Yaklaşık 2000 ile 2010 yılları arasında doğup gençliğe adım atanlar Z Kuşağı olarak adlandırılıyor. Bu kuşaktan önce X, Y Kuşağı vardı. Z Kuşağı sonrasındakilere ise ALFA kuşağı denecektir.

Bir milenyum kuşağı olan Z Kuşağı, bilgi devriminin oluşturduğu “Bilgi Toplumu” çocuklarıdır. Teknolojinin kucağında doğan bu nesil, teknoloji ile iç içe büyümüş bilgiye çok hızlı ulaşmışlardır.

Küçük yaşlardan itibaren internete ve taşınabilir (mobil) teknolojilere erişebilen ilk sosyal nesildir. Akademik performans, iş beklentileri, işsizlik endişeleri yüksektir.

İnternet üzerinden sosyalleşen bu yeni jenerasyon hızlı ve analitik düşünme yetisine sahip, özgürlüklerine ve bağımsızlıklarına düşkündürler. Hak, hukuktan yana tavır alırlar, erk ve yetkeye karşı dururlar. Asidirler, sorgulayıcıdırlar.

Bu kuşağın ergenleri, ekran karşısında kalma süreleri bakımından en olumsuz etkilerle karşı karşıya kalmaktadır. Uykusuzluk problemlerinden kaçamazlar.

Z Kuşağındaki ergenler ve genç yetişkinler, farkındalık ve zihinsel sağlık koşullarıyla karşı karşıyadır ve zihinsel engellilik ve psikiyatrik sorunları ile riskleri altındadırlar.

İyi huylu biraz pervasız ve riskten kaçınma eğilimindedirler. Daha az sıklıkta alkol tüketirler ve bağımlılardan uzaktırlar.

Birçok yönüyle beğenilmeye layık, övgüye değer bulunan kuşağın tamamının böyle olmadığı gibi olumsuz özelliklere sahip yanları da vardır. Telefon ve bilgisayar bağımlısı olmuş bu gençler aşırı bir duyarsızlık ve vurdumduymazlık içine düşmüşler, ülke sorunlarından soyutlanıp aşırı bireyselleşmişlerdir.

Keza bu bağımlılık onları okumaktan koparmıştır.

İçinde yaşadığı kültüre yabancılaşmışlar, geçmişlerine, değerlerine, örf-adetlerine önem vermeyip üstelik kural tanımaz durum içine düşmüşlerdir.

Bütün davranışları bireyseldir. Ekip çalışmasına yanaşmazlar. Hızlı yaşarlar ancak hırslı ve azimli değillerdir. Konfora düşkündürler ama özveride bulunmayı sevmedikleri gibi çaba da harcamazlar.

Z Kuşağına yüklenen misyon ne kadar doğru?

Geniş tarihsel zaman periyodlarını hep devrimler belirledi. Tarım devrimi, Sanayi devrimi, Bilgi devrimi kendine özgün toplumsal dönemlerle anıldı.