Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Metin Gürak ve MİT Başkanı İbrahim Kalın, dört saat süren toplantıda Türkiye’nin diplomasi yolunu tercih ettiğini açıkladı. Erdoğan ise ertesi gün Ankara’da düzenlenen dar kapsamlı güvenlik toplantısına liderlik ederek kriz yönetiminde aktif rol aldı.
Erdoğan, Mısır, İran, Suudi Arabistan, Suriye, Ürdün, Pakistan ve ABD liderleriyle yoğun diplomasi trafiğine girdi. ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinde gerilimin tırmanmasını önlemek için elinden geleni yapmaya hazır olduğunu bildirdi. Benzer bir diplomasi çağrısını Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Trump’a iletti. Putin, her iki tarafla da ilişkisi olduğundan İsrail ve İran arasında arabulucu olmaya hazır olduğunu belirtti.
Ancak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, diplomasiye sıcak bakmıyor. Trump ile yaptığı görüşmede İran’a karşı askeri harekâtı birlikte yürütme teklifinde bulunduğu basına yansıdı. ABD’nin İsrail’in yayılmacı politikalarına açık desteği devam ettikçe, Netanyahu’nun askeri seçeneği tercih etmesi ve diplomasi çağrılarına kulak asmaması bekleniyor.
Türkiye ve Rusya, ABD’nin İsrail’e verdiği bu destek ve Ortadoğu’daki gerilimlerin farkında olarak diplomasi yolunu savunurken, bölgedeki durumun giderek karmaşıklaştığı görülüyor.
