Tarih boyunca Çin’den Avrupa içlerine kadar uzanan ve insanlık medeniyetini birbirine bağlayan tarihi İpek Yolu adından yüzlerce yıl söz ettirmiş, yüzlerce insanın hatıraları ile tarihin altın sayfalarında yerini almıştır.

Konu ile ilgili yazılı belgeler İpek Yolu’nun sadece bir ticari yol olmadığını, insanın ve insanlığın gelişimi için her alanda büyük kapılar açtığını yazmaktadır.

Medeniyet Güneşinin önce doğudan doğduğunu yazar tarihi kaynaklar. Doğudan batıya, batıdan doğuya aylarca süren bu kervan yolculuğu sırasında onlarca ticaret merkezinde konaklama ve alışveriş yapılırdı.

Dönemin en önemli ve en değerli ticaret malı olan ipekten adını alan tarihi İpek Yolu yüzlerce yıl medeniyetler arası köprü olmuş, medeniyetlerin ve uygarlıkların toplumdan topluma yayılmasında büyük bir rol oynamıştır.

Bu yol üzerindeki yerleşim alanları o dönemin en gelişmiş ve en modern hizmet yapılarına sahipti.

Pazar yerleri, hanlar, hamamlar, hayvanlar ve insanlar için dönemin en gelişmiş konaklama tesisleri ile İpek Yolu’nun bir parçası olmak o dönemin en ayrıcalıklı bir durumu olsa gerek.

Yakın geçmişte başta ülkemiz ve Çin olmak üzere İpek Yolu üzerinde bulunan devletler tarihi yolun yeniden canlandırılması için harekete geçtiler. Bu yol üzerinde bulunan devletler demiryollarını yeniden onarmış ve milyarlarca insanı yeniden umutlandıran bu yolun ilk kervanı ülkemizden Çin’e doğru törenle uğurlanmıştır.

İnsanların gönüllerinden gönüllerine bir sevgi yolculuğunun yeniden başlaması gelecek adına, barış ve kardeşlik adına büyük umutlar beslememe neden oldu.

12 gün sonra Çin’ e ulaşacak olan bu ilk kervan tarihin altın çağlarına doğru yola koyulurken televizyonda duyduğum bir haber ‘’bu kadar da olmaz’’ denecek cinstendi.

Ulusal yayın yapan bir televizyonun bayan bir spikeri çok alaylı ve çok keyifli bir şekilde “Çin’e giden tren yolda kaldı. Hani bu tren Çin’e gidecekti.’’ Derken tüm hücrelerinin bu haberin ona verdiği hazzın yansıması yüzünden okunuyordu.

Bu ülkede yaşıyor. Bu ülkenin vatandaşı. Haberleri doğru bir şekilde millete ulaştırma gibi bir sorumluluğu var.

İçerisinde ülkesine karşı beslediği kin ve nefreti yalan bir haberle büyük bir keyifle sunarken zavallılığın en dip noktasını yaşadığını tüm çıplaklığı ile görebiliyordum.

Bu hastalıklı ruh hali kendi ülkesinin her başarısıyla alay eden sayıları azımsanamayacak kadar fazla olan yeni bir nesil yaratma projesinin ürünleri olarak her alanda karşımıza çıkıyor.

Tarihin her döneminde tüm insanlara büyük bir hoşgörü ile yaklaşan tarihin her döneminde gittiği her yerde masum ve mazlum insanların umudu olan aziz Türk Milleti başarılı oldukça, tarihin karanlık günleri tek tek aydınlanacaktır.

Son yüz yılda milletin değerlerinden uzak batının dayatması ile oluşturulmaya çalışılan yeni toplum modeli projesi çökmüştür.

Kendi değerleri ve dayatılan batı değerleri arasına sıkışmış bu kimliksiz toplumla mücadele düşmanla mücadeleden daha zordur.

Tarih boyunca insanlık medeniyetine yön vermiş ve tüm insanlığı büyük bir hoşgörü ile kucaklayan Müslüman Türk Milleti’nin bir ferdi olmaktan gurur duyuyorum.

Gönülden gönle umutlarımızı yeniden taşımaya başlayan tarihi İpek Yolu’nun yeniden dirilişinin tüm insanlığa barış ve huzur getirmesini diliyorum.