Özgürlük bir kelebektir renkli ve evreleri özel...

Seçme ve seçilmek? Seçme ve seçilme hakkı...

İnsan okulunu seçer mesleğini seçer, eşini, işini seçer. Yol seçer, iş seçer, vakitli vakitsiz seçer. Arkadaş seçer, dost seçer, pazar da meyvenin sebzenin en iyisini seçer. Kasap seçer, fırın seçer, hep seçer.

Bir yandan da seçilir.

Seçme ve seçilme hakkı herkesindir. Herkes bir şekilde seçer.

Ne seçtiğinin önemi vardır ya da yoktur.

Doğduğu coğrafya insanın kaderi midir?

İnsan anne babasını seçebilir mi?

Ama doğru, ama yanlış insanoğlu seçer 10 yıl önceki seçtiğini 10 yıl sonra onaylamayabilir.

Seçimler doğru olur, yanlış olur. Ayet değildir ki değişebilir seçimler. Bazen insan seçtiğinin yerine başka bir şey koyar. Seçimini değiştirmek ister.

Aslında vazgeçer bazen insan...

Bazen sessiz ve bazen çok gürültülü olur bu vazgeçişler.

Önemli olan seçmekten vazgeçmemek. Seçmeyi bıraktığımız gün seçiliriz.

Tüm bunlarla birlikte küçücük yavrularımıza seçmeyi öğretmemiz gerekiyor.

Nasıl mı?

Çok kolay. Onları seçimlerinde özgür bırakınız.

Çocuklara seçmeyi öğretmeliyiz. Birkaç kazaktan hadi bir tane al diyelim ve o seçsin.

Onların da hakkı seçmek. Okuldaki oyuncak gününe götüreceği ayıcığı o seçsin oyuncak kutusundan.

Arkadaş gurubunda akranları ile birlikte tartışsınlar. Hangi oyunu oynayacaklarını seçeceklerinin tartışmasını yapsınlar.

Sınıflarında başkanlarını seçsinler...

Evde uygulanacak kuralları birlikte seçebilirsiniz birlikte karşılaştırabilirsiniz.

Seçmenin seçilmenin birlikte güzel olduğunu ve seçmenin hak ve özgürlük olduğunu çocuklarımıza aşılamalıyız.

Peki tarihte seçme; 1930 yılında çıkarılan yeni yasayla önce belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınlar, milletvekili seçme ve seçilme hakları ise, 5 Aralık 1934'te Anayasa ve Seçim Kanunu'nda yapılan yasa değişikliğiyle tanımlanmıştır.

20. yüzyılın ilk yarısına kadar sınırlı oy sistemi bulunuyordu. Bu sistem, belirli bir zümrenin oy vermesini ve diğerlerinin oy verememesi anlamına geliyordu. Kadınların oy kullanma ve seçilme hakkı da bulunmuyordu.

20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren “sınırlı oydan “genel oya geçilmiştir.

Böylece siyasal haklar genişletildi.

Seçme ve seçilme hakkı tamam peki koşulları nelerdir?

Seçme hakkı ile ilgili olarak iki koşul vardır. Bunlardan bir tanesi yurttaşlık, diğeri ise yaş şartıdır.

Seçim, ulusal egemenliğin seçtiği kişilerin iş başına gelmesi anlamını taşıdığı için ülkenin yurttaşlarının oy vermesi makul bir şarttır.

Seçme hakkının yaş ile ilgili olan kısmı ise seçmenlerin belli bir siyasal olgunluğa ulaşmış olmalarıyla ilgilidir.

Siyasal olgunluk yaşı her ülkede farklılık göstermekle birlikte ülkemizde 18 olarak belirlenmiştir. 18 yaşını doldurmuş her birey, seçme hakkını kullanmakta özgürdür.

Seçmen olabilmenin diğer koşulları arasında, kısıtlı ve kamu hizmetinden yasaklı olmamak ve seçmen kütüğüne yazılı olmak vardır.

Önümüzdeki seçimde de ülkemiz için mücadele veren ve iyi olan, hak eden ve milletin iradesi ile en iyiyi hedefleyen seçilsin dileklerimle...

Özgürlük masum bir kuştur, insanın göğüs kafesinde yaşayan...

Atatürk özgürlüktür mesela...

Seçme ve seçilmeyi yaşayarak öğretmiştir.

Doğru seçimler yapabilen çocuklar yetiştirmek dileğiyle. Belki de çocuklar hep doğruyu seçecekler? Onların seçtiği doğrudur.