Hep Yalova’nın sorunlarını yazıyorum, Yalova’nın sorunlarını söylüyorum, o yüzden birçok insan benim karamsar biri olduğumu düşünüyor olabilir. Yok aslında öyle biri değilim. Sadece realist biriyim. Rasyonel bakıyorum temel sorunlara. Sorunlar hakkında gerçekçi olmaya çalışın, gözlerimizi kapatarak kötülükleri görmezden gelemeyiz, yok edemeyiz başımıza kuma sokarak problemleri çözemeyiz bu net.

Tabii ki ben yazıyorum, çiziyorum, birtakım insanlar bundan rahatsız olabilir ki oluyorlar. Birtakım insanlar kabak tadı verdin diyebilir. Hep mi kötü şeyler yazıyorsunuz iyi bir şey yok mu diye söyleyebilir ama gerçekten o kadar güzel şey de yok. Benim yazdığım sorunlar aslında temel, benin bildiğim temel sorunların dışında da birçok sorun var ancak onları zaten görmezden geliyoruz bizde gözümüzü kapatıyoruz gidiyor.

Bu şehirde yaşıyoruz ve bu şehirde yaşamaya devam edeceğiz gibi geliyor, bu şehri seviyorum sevdiğim bir şehirde yaşadığım için de bu şehrin dertleriyle dertlenmek bana normal geliyor.

Hatalı şeyler gördüğümde, yanlış işler gördüğümde, ya da sorun gördüğümde onu söylemeden, onunla ilgili bir yorum yapmadan, onunla ilgili bir çözüm var mı acaba diye düşünmeden edemiyorum. Diyorum ya sorunları çokça, sıkça yazıyorum, bazan da kendi kendime soruyorum acaba yazdıklarım su üstüne yazı yazmak gibi mi, yani bir müddet sonra kaybolup gidiyor mu?

İnsanlar güzel tavsiyelerden ders çıkartmıyorlar, bir şeyleri düzeltmek için illaki insanları ismen suçlamak, onları sosyal medyada ya da medyada afişe etmek, hatta kavga etmek falan gerekiyor sanıyorum.

Halbuki eleştiren göz, eleştiren fikir, ölçüyle adabıyla hataları söyleyen birisinin fikirlerine ve söylediklerine kulak asmak gerekir diye düşünüyorum. Bilmiyorum söylediklerime kulak asıyorlar mı, yoksa ‘yine yazmış işte yanlışları aman bu da iyice sıkıcı olmaya başladı deyip okumaktan ne söylediğimi ne yazdığımı dinlemekten sıkılıyorlar mı?

Herkes kendi seçimleri ile ilerler, herkes kendi yaptığı seçimlerin kendi verdiği kararların sonuçlarını yaşar, sonuçta biz insan olarak elimizden geleni yapıyoruz ve gördüğümüz hataları yanlışları düzeltmek için elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz gerisi etkili ve yetkililere kalmış bir şeydir.

Bana gelince ben su üstüne yazı yazmak gibi olsa da sıkılmadan, bıkmadan defalarca yaşadığım çevre için bir nebze de olsa sorumluluklarımı yerine getirmek adına yazacağım. Söyleyeceğim, uyaracağım, üstüme düşen başka görevler varsa da, onları da sonuna kadar yerine getireceğim.

Hepimiz yaşamın kısalığından söz ederiz de boş geçen zamanlarımızı nasıl kullanacağımızı bilemeyiz. Lucius Annaeus Seneca