanet aldığımızın bilinci ve sorumluluğu ile hareket ettiğimizde, bu amaca  büyük bir katkıda bulunacağımızı öngörerek, sektörün iç ve dış piyasada gelişmesini sağlayacak uluslararası hukuki mevzuatların ve teknolojik gelişmelerin araştırılıp, ülkemizde bu konuda gerek hukuki mevzuatın gerek uygulamanın uluslararası mevzuata ve uygulamaya eşdeğer düzeye getirecek düzenlemelerin yapılmasına, mevzuat ve uygulamada birliğin sağlanmasına katkıda bulunacak çözümler üretebilmek amacıyla, Türkiye genelinde faaliyet göstermek üzere 22.11.2014 tarihinde, İstanbul’da kurulan derneğimiz, Tüm Yangın Söndürme Sistemlerini Araştırma Ve Geliştirme Derneği kısa adıyla “TÜYANDER” olarak anılmaktadır.

Belirlenen amaçlar doğrultusunda faaliyetlerine devam eden derneğimiz, Türkiye geneli il temsilcilikleri ve yurtdışı temsilcilikleri oluşturarak; her geçen gün daha çok sayıda sektör temsilcilerine ve aynı amacı paylaşan üyelere ulaşarak  büyümektedir.

En önemli konularsan birisi de yangın sektöründe mesleki yeterlilik eğitimidir, bu yazımızın devamı da mesleki yeterlilik eğitimi üzerine olacaktır.  

< type="adsense" data-ad-client="ca-pub-3844663626812831">