Avrupa’nın önde gelen mühendislik şirketlerinden MR-PLAN Group’un CEO’su Claus R. Mayer, Türkiye’nin otomotiv ve savunma sanayisindeki yükselişinin Avrupa için “stratejik bir dönüm noktası” olduğunu belirtti. Deutsch-Türkischer Automobilgipfel 2025 Paneli sonrası değerlendirmelerde bulunan Mayer, Türkiye’nin artık yalnızca bir pazar değil, “teknoloji geliştirme ve ortak üretim açısından vazgeçilmez bir iş ortağı” haline geldiğini söyledi.

Mayer, Berlin merkezli Medya.Berlin Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Ekşi’nin sorularını yanıtladığı söyleşide, Türkiye’nin üretim kabiliyeti, esnek sanayi yapısı ve tedarik zincirindeki kritik rolü sayesinde Avrupa sanayisinin eksik halkasını tamamladığını ifade etti.

“TÜRKİYE İLE ÇALIŞMAK MÜHENDİSLER İÇİN MOTİVASYON KAYNAĞI”
BMW, Mercedes, Volkswagen, Audi, Porsche gibi otomotiv devleri ile Airbus ve birçok savunma sanayii şirketine projeler geliştiren MR-PLAN Group’un CEO’su Mayer, Türkiye’de halen planlama aşamasında bazı stratejik projeler yürüttüklerini aktardı.
Mayer, Türkiye’nin üretim kapasitesi ve teknik bilgi birikiminin Avrupa için kritik önemde olduğunu vurguladı:
“Türkiye, dinamik, yenilikçi ve potansiyeli yüksek bir ülke. Türk sanayisi hızlı karar alma yapısına sahip, bu da büyük bir avantaj. Almanya’daki mühendislik birikimimizi Türkiye’deki üreticilere doğrudan aktarabiliyoruz. Bu sinerji bizim için güçlü bir motivasyon.”

YATIRIM ÖNCELİĞİNDE NEDEN TÜRKİYE VAR?
Mayer, Türkiye’nin otomotivde bölgesel güç haline geldiğini belirterek, ihracata dayalı büyüme modeli, güçlü KOBİ ekosistemi ve stratejik coğrafi konumu sayesinde küresel şirketler için cazibenin arttığını söyledi.
Elektrikli araçlar, batarya teknolojileri ve akıllı üretim sistemlerinin Türkiye’de hızla geliştiğini hatırlatan Mayer, TOGG’un uluslararası arenada hızlı yükseldiğini, Çinli üreticilerin Türkiye’ye olan ilgisinin ise güçlendiğini dile getirdi.
TÜRKİYE, ÜÇ KITAYA AÇILAN SANAYİ KAPISI
Mayer, Türkiye’nin yalnızca Avrupa için değil; Orta Doğu, Afrika ve Orta Asya pazarlarına açılan önemli bir ticaret kapısı olduğunu vurguladı.
Ayrıca Almanya’da yaşayan Türk toplumuyla ilgili olumlu mesajlar veren Mayer, toplumsal eşitliğe dikkat çekerek şu ifadeyi kullandı:
“Bir kişi Almanya’da doğmuş ve Alman pasaportu taşıyorsa, o da benim gibi Almandır. Eşitlik tam da budur.”
“TÜRKİYE-ALMANYA ORTAKLIĞINDA YENİ BİR SANAYİ DÖNEMİ BAŞLIYOR”
Mayer’e göre iki ülke arasındaki iş birliği yalnızca geleneksel sektörlerle sınırlı kalmayacak; teknoloji, dijitalleşme, enerji ve inovasyon alanlarında da yeni bir dönemin kapıları aralanacak.
Türkiye’nin ekonomik dinamizmi ve stratejik konumunun Avrupa için vazgeçilmez olduğunu söyleyen Mayer, sözlerini şu ifadeyle tamamladı:
“AB ile Türkiye birbirine güç katıyor.”
Mayer’in bu değerlendirmeleri, Türkiye ile Almanya arasındaki geleceğe yönelik sanayi ve teknoloji iş birliklerine dair önemli bir vizyon sunuyor.
Fulya OMAÇ / İZMİR
#TürkiyeSanayi #AlmanyaTürkiye #OtomotivSektörü #SavunmaSanayii #ClausMayer #MRPLAN #Sanayiİşbirliği #TOGG #Yatırım #AvrupaSanayisi


