Uzmanlar küresel ısınma ve kuraklığın 2024 yazında ciddi değerlere ulaşacağı ve zor bir yazı geçireceğimizin uyarısını yapıyorlar. Bu yaz da aslında sıcaklık değerleri oldukça yüksek. Orman yangınları ile mücadele devam ediyor. İnşallah başka yangınlar çıkmaz. Daha fazla özen ve dikkatin gösterilmesi gereken dönemdeyiz orman yangınları konusunda…

Su konusunda köşe yazılarım olmuştu. Ama bu sefer 2024 yazının adeta bilim insanları tarafından şimdiden ard arda uyarıların gelmesi işin ciddiyetini ortaya koyuyor. Bu yılla birlikte gelecek yılın da su planlamasının yapılması gerekiyor. “Zaman gelecek su petrol kadar kıymetli olacak. Dünya su kaynaklı savaşları bekliyor…” diyorduk. O yıllar maalesef çok erken geldi. Susuz yaşamın olamayacağını her birimiz biliyoruz, lakin kişisel olarak da su sarfiyatından ödün vermiyoruz. Ortalama su tüketimine bakıldığından gerçekten durum ciddi. Bir de tarımsal sulama işin içine girince adeta vahşi sulama yapılan yerlerde durum acınacak halde. 1 birim ile yapılabilecek sulama 10 birime çıkıyor. Hem de verimli topraklara zarar verilerek. Bu konu üzerinde fazla durmayacağım, meramım anlaşılmıştır…

Bu söylemler suyun ne denli önemli olduğunun göstergesi. Doğumdan ölüme her anımızda su hep yanımızda değil mi?

Gün boyu oruçlu iken iftarımızda ilk olarak kana kana su içiyoruz. Bu denli hayatımızda önemli yere sahip olan su kullanımı konusunda hala konunun önemi üzerinde odaklanılmamış olduğunu maalesef görüyorum toplumu. En sonda diyeceğimi başta söyleyeceğim. Lütfen susuz kalma riskini hep göz önüne alarak suyu kullanalım. İçtiğimiz su da da, tarımda da, kullanma suyunda da…

Baraj seviyesinin güncel olarak  % 80‘ler de olması sevindirici. Lakin oldukça sıcak geçen yaz günlerinde kullanımın fazla olması, buharlaşma gibi etkenler ile seviye düşecektir. Kamu su konusunda ciddi önlemler ve ek tedbirler, yatırımlar, yapıyor olsa da sonuçta nihai tüketiciler israf düzeyinde su kullanımına devam edilirse bir anlamı kalmıyor. Hani derler ya hazıra dağlar dayanmaz…

Yalova belediyemizin ana isale hattında yapmış olduğu çalışmadan dolayı tebrik ediyorum. Başkan Mustafa Tutuk ve ekibi zor olanı yapıyor. Ciddi kayıp ve kaçak bu yolla önlenmiş olacak, hat tamamlandığı zaman. Ayrıca su borularının yenilenmesi ile çok daha sağlıklı suya kavuşmuş olacağız. Yollarda toz, çukur oluşacaktır, lakin önemli bir yatırım yapılıyor, biraz sabırlı olmamız lazım.

Bazen durup gelinen noktayı değerlendirmek lazım. Su konusunda geçmişten günümüze nasıl yol alındı, neler görüşülüyor, ne karar alındı, hangileri hayata geçirildi, hangileri neden gerçekleştirilemedi…?

Aradan geçen zaman zarfında farklı kurumlar yine konu üzerinde çalışma yaptılar. Raporlar hazırlandı, yol haritası belirlendi ve kamuoyu ile paylaşıldı. Su, hayatın olmazsa olmazı. Su kaynakları ve havzalarının korunması kadar etkin ve verimli kullanımı da önemli. Rakamsal sunumlarda, su kaynaklarının var olması kadar, korunmasının da ne denli önemli olduğu gerçeği var.

 Ana başlıkları ile baraj havzasından daha fazla kapasitede yararlanılması, suyun kalitesi, kullanma ve içme suyu ayırımı yapılıp kullanma suyunun daha rantabl olarak değerlendirilmesi, tarımsal sulama suyu olarak kullanılan suda ciddi tasarruf tedbirlerinin uygulanması ilk akla gelenler. Baraj havzasının korunması ciddi bir başlık. Yeni turizm alanları kazandırma çalışmaları ile su havzasına etkilerinin önlenmesi karşımıza çıkıyor. Artık yağmur sularının toparlanması konusunda aciliyetle herkes elini taşın altına koyması gerekiyor. Dere yataklarının korunması, her türlü kirliliğe neden olacak unsurların bertaraf edilmesi, yine önemli satırbaşları.

Kim olursa olsun kirliliğe neden olanlara gereken en etkili yaptırımın uygulanacağı bilinmelidir.

Burada suyun kullanımının adilce paylaşımı, korunmasında da yediden yetmişe herkesin sorumluluğu olduğunun toplumumuza yerleştirilmesi öneme sahip. Kimse israf etme lüksüne sahip değil suyu. Bakanlıklar artık “Bileşik Kaplar” yaklaşımıyla konuya bakmaktalarken, bu denli adeta m3’ü bile en etkili değerlendirilirken biz de katkıda bulunmalıyız bu yaklaşımlara.

Su zengini olmadığımız, hele hele bu denli tehdit altında olan su kaynaklarımızı korumada her bir hemşehrimize ne denli görev düştüğü üzerine daha fazla yoğunlaşmalıyız. Tüm yerel yönetimlere daha hassas ve kararlılıkla kirliliğe neden olabilecek unsurlar üzerine etkin gitmeleri konusunda toplumsal hassasiyet geliştirilmesi açısından her birimizin yapacağı bir şeyler olduğu ve  güncel verilere dayanarak  “Su Çalıştayının” yapılmasının ilimiz için gerekliliği  inancıyla saygılarımı sunuyorum.