Geceye Ak Parti İl Milletvekili Temel Coşkun, İl Genel Meclisi Başkanı Yaşar Demirel, Ak Parti İl Başkanı Yusuf Ziya Öztabak, İlçe Başkanı Ogün Şengün, Başkan Danışmanları Sezer Köymen ve Yahya Özdemir, parti il ve ilçe teşkilatları, belediye meclis üyeleri de katıldı. Başkan Silpagar da eşi Nursel Silpagar’la birlikte geceye ev sahipliği yaptı.

Gecede Afet Uzmanı Özlem Işık’la birlikte bir sunum gerçekleştiren İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisi Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, 1999 depreminde resmi açıklamanın 7,4 olarak yapıldığını hatırlatarak, “Bu yanlış bir değerdir. 17 Ağustos Depremi bizim ve başkalarının hesaplarına göre 7,6’dan daha az bir deprem değil. Buna böyle gerçekçi bir şekilde yaklaşmaya çalışırsanız gelecekte tahmin ettiğiniz depremlerde nasıl bir etki olacağını belediyeler, valilikler ve kaymakamlıklar da düşünecektir” diye konuştu.

Çiftlikköy Belediye Başkanı Ali Murat Silpagar da açılış konuşmasında müteahhitlere ciddi uyarıda bulundu.  Başkan Silpagar, “Artık Çiftlikköy’de unutulmuş, Yalova’da unutulmuş olan bazı şeyleri hatırlatmak zorundayız. Belediye Başkanı olduktan sonra gördük ki bazı şeyler unutulmuş. Lütfen bunları hatırlayın, özellikle müteahhit arkadaşlar bunların hiçbirine ben müsaade etmem, sırf orada 120 tane değerli ablamız, ağabeyimiz, kardeşimiz vefat etti. Bu benim dönemimde olmaz” dedi.

Başkan Silpagar’dan uyarı, “Sahil Mahallesi 1999’u arar”

Başkan Silpagar, “Çiftlikköy sahilinde kentsel dönüşüme geçiyoruz, bunun mührünü vurduk, imzasını başlattık bundan hiç şüpheniz olmasın. Niye Çiftlikköy sahilinde? Bakın bundan önce kentsel dönüşüm diye köy içine ve Sultaniye mahallesine gitmişler. Biz Çiftlikköy’ün içini ve Sultaniye Mahallesi’ni düşünmüyoruz. Çünkü orada evler bir katlı, iki katlı zamanla dönüşebilecek yerler. Bakın Allah göstermesin Çiftlikköy bir deprem yerse Sahil Mahallesi 1999’u arar. Bunu ne olarak söylüyorum; Belediye Başkanı olarak söylüyorum. Ve burada yaşayan insan olarak söylüyorum. Burada çok şeye şahit olduk. Ben burada bir dönem mühendislik yaptım. Bunun nasıl yapıldığını da biliyorum. Yani buradan bir kere daha uyarıyorum, arkadaşlar mühendisim haberiniz olsun. Bu diplomayı da babamızın hayrına almadık, milletimizin selameti için aldık. Şu ana kadar 5 aylık bir belediye başkanı olarak konuşmadık ama artık konuşmaya başlayacağız” dedi.

Doç. Dr. Gündoğdu, “deprem 7,5 büyüklüğünde gelecek”

Doç Dr. Oğuz Gündoğdu konuşmasında 17 Ağustos sonrasındaki riskleri, gelecekte karşılaşılacak depremlerde neler yapılması gerektiğini anlattı. Gündoğdu, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde kırılma beklenen yerleri MTA haritası üzerinde göstererek olasılıkları anlattı. Depremin 30 yıl içinde gerçekleşme olasılığının yüzde 62 olduğunu ve bunun bayağı yüksek bir oran olarak değerlendirildiğini dile getiren Gündoğdu, “Burada 7,5 artı eksi 2 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz, Bakırköy açıkları ile Tekirdağ açıklarını etkileyecek. Alt kollar iştirak ederse şiddeti artırır. Bu yaklaşık 17 Ağustos’a eşit bir deprem. Çünkü 17 Ağustos Depremi bizim ve başkalarının hesaplarına göre 7,6 dan daha az bir deprem değil. Buna böyle gerçekçi bir şekilde yaklaşmaya çalışırsanız gelecekte tahmin ettiğiniz depremlerde nasıl bir etki olacağını belediyeler, valilikler ve kaymakamlıklar da düşünecektir. O nedenle burada bir kentsel dönüşüm varsa, bu tasarım depremlerinin bunlardan nasıl etkileneceğine dair planlamalar yapmaları lazım. Kuzey Anadolu fayı Yunanistan’a doğru gidiyor. Altında fay olduğunu bildiğimiz ama deprem olmuyorsa bunlara sismik boşluk diyoruz. Gökçeada depremi ve sonrasındaki depremcikler bu şekilde” dedi.

“Termal’de yaşananlar deprem fırtınasıydı”

Geçtiğimiz haftalarda Termal ve çevresinde yaşanan sarsıntılarla ilgili konuşan Gündoğdu, “Termaldeki depremler sizleri de korkuttu ama hatırlayın 17 Ağustos’tan sonra 19 Ağustos’ta bütün Armutlu yarımadasında kum gibi deprem oluyordu. Bu deprem fırtınası bizim için iyi bir şeydir. Çünkü büyüklük 4-5’i çok fazla aşmaz, termal suların olduğu yerde daha fazla görülür ama bundan korkulmaması lazım. Armutlu yarımadasında daha önce böyle bir şey yaşandığı için paniğe kapılmanın çok anlamı yoktu, nitekim sönümlendi. Büyük deprem beklentisinde olaylar böyle olmaz zaten. Önce 4-5 büyüklüğünde depremler Dinar’da olduğu gibi. Sonra durdu ve ardından 6,5 vurdu. Deprem sırasında hiçbir zaman halka evde girin denilmemeli, evin durumu anlatılmalı” dedi.

“17 Ağustos’un 7,4 olduğu yanlış”

Gündoğdu, “Ben 7,4’ün nasıl hesaplandığının macerasını biliyorum. Bu yanlış bir değerdir. Yalnız ben değil bir çok araştırmacı 7,6 olarak hesapladık moment magnitüdünü o dönem. Bu da 7,6’ya varmak için en az 3 tane 7,4 depremiyle demek. Bir şeyi doğru hesaplamamız için karşılaştığımız enerjinin miktarını bilmemiz gerekiyor. Bizimkiler iki gün sonra verdiler depremin büyüklüğünü, nasıl verildiğini çok iyi biliyorum ama nasıl diye zorlamayın çünkü muhataplar başka yerlerde. Uluslararası bir sistem deprem araştırma ağı 7,8 olarak verdi depremin MS büyüklüğünü. Bunlar hep söylendi ama ben önemini belirtiyorum. Bu hesabın arkasında farklı bir şey söyleyen varsa, ben sismoloğum 30 yıldır bu hesapların nasıl yapıldığını bilirim. Çıkacak enerji 7,5 ona göre hazırlanacaksınız. Artı eksi 0,2. Orada çeşitli verilerle fay kırılmasın, kuzey kırılacak bu taraflarda kırılacak bir şey kalmadı olsa olsa 6’lık olur lafları palavradan ibarettir. Bunları belgeye dayayacaksınız” dedi. 

Zeminin deprem için çok önemli bir faktör olduğunu kaydeden Gündoğdu, “Çiflikköy’ün çok kötü bir zemini var, keza Yalova’nın da her zemini aynı değil. Buralarda depremden sonra çok dolaştım. Zemin çok önemli bir faktör Avcılar’da Bakırköy’de bire on büyüttü. Bunların hepsi ispatlanmış bilgiler. Onun için ciddi bir risk var ama hala yanlış şeylerle uğraşılıyor. İstanbul’da mantar gibi gökdelenlerin olması doğru değil. Yalova’nın belediyesi ile ortaklaşa birşeyler yapmıyorsak yapacağınız şeyler makyajdan ibarettir. Gerçekçi olmak lazım. Biz riskleri söylüyoruz gereklerini de söylüyoruz, dünya bunları yapıyor” dedi. Afet Uzmanı Özlem Işık da, afet hallerinde örgütlenme ve afet sürecinin içselleştirilmesinin ülkemizde henüz istenilen seviyede olmadığını anlattı. Serkan Güven ve Hasat Vakti İlahi Grubu’nun tasavvuf konserinin ardından İlahiyatçı Yazar Ömer Döngeloğlu izleyenlere seslendi.

 

Döngeloğlu, “deprem Allah’ın bu millete bir cezası değildi”

Ömer Döngeloğlu, “İnsanoğlu bu dünyada sadece vuku olmaz, sadece ağlamaz, sadece gülmez. Bu yalan dünyada bir öyledir, bir böyledir. Bazen acıyı yaşarsınız bazen sevinci yaşarsınız. Bu dünyada ne yaparsanız yapın acıyı mutlaka yaşarsınız bir gün ölümle yüzleşirsiniz mesela. Bazen işte 15 yıl önce yaşadığımız felaket, acı, musibet, imtihan. Bir deprem yaşadık, herkes bir şey söyledi. Kimisi dedi ki, acaba bu deprem Allah’ın cezası mıydı bu millete? Hayır, haşa. Allah adına kimse böyle konuşmasın. Kardeşlerim, Allah kulunu imtihan ederken hiç kimseye sormaz. Hz. Eyyub Peygamberi 15 yıl yatağa bağlı yaşatmış Allah. Hangi günahından dolayı? Eyyub Peygamberin ne günahı vardı, ne de ayıbı. Sadece hanımı kaldı yanında. Her musibet insana bir günahın cezası değildir, Allah imtihan eder kulunu” diye konuştu. 

Başkan Silpagar’dan muhtarlara plaket

Başkan Silpagar gecede Çiftlikköy’ün belediye olana kadar ilçenin gelişmesinde emeği geçen muhtarlara ve vefat etmiş muhtarların yakınlarına teşekkür plaketi takdim etti. Muhtarların Çiftlikköy’e çok emek verdiğini anlatan Başkan Silpagar, “Burası belediye olana kadar Çiftlikköy muhtarlarla yönetildi ve bu muhtarlar neler yaptı biliyor musunuz? Şu anda program yaptığımız bu yerde o muhtarların yaptıklarının vasıtasıyla toplanıyoruz. Bu muhtarlar şu anda 140 dönüm olan belediyenin arazilerinin 98 dönümünü belediyeye ikram ettiler. Ecdadımızın, atalarımızın, dedelerimizin yattığı mezarlıklar onların döneminde yapıldı. Ne yazık ki muhtarlarımızın verdiği değeri biz köyümüze veremedik. Ama şundan emin olun artık o değer verilecek. Muhtarlardan bize elma ağaçları kalmıştı, şimdi gördüğünüz gibi beton. Ne kalmıştı 2 katlı 3 katlı güzel güzel evler. Şimdi gördüğünüz gibi deprem yemiş kötü kötü binalar. Bu hafta bir iki tanesini yıktık. Kentsel dönüşüme geçiyoruz” diye konuştu.

Sema Sitesi’nde 3.02’de saygı duruşu

Saatler 03.02’yi gösterdiğinde ise Çiftlikköy’de en fazla can kaybının yaşandığı Sema Sitesi’nin bulunduğu alana giden Başkan Silpagar, Sema Sitesi’nin enkazının bulunduğu arazide her yıl anma gerçekleştiren eski Sema Sitesi sakinleriyle birlikte yakılan ateşin başında dua etti. Birlikte sembolik saygı duruşunda bulunulmasının ardından etkinlikler sona erdi.