Korkunç bir haber okudum bir kaç gün önce gazetelerde. “İMAR BARIŞI” Yazıyordu .

 

Akıllanmayacağız. Şehirlerimiz kaçaklarla dolduruluyor ve onları aklamak için barış adı altında. Katliam yaratılmak isteniyor bu nasıl bir düşüncedir böyle.

Yapmayın, etmeyin. Ders çıkarmıyor musunuz yaşananlardan?

Malatya da, Hatay da olup bitenlerden memnun mu kaldınız da yeniden bu konuyu gündeme taşıyorsunuz? Farklı şehirlerde, Marmara da aynı durum ile karşı karşıya kalmasını mı istiyorsunuz insanların.?

Yalova da her adım başı kaçaklar var, kontrolsüz yapılar var, kurallara uymayan, zemin etüdsüz, statiksiz, mimarisiz plansız yapılaşmalar var. Kendimize bir hobi bahçesi yapma derdinde başladığımız küçük parsellerimize kondurduğumuz derme çatma yapılar var.

Kurallara uymuyoruz. Başımıza yıkılacak yapılar var. Bu konuya çok heyecanlandım .Yapmayın etmeyin.

Birkaç kişi aykırı yapılarına izin alacak mutlu olacak ama etkili bir depremde kabusa dönecek aileler olacak.

İmar barışına önlemler almak gerek. Kaçak yapılara, ilave edilmiş çıkıntılara, yapıların statiğini bozmuş katlara, kırılan kesilen kolonlara, ilgililerin, belediyelerin önlemler almaları gerekiyor.

İmar Barışını okuduğum anda moralim bozuldu. Kabuslar görmeye başladım. Lütfen itiraz edin, engel olun, vazgeçin...

Başladıkları, yem attıkları gibi kapansın konu gitsin. Nabzınızı yokluyorlar, tepkinizi ölçüyorlar. Gelmeyin bu oyuna, girmeyin insanların vebaline. İtiraz edelim hep birlikte.

Uzmanların İmar Barışı notlarından kısa kısa;

İmar Barışı Kanun teklifini değerlendiren Emlak Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Teklif özellikle yapının depreme dayanıklılığını belirli şartları karşılayan yapıların kapsama alınması hedefliyor. Bu şartlar arasında zemin etüt raporları, fay hattı araştırmaları, depreme dayanıklılık raporları ve ilave kat yapılmışsa teknik rapor alınması gibi koşullar bulunuyor” dedi.

Özelmacıklı; ‘’TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma Ve Turizm Komisyonu’nda değerlendirilecek’’

İmar Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifi, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma Ve Turizm Komisyonu’nda değerlendirilecek. Kanun teklifine ilişkin olarak değerlendirmelerde bulunan emlak uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Teklif kişinin kendi arazisine 31.12.2023 tarihinden önce yapmış olduğu ruhsatsız ve ruhsata aykırı yapılar için afet risklerine dayanıklılık şartıyla Yapı Kayıt Belgesi verilmesini ve Hazineye ait taşınmazlar üzerine yapılmış belgeli yapıların satış süresinin uzatılmasını öngörüyor. Kanun teklifi gerekçelerinde ise özellikle güncel olmayan uydu görüntüleri ile mağduriyetler oluştuğu, köylerin mahalle statüsüne geçmesi nedeniyle de bu yapıların ruhsatsız duruma düştüğü değerlendiriliyor. Teklif özellikle yapının depreme dayanıklılığını belirli şartları karşılayan yapıların kapsamına alınması hedefliyor. Bu şartlar arasında zemin etüt raporları, fay hattı araştırmaları, depreme dayanıklılık raporları ve ilave kat yapılmışsa teknik rapor alınması gibi koşullar bulunuyor.”

 Özelmacıklı, ‘’Uydu görüntülerinde eksiklikler ve uygulamada farklılıklar yaşanmış’’

Daha önce çıkartılan İmar Barışından faydalanmanın ilk şartının yapının 31.12.2017 tarihinden önce yapılmış olması olduğunu hatırlatan Özelmacıklı, “Bazı raporlarda İmar Barışı sürecinde uydu, ortofoto veya çeşitli programlarla sağlanmış görüntülerin doğru sonuç vermediği belirlenmişti. Özellikle kırsal bölgelerde uydu verilerinin güncelliği ve tam doğruluğu da sağlanamamıştı. Ayrıca esaslarda Yapı Kayıt Belgesi verilmesine ilişkin iş ve işlemlerin Bakanlık tarafından denetleneceği hüküm altına alınsa da, bu denetlemenin nasıl ve ne zaman yapılacağı da açıklanmamıştı. Bu konularda da uygulama farklıkları nedeniyle yaşanan mağduriyetler olmuş, Yapı Kayıt Belgesi iptali nedeniyle açılan davaların kaybedilmesi sonucunda mahkeme giderlerinin oluştuğu ve bu giderlerin bakanlık bütçesinden karşılandığı çeşitli raporlarda yer almıştı” şeklinde konuştu.