Güncel

Turşu Ekşi, Zeytin Acı Ama Urla’da Sofralar Hep Tatlı: Şenay Ana’dan 70 Yıllık Kış Hazırlığı Geleneği

Urla’da 78 yaşındaki Şenay İnceoğlu, üç kuşaktır turşu ve kırma zeytin hazırlıyor. Her kavanozda el emeği, gelenek ve sevgi saklı.

Ege’nin incisi Urla’da sonbahar, yalnızca doğanın renk değişimiyle değil, mutfaklardan yükselen turşu, reçel ve zeytin kokularıyla da kendini gösteriyor. Bu bereketli mevsim, üç kuşaktır el emeğiyle kışa hazırlanan Urlalı kadınların zamanı. Onlardan biri de 78 yaşındaki Şenay İnceoğlu. Anneannesinden öğrendiği tarifleri bugün kızlarıyla birlikte sürdüren İnceoğlu, “Turşu ölçüyle yapılır ama asıl lezzet içine kattığın sevgiden gelir” diyor.

Urla’da Kışa Hazırlık Bir Ritüel

Sonbaharın serinliğiyle birlikte Urla pazarlarında lahana, havuç, kornişon, domates ve yeşil zeytin tezgahları renk cümbüşüne dönüşüyor. Evlerdeyse telaşlı ama huzurlu bir hazırlık başlıyor. Turşular kuruluyor, tarhanalar seriliyor, reçeller kaynıyor.

Şenay İnceoğlu için bu süreç yalnızca bir hazırlık değil, aile bağlarını güçlendiren bir dayanışma geleneği.

“Eskiden komşularla imece usulü yapardık. Herkes birbirine yardım eder, her kavanozdan birer pay komşuya giderdi. Kış hazırlığı sadece yiyecek depolamak değil, birlikte üretmenin ve paylaşmanın mutluluğuydu,” diyor.

Üç Kuşaktır Aynı Lezzet

Büyükannesinden öğrendiği geleneksel tarifleri yıllardır aynı özenle sürdüren Şenay Ana, kış sofralarının vazgeçilmezleri olan turşu, salça, reçel ve kırma yeşil zeytin hazırlıklarını bugün torunlarıyla birlikte yapıyor.

“Her kavanozda geçmişin emeği, geleceğin mirası var. Çocuklarıma sadece bir tarif değil, bir yaşam biçimi bırakıyorum,” diyerek geleneğin manevi yönüne vurgu yapıyor.

Urla Usulü Turşunun Sırrı

Yaklaşık 70 yıldır turşu kuran Şenay İnceoğlu’na göre Urla usulü turşunun sırrı doğal malzeme, doğru salamura ve sabır.

“Sebzeler diri olmalı, limon tuzu yerine limon suyu, hazır sirke yerine kendi yaptığım elma sirkesini kullanırım. En önemlisi, her kavanoza sevgimizi koyarız,” diyor.

Urla’da yalnızca sebze değil, üzüm, çağla, erik gibi meyvelerden de turşu yapılır. Her kavanoz ayrı kurulur, çünkü her sebzenin olgunlaşma süresi farklıdır.

Urla’nın Gururu: Kırma Yeşil Zeytin, Nam-ı Diğer “Çekiçte”

Şenay Ana’nın mutfağında turşu telaşı bittiğinde sıra kırma yeşil zeytine geliyor. Urla’da “çekiçte” olarak bilinen bu geleneksel yöntem, zeytinin hem aromasını hem dayanıklılığını artırıyor.

“Zeytini tokmakla ezmeden çatlatırız, sonra acı suyunda bekletiriz. Hemen tatlandırmayız, çünkü acılık zeytinin ruhudur,” diyor İnceoğlu.

Urla usulü salamurada kaya tuzu, limon suyu ve suyun tuz oranını test etmek için “yüzen yumurta yöntemi” kullanılır.

Bir Kavanozda Üç Kuşak Hikâyesi

Urla’da her kavanoz bir hikâye taşır; el emeğiyle yoğrulmuş gelenek, sabırla olgunlaşmış kültür ve sevgiyle saklanan hatıralar.

“Turşular ekşi, zeytin acı ama sofralar tatlıdır,” diyen Şenay Ana, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Her kavanozda geçmişin emeği, bugünün sevgisi ve geleceğe bırakılan bir miras var. Urla’da kış, birlikte yaşamın ve dayanışmanın mevsimidir.”

Fulya OMAÇ / İZMİR

#Urla #EgeLezzetleri #KışHazırlığı #ŞenayAna #GelenekselMutfak #TurşuTarifi #ZeytinSevgisi #ElEmeği #UrlaKültürü #FulyaOmaç

< type="adsense" data-ad-client="ca-pub-3844663626812831">