Yalova İli devamlı göç alan bir ilimizdir. Kurtuluş Savaşı döneminde Kafkasya ve Balkanlar, Cumhuriyet döneminde ise Türkiye’nin her bölgesinden göçlerin olması ve son yıllarda da Güneydoğu Anadolu Bölgemizden yoğun göçlerin olması Yalova’nın farklı bir kültürel ve kozmopolit yapıya bürünmesine yol açmıştır.

Bu kozmopolit demografik yapı Yalova için ciddi bir değerdir.

Çok farklı kültürlerin bir arda olması her kültürün kendi folklorik değerlerini de yaşatmaya devam ediyor olması da ayrıca bir zenginlik ve güzelliktir. Bu çok kültürlü yapıyı asilime edip bozmak yerine aslına uygun yaşatılmasını sağlamak ve tüm bu değerlere de sahip çıkmak gereklidir. 21. yüzyılda dünyada gelişmiş ülkelerdeki her kültür her değer yaşatılmaya çalışılırken bizler buna seyirci kalmamalıyız.

21 Mayıs 2018’de Yalova da ki bu çok kültürlülüğü temsilen ayrıca Çerkes soykırımı ve sürgünün 154. yıldönümü nedeniyle Yalova Belediyesi tarafından ‘Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’ anıtının açılışı gerçekleştirilmişti.

154 yıl önce yaşanılan acıların simgelendiği anıt tasarımcısı Işılay Yılmaz ve Heykeltıraş Çağrı Özbay tarafından yapılmıştır. Yalova Belediyesi tarafından şiir yolunun girişine yapılan anıtın açılışına Yalova Çerkes Birliği üyelerinin yanı sıra çevre il ve ilçelerden gelen Çerkesler katılmıştı.

Aradan geçen zamanda ise anıt oradan alınarak eski inkılap vapurunun bulunduğu alana taşındı. Sonrasında da kaderine terk edilmiş olarak kaldı. Belediye ya da bu gibi anıtları korumak kollamak ile ilgili hangi kurum görevli ise görevini yerine getirmedi. Anıt şimdilerde kötü bir durumda. Kaidesi kırılmış ve bakıma muhtaç. Fotoğrafta da görüleceği üzere.

Bu anıt bir önceki görevde olan belediye başkanı Vefa Salman tarafından açılmıştı. Salman anıtı açarken Bundan 154 yıl önce Çerkes kardeşlerimize yapılan zulümleri, soykırımları unutmak mümkün değil. Geçmişi unutturmamak, çekilen eziyetleri genç nesillere aktarmak ve hatırlatmak bizlerin görevidir. Kendini çağdaş olarak gören ama katliam yapanlara en büyük cevabı bu zulmü hatırlatarak vermeliyiz. Geçmişini bilmeyen geleceği ile ilgili sağlıklı karar veremez. Bizler de bu uğurda elimizden geldiğince sizlerin yanında olacağız” demişti.

Şimdi ne olursa olsun kurumlarda hizmetin devamlılığı vardır yani sizden öncekilerin yaptığı işleri görmeden gelip ne olursa olsun diye öyle Kendi başına bırakmak doğru bir belediyecilik anlayışı değil. Sizden öncekilerin yaptıkları iyi işleri takdir edip devam ettirmek ve sürekliliğini sağlamak ile sorumlusunuz.

Çerkes soykırım anıtını yıkılmaya yok olmaya ter etmiş iseniz sorulacak soru şudur. Bu anıt açılırken söylenmiş olan yukarıda bahsi geçen duygu ve düşüncelere katılmıyor musunuz? Çerkes soykırımı size hiçbir anlam ifade etmiyor mu?

Daha önce de söylemiştim yerel yönetimlerde yöneticiler yerel olmalı, Ankara’dan ithal yöneticiler

ile bu işler yürümez. Koltuklar geçicidir baki kalan itibardır.