30 küsur yıl önce, Teşvikiye Köyü’nde ilkokula başladığım zamanlarda hayatımda ilk defa muhtar görmüştüm. Gerçekten de köyün en yetkin kişisiydi rahmetli Yaşar Amca. Resmi işler, danışmalar, köyle ilgili her iş muhtardan geçer, siyah, yanılmıyorsam Ford marka minibüsünü herkes tanır, Muhtar Yaşar, tüm köy halkının devletle bağlantısı olurdu.

Geçtiğimiz hafta sonu Çınarcık’ta iken aynı günde mahallenin 4 muhtar adayının peş peşe seçim propogandası için yanımıza gelmesi üzerine mahalle sakinleri olarak birbirimize sorduk; en son ne zaman muhtarlıkta işimiz oldu? Benim, galiba üniversite sınavı başvuruları sırasında olmuştu, kalanlar hatırlayamadılar bile.

Peki ne iş yapar muhtar?

1944 yılında yürürlüğe giren ve 1947, 1950, 1953, 1956, 1958, 1959, 1963, 1970, 1977, 1984 ve son olarak 2018 yılında ek değişiklikler getirilen 4541 sayılı kanuna göre mahalle muhtarının görevleri;

Kendilerini nüfus sicillerine kaydettirmemiş olanlara, nüfus cüzdanlarını kaybedenlere, doğum vakalarını nüfus idarelerine bildirmekle yükümlü olanlara ölüm vakaları için nüfus dairelerine, yer değiştirmelerin kütüklere kaydı için alakadarlara, sanat, sıfat, eşkâl gibi hususların sicillerine kaydı için talep edenlere ilmuhaber vermek,

Askerlik şubelerinde davet pusulalarını alarak sahiplerine ulaştırmak, askerlik şubesi ile irtibatı sağlamak, askere sevk tarihinden itibaren akıbeti meçhul olanlarla ilgili şahadetname vermek,

Hayvan hırsızları hakkında kayıt tutmak, bitki ve hayvanlara musallat olan hastalıkları hükumete bildirmek, hayvanını satmak isteyenlere ilmühaber vermek,

Mahkemede işi olanlar için, dava harçlarında, fakir olduklarına dair ilmühaber vermek, zabıtaca yapılan bina aramalarında hazır bulunmak, okul çağına gelmiş çocukların okul kayıtları konusunda takipçi olmak, mahalleye giren kimliği meçhul ve şüpheli şahıslar hakkında zabıtaya haber vermek.

2024 yılında artık hepimizi kimlik numaraları, çipli kimlik kartları, akıllı telefonları, yani sistemde kayıtları var. Herhangi bir rutin polis çevirmesinde, teslim ettiğimiz kimlik kartımızın makineye dıt yapmasına müteakip, devam eden davalarımıza kadar her türlü bilgi seriliyor emniyet güçlerimizin önüne.

Doğum haberi, ölüm haberi, ikametgâh değişikliği e-devlet üzerinden ya da otomatik olarak hastane kayıtlarından yapılıyor. Belediyeler doğum günlerinde telefonlarımıza kutlama mesajı atıyor, her türlü duyuruya anında ulaşmamızı sağlıyor. Askerlik şubesi bir kişiyi bulmak istediğinde bilgisayar ekranına kimlik numarasını girmesi yeterli. Maddi durumuzu, yardıma muhtaç olacak kadar fakir, ya da annemizi oturttuğumuz evimizden fazladan vergi alınabilecek kadar zengin! olup olmadığımız ise bankacılık sisteminin ortak verilerinden rahatça ulaşılabilir durumda. Bugün izimizi bilinçli olarak kaybettirmeye çalışsak bile başaramayacağımız kadar çok izimiz var sistemde. Hayvan satışları ve hastalıkları hakkında yorum dahi yapamıyorum.

O zaman muhtar olmak için bu çaba niye?

İçişleri bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 50.370 muhtar var. Bu seçimde ise 750.000 civarı insan muhtar adayı oldu.

Bir muhtar, asgari ücret yani, 17002 TL maaş alıyor. Sadece muhtarların devletten ayda aldıkları maaş 856 milyon 390 bin 740 TL. Bu bir yılda 10 milyar 276 milyon 688 bin 880 TL ediyor.  Bunlara ödenen sigorta primleri dahil değil. Rakamın büyüklüğüne bakar mısınız?

Yukarıda görev tanımlaması yaptığımız muhtarlar, köylerde ve yaşlı nüfusun çoğunlukta olduğu bölgeler dışında, aslında hiçbir iş yapmıyor. Daha doğrusu hiçbir iş yapmasına gerek yok.

1944 yılında çıkmış bir yasayla ve 1944 yılının ihtiyaçları doğrultusunda oluşturulmuş bir kurum olan muhtarlık bugün devletin israf odaklarından biri olmak dışında hiçbir işe yaramıyor.

Sahi siz en son ne zaman bir işiniz için muhtara gittiniz?