Bilmediğiniz veya bildiğiniz halde sessiz kaldığınız veya yapacak hiçbir şey bulamadığınız bir konuyu aktaracağım size.

Kaçak yaşıyoruz…

Bakın nasıl yaşıyoruz..?

Yalova ve tüm ilçeleri dahil tüm ticaret haneleri düşünün, hatta tüm Türkiye’yi de bu işin içine sokabiliriz. Sokakları, caddeleri hayal edin. Hatta derinlere inelim evinizin altındaki bakkal, market, bankalar, hastaneler, belediyeler, semt sağlık ocakları, mimarlık ofisleri, fırınlar pastaneler, şoklar, BİM’ler, A101’ler, Migroslar, sürücü kursları, dershaneler, özel okullar, kreşler...

Aklınıza ne gelirse gelsin ticarethane olarak belediyelerden imar izinleri alınmış, yapı bittiğinde yapı kullanım belgeleri alınmış yapılar. Belirli bir iş kolu için özel olarak projesi çizilmediği için bu ticarethane amacında yapılmış yapılara bir fırın açıldığında, fırın gereksinimlerine uygun iç dizaynlar yapılıyor.

Kafe olsa ona uygun tasarım bölümler, özel hastaneler, okullar, kreşler, keza aynı şekilde sonradan bölmeler yapılıyor.

Bu sonradan yapılan tüm değişikliklerin yasak olduğunu biliyor muydunuz?

15 gün önce ismini bilmediğimiz bir vatandaş benim ofisimi içerisindeki bir camekan bölmeden dolayı CİMER aracılığı ile ilgili kuruma şikâyette bulunmuş. Belediye yetkilileri geldi ve aykırılığı düzeltilmesi gerektiğini bildirdi. ‘Tadilat projesi ile asıl projeye ekletirseniz sorun ortadan kalkacak’ dediler. Aksi durumda ciddi bir para cezası çıkacak.

Hemen araştırmaya başladık dükkanımızın olduğu binanın müteahhidine ulaştık, 2017 yılında yapılmış, mimarı belli değil, inşaat izni öncesi tapusunu bulamadık, belediye eski tapu olmadığından yeni parsel numaralarını arşivden bulamıyor. Yeterli süre yok. Yapı denetimi kapanmış, mimarı kimse bilmiyor, imzayı atan mimar farklı çizen farklı karmaşık bir durumun içine düştük.

Çözemiyoruz, belediye imar müdürünü ziyaret ettik ilk cümlesi olmaz.

İkinci cümlesi tadilat projesi yapmak lazım yibf girişi yapılmalı. Ölme eşeğim ölme.

Acayip karmaşık bir serüvene çıkmak gerek.

Hemen çalışma arkadaşlarımı aradım. ‘Gelin sökün camları’ dedim biz normal yollar ile haklarımız ile bu işi başaramıyoruz. Perşembe akşamı söktüler tüm camları. Cuma günü belediye kontrolü yapıldı ve aykırılık ortadan kalktığı için herkes memnundu. Biz yeni durumumuza alıştık. Çok da kötü olmadı.

Ancak bu durumun sistemde büyük bir hata olduğunu derinlemesine iyi düşünülmesi ve bir çözüm bulunması gerektiğini düşünüyorum.

Başıma gelen bu olay sonrasında ilgili bakanlıklara uzunca bir mektup yazacağımı gösteriyor bu işi çözmek zorundayız.

Bu işin çözümünün mümkün olması için çok önemli noktalar var.

  1. Bireysel olarak sadece benim tepki vermem ve konuya çare bulma girişimlerim %5 yeterli gelir.
  2. Benzer durumlarda tadilat yapmış işletmeler başlarına benzer bir olay gelmeden önce bu konu ile alakalı bir girişimde bulunmaya başlar ve ses çıkartırlarsa %50 etkileşim olur.
  3. Biri çıkıp şehirdeki tüm işletmeleri ilgili kuruma şikâyet ederse ve tüm bu işletmeler hepsi aynı ağızdan bağırmaya başlarsa bu konu ile alakalı çözüme %95 kavuşulabilir.
  4. Şimdi sizler bu mesajımı ciddiye almayıp itiraz etmediğinizde ilgili makamların cezaları ve yaptırımları ile karşılaşabilirsiniz.

 Bu yüzden gelin bizler bu sistematik yanlış için mücadele verelim. Sonra belediye bize kızdı ceza yazdı ile ağlamayın.