Herkesin karakterinde bir sürü nokta var aslında , ancak baskın olan bir kaç yönümüz vardır hep ön plana çıkan yönlerimiz. Temelde bizi tanımlayan bir kaç ana davranış biçimi yada kişiliğimizin insanları iyi yada kötü etkileyen yönleri. Mesela ; sinirli , çalışkan , tembel , disiplinli , dağınık , geveze , cimri , eliaçık , savurgan v.b. yönlerimizden biri olabilir. Tabiki toplumun bizi tanımlaması da bazen önemli bir nokta olarak ortaya çıkar. Ancak her insan kendini en iyi tanıyan ve baskın karakter noktalarını en iyi bilendir.
Kendimi tanımlamak gerekirse benim en baskın karakterlerimden biri uyumsuz olmaktır herhalde. Çünkü genellikle kolay kabul eden yada sisteme uyum sağlayan biri değilim. Genelde çoğunluk ile itirazcı yada muhalefet olduğum vakidir. Çünkü genel olarak hayata yada olaylara bakış açım çoğunluk gibi olmadı hiçbirzaman , elimde olmayan sebeplerden dolayı , kasıt olmadan doğal olarak daha farklı düşünüp hissediyorum. Sonuç ise benim uyumsuz biri olduğum. İnsanlar beni uyumsuz olmakla itham ediyor yada tanımlıyorlar.
Uyumsuz olmak benim seçeneğim değil ama gerçektende öyleyim. Herkes gibi boşver gitsin diyemiyorum , yada adam sende bulaşma yanlış yada doğru sana ne diyemiyorum. Hayatın içinde etliye sütlüye bulaşmadan yaşayamıyorum işte. Yanlışa da doğruya müdahil olmak istiyorum , iyi şeylerin parçası olmayı seviyorum kötü –hatalı şeyleri de bir şekilde yadsıyorum. Bir kötülüğü yada yanlışı düzeltmek için elim ve dilimle gereken neyse yapmak için uğraşıyorum , yani kalb ile buğz etmek pek benim tarzım değil.
Beni sevenler de sevmeyenlerde bu yönlerinde dolayı sever yada sevmezler. İnsanlara hatalarını yada yanlışlarını yada onlar hakkındaki düşüncelerini lap diye suratına söylersen iyi de tepki verebilirler kötü de tepki verebilirler.
Genelde ben dahil hiçkimse eleştirilmeyi sevmez , herkes popohlanmayı yüceltilmeyi sever bu sebeple günümüzde en geçer akçe yalakalık olmuştur. Şimdi sen insanlara herkes onları popohlarken bu yanlış şu hatalı yada sen gerçekten bu şekilde yanlış birisin dediğinde insanların tepkiler genelde pek iyi olmaz. Eleştiriye açık olan küçük bir azınlık dışında kimse seni doğruları söylediğin için takdir edip sevmez. İnsanlar gerçeklerden değil duymak istediklerinden mutlu olurlar. Sen gerçekleri söylediğinde ise çok küçük bir azınlık sana karşı konuşur diğer büyük azınlık ise susar ve kin biriktirmeye başlar. Fırsat kollamaya başlayıp sizin bir hata yada yanlışınızı bulup rövanş almaya çalışırlar.İşte böyle geçip gider hayat.
Uyumsuz olmak zordur , meşakkatlidir ve çoğu zaman sıkıntı yaşatır sana , ancak ne yapalım hayatın doğal akışında kimilerinin de uyumsuz olması gereklidir belki. En sonunda bu karakter yapısını bize kodlayan Yüce Yaratan değil mi ? Herkesi aynı düşünseydi yada aynı davransaydı hayat renksiz bir hal almaz mıydı? Farklılıklar hayatın renkleridir önemli olan birbirimize saygı duymak ve sınırlarımızı bilmektir.
Dünyada görmeyi istediğiniz değişimin kendisi olunuz. MahatmaGandhi
UYUMSUZ
Fikret Kır
Yorumlar