--------------------
Bir fesli amca var, tarihçi diyorlarkendisine. ‘’ Yunan mezalimi’’diye birde kitabı var belgeleriyle birlikte, 9. baskısının kapağında ‘’ Anadoluda yunan zulüm ve vahşeti’’ yazıyor.
Anadoluda yunan mezalimi yazarsanız arama motoruna, arasın bulsun size onlarca , yüzlerce belge ve bilgiyi.Arşivlerde cabası.
Okuduklarınız ve gördükleriniz karşısında ürperecek ,dehşete kapılacak ve belki o gece uykunuzdan olacaksınız.
O derece yani.....
O kitabı yazan tarihçi(!) bu fesli amca! Youtubede ki bir(ve birkaç) konuşmasında ‘’Cumhuriyeti kuran kadroya itiraz ve eleştri babında sanırım‘’ keşke yunan galip gelseydi demiş’’ diye okumuştum.Açtım dinledim. Duyduklarımı doğrulayan ifadelere kulağımla şahit olmasam yazmazdım.
Aslında, keşke ‘’düvel-i muazzama’’ ( yani büyük güçler, güçlü avrupa devletleri) galip gelseydi demesi gerekiyordu.Nitekim dört bir koldan anadolu topraklarına aç kurtlar gibi saldıran diğerlerini anmamış olması ve sadece yunanlılarla yetinmiş olması tevazuu değil eksik(!) değerlendirmedir.
Birileri aklımızla alay ediyor belli.Neyse..
Tekrar bir bakayım derken bu üstad(!) dedikleri fesli amca Merhum Mehmet Akifle ilgilide bir değelendirme yaparak inciler düzmüş.Akifle ilgili cümleler arasındaki‘’ulan’’hitabı çok belli olacak şekilde sarfediliyordu.
Aklı(!) sıra Akife ayar verecek....
Hadsizliğin,terbiye sınırlarını zorlamanın ve bu Milletin aklı,hafızası,tarihi,milli ve manevi değerleriyle alay etmenin farklı bir versiyonu diyebilirsiniz hiç bir mahsuru yok.
‘’Keşke’’ yunan galip gelseymiş, ne olacakmış yani.
Bağımsuız devlet mi olacakmışız.
‘’Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet
Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal’’
Dizelerinin yunancasınımı(!) duyacakmışız.
Veya,
‘’Ebediyyen sana yok ırkıma yok izmihlal’’(ki Akife bu dizelerden dolayı saydırıyor)dizesinin latincesini mi ezberleyecektik.?
Keşke yunan galip gelseymiş,
Anadolu insanına yaptıklarından ötürü özür(!) mü dileyecekmiş...
Yorgun, bitkin, fakir, ama inançlı ve asil Anadolu insanının canına, ırzına ezanına,örtüsüne velhasıl kutsal değerlerine nasıl saldırıldığını bu üstad tarihçi(!) amca duymamışmı hiç.
Miletin gözünün içine baka baka konuştuklarına bak.
Her türlü mahrumiyet ve yoklukla birlikte İstiklal mücadelesini veren bir milletin evlatlarının sinir uçlarına nasılda dokunuyor.
İstiklal mücadelesinde canını dişine takan şühedanın,gaziyanın hatırasına saygısızlık saymayacakmıyız bu ayarsızlığı
Ama mazereti var, kendi haline bırakmak en iyisi.
Zira hem kel hem fodul. Çelişkileri mısıra yol olur.
O cümleleri ‘’ bir köy kahvesinde’’ söylesinde alkışlasınlar(!) bravo üstad desinler görelim.
Uzaktan gazel çekmek kolay....
Birileri , başka yerde tezgah açmasını söylemeli.
Zira ona buralarda ekmek yok.
--------------------
Frene güvenme, kurala güven
Bu bayramın adeta slogan cümlesiydi hatta parolasıydı bu.
Bütün dert ,geçmiş bayramlarda gözümüzü gönlümüzü yoran manzara ile karşılaşmamaktı elbette.
Tabi ne kadar dikkate alındığını sonuçları itibariyle öğrenmiş olduk.
Dün akşam haber kanallarında ( ki bayramın2.günü akşamıydı)
120 küsür kazada 77 ölüm..altyazısı geçiyordu..(Bayram sonuna kadar nolur ALLAH bilir.)
Yollar güzel,araçlar iyi model(çoğu),kurallar var...Ancak
Onca gayret,iyi niyet ve temenniye karşı verilmiş münasebetsiz cevaptır bu rakam.
Söz dinleyen(!) milletiz vesselam...
Bayramı matem zamanına çevirenlere trafik magandası diyerek meseleyi hafifletmek olmaz .Bence onun yerine trafiğin teröristleri demekgerekiyor.
Ey, bayramı bize zehir edenler...
Memnun musunuz ?
Kes, kopyala, yapıştır salla( yolla)
Kendiside okumuyor eminim.Biryerlerden aşırıp başkalarına satıyor işte.
Sözüm ona bayramlaştı. Telefonundaki listeye aynı yöntemle, zahmet edip yazmadığı mesaji bir tık la yollayarak bayramlaşmış, bayramın hakkını eda etmiş oldu.(!)
Bayramlaşma konusunda ‘’ metal yorgunluğu’’ yaşıyoruz dersem abartı sayılmaz.
Ziyaretler azaldı zaten.
Karşı karşıya gelmek, el ele, gönül gönüle birbirimize pozitif düşünce ve duygu transferi gerçekleşmiyor.
‘’Eksik iletişim’’ söz konusu ve ondandır ki tadı tuzu yok.
Bayramlaşmanın ‘’malzemesinden çaldığımız’’ için farkındalık oluşmuyor.
Naçizane tavsiyem adınıza hitaben yazılmamış,zahmet edilmemiş,emek verilmemiş,mesajlara geri dönüş yapmayın.
Gidecek kadar yakın olduklarımıza giderek,yada seslerini duyarak,olmazsa mesajla bayramlaşma sıralaması ideal olanıdır.
Sondan başlayarak tembelliğe alıştırmayın elinizi, yüreğinizi, bedeninizi.