Son zamanlarda sıkça olduğu ve acı sonuçlar doğurduğu için gündemimizde biraz olsun yer bulan yangınlar. Yurtlar ve yurt gibi çok kişinin kaldığı konaklama tesislerinde yangın güvenlik önlemlerini yeniden irdelememiz gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
Mevcut duruma şöyle bir bakarsak; Öğrenci yurtları öğrencilerin konaklamaları için kullanılan çok kullanıcılı tesislerdir. Kullanıcılar belirli bir süre için kullanırlar ve herhangi bir sınıflandırmaya , mesleki eğitime ve güvenlik kuralları konusunda eğitim ve bilgilendirmeye tabi tutulmazlar. Gerek özel gerekse devlet yurtlarında bir kaç görevli dışında kimse bulunmaz , üstelik bu görevliler herhangi bir yangın güvenlik eğitimine sahip değillerdir. Üstelik yurtları idare edenlerin birden fazla güvenlik protokolüne uyması gerekir , hatta bazı protokoller de bir birleri ile çelişirler. Mesela yangın çıkış kapıları genelde kilitlidir , çünkü buradan yurt dışına izinsiz çıkış ve girişleri engellemek de ciddi bir güvenlik sorunudur.
Ülkemizde yangın güvenlik kural , yönetmelik ve önlemleri hemen her noktada olduğu gibi yurtlarda da çok ciddiyet ile ele alınmamaktadır. Çoğumuzun yangın konusunda referans kabul ettiğimiz Amerika’da yangın güvenlik kurallarının yazıldığı NFPA CODE larına bir bakarsak ; LIFE SAFETY BOOK yaklaşık 1300 sayfadır ve bu kural kitabındaki konuları detaylandırmak için , başka yangın güvenlik bölümleri için ayrı ayrı onlarca kurallar kitapları bulunmaktadır. Ülkemizde ise yangın konusunda sadece tek bir yönetmelik vardır , en son 2015 revizyonu ile Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik ekleri ile beraber toplam 72 sayfadır. Ancak bu özet mahiyetinde olan yönetmeliğimize bile uyulmamakta ve yangın konusu maalesef hep arka planda tutulmaktadır. Yangın güvenlik önlemleri sadece ruhsat alma amacı ile önemsenmeden yapılmaktadır. Yangın bilinci eksikliğinden dolayı ülkemizde yangının yol açtığı zararlar neredeyse terörün yol açtığı zararlara yaklaşmaktadır.
Genel anlamda en az denetlenen kurum ve kuruluşlar bence devlet binaları olduğundan dolayı ülkemizde yangın güvenlik önlemleri açısından en kötü durumda olan yapılar kişisel konutlardan sonra devlet binalarıdır. Kuralları yazan kurumların binaları bile yangın güvenliğine uygun değildir , yapı ruhsatı veren belediye binaları bile yangın güvenlik kurallarına uyulmadan yapılmış yada yapıldıktan sonra bir takım önlemler alınmaya çalışılmıştır.
BYKHY içerisinde bağımsız olarak yurtlarda nasıl önlemler alınacağına dair önlemler olmamakla beraber , kurallar içerisinde yurtlarla ilgili önlemlere dair bir sürü madde vardır. Zaten bir binada almanız gereken yangın güvenlik önlemleri vardır ve buna ek olarak bu bina yurt olacaksa da almanız gereken önlemler yönetmelikte tanımlanmıştır.
Yurtlar yönetmelikte ‘’ Kamuya açık bina: Otel, sinema, tiyatro, hastane, lokanta, okul, yurt, lokal, işyeri, açık ve kapalı spor tesisleri, eğitim ve dinlenme tesisi ve benzeri binaları ‘’ olarak tanımlanmıştır. Yine BYKHY de MADDE 10- (1) Konaklama amaçlı binalar; konaklama hizmeti veya konaklama hizmeti ile birlikte beslenme, eğlence, gösteri ve animasyon gibi hizmetlerden birinin veya birkaçının sunulduğu yerlerdir. Oteller, moteller, termal tesisler, tatil köyü ve pansiyonlar, kampingler, öğrenci yurtları, kamplar ve benzeri tesisler konaklama amaçlı binalardandır ‘’ denmektedir. Yönetmelikte eksik olsa bile yurtlarda alınması gereken yangın güvenlik önlemleri bir çok yerde tanımlanmıştır.
Asıl soru şu ki ; Kurallara ve yönetmeliklere rağmen neden felaketler olmaktadır ve neden doğru uygulamalar yapılamamaktadır ? Mühendislik ve bilimsel önlemler hipotezlere dayalı yapılır , yani birden fazla hipotez oluşturur bu hipotezlerden en kuvvetli olanını seçer ve bu hipotez üzerine yangın güvenlik konseptini oluşturarak sistem tasarlanır. Ancak en doğru tasarım gerçek verilere göre yapılır yani istatistiklere göre. Geçmişte oluşan yangınların sonuç raporlarına göre hatalar ve eksikler giderilir ve yeni düzenlemeler yapılır. Ne yazıktır ki ülkemizde TUİK yangın konusunda herhangi bir istatistik çalışması yapmamıştır ve halen de yapmamaktadır. Dolayısı ile gerçek sonuç verileri olmadan yapılan yangın güvenlik konsept düzenlemeleri bir bakıma hep eksik kalacaktır.
Peki ne yapmalıyız nasıl hareket etmeliyiz ? Gerek tüm binalar – yaşanabilir çevreler , gerekse yurtlarda daha projelendirme aşamasında bir yangın güvenlik uzmanından danışmanlık alınması şarttır.
Bir uzman görüşü , uzman danışmanlığı altında daha tasarım aşamasında Pasif ve Aktif yangın güvenlik önlemlerinin yetkili mühendisler tarafından projelendirilmesi gerekmektedir.Yetkisiz ve bilgisiz kişiler tarafından yapılan projelendirme ve hesaplamalar hep eksik ve hatalı olacaktır.
Sonrasında tasarlanan proje yine uzman mesleki yeterlilik sahibi sertifikalı uygulamacılar tarafından imal edilerek hayata geçirilmelidir.Projelendirme kadar uygulamaların da uzman ve yeterlilik sertifikalı kişiler tarafından yapılması çok önemlidir. Yangın mekanik tesisatlarının doğru projelendirilmesi kadar doğru yapılması da önemlidir.Doğru tasarlanmış bir proje yanlış uygulandığında da ciddi bir sorun oluşur.
Ruhsata kadar olan her aşamada uzman danışman tarafından kontrol edilmelidir. Ruhsat veren kurum da daha en başından bu sürece dahil edilerek bilgilendirilmelidir. Sonrasında ruhsat veren kurum proje ve önlemleri bir kerede kendisi yerinde inceleyerek yapılan işlerin uygunluğunu onaylamalıdır. Ruhsatlama sürecinden sonra yılda bir kez denetlemeler yapılarak uygunluğun devam ettiği kontrol edilmelidir. Çünkü genelde işletmeciler önlemleri ruhsat alana kadar yapmakta sonrasında ise bu önlemlere dikkat etmemektedirler. Yangın güvenlik pasif ve aktif önlemlerinin sürekli çalışır yada çalışmaya hazır –amade durumda tutulması da çok önemlidir. Bu sebeple projelendirilmiş ve uygulanmış olan tüm önlemlerin üretici tavsiyelerine – projelendirme konseptine uygun olarak periyodik bakım , test ve kontrollerinin de yetkili uzman kişilerce yapılması gerekmektedir.
BYKHY olsun olmasın Yurtlarda alınması gereken bazı ciddi önlemler vardır.Çünkü yurtlarda tüm ülkenin geleceği olan gençlerimiz – çocuklarımız kalmaktadır. Üstelik bu çocuklara yangın güvenlik önlemleri konusunda hiç bir ciddi bilgi-eğitim verilmemiştir.
Öncelikle halihazırda işletilen yurtlarda akredite sertifikalı bir uzman tarafından ciddi bir ‘’Yangın Risk Analizi ‘’yapılmalıdır. Sonrasında ise yeni yapılacak olan yurtlarda ve eskilerde yapılabiliyorsa aşağıdaki önlemlerin alınması elzemdir.
- Oda ve yatak sayısına , bina yüksekliğine bakılmaksızın tüm yurtlarda otomatik yangın söndürme sprinkler sistemlerinin uygulanması gereklidir.
- Yine hiç bir sayı ve kritere bakılmadan tüm yurtlarda yangın algılama ve alarm sistemlerinin yapılması gerekmektedir.
- Tüm yurtlarda yangın durumunda çalışacak acil aydınlatma sistemlerinin kurallara uygun biçimde yapılması gerekmektedir.
- Acil durumlarda kullanılacak tahliye yollarının uygun olması ve uygun biçimde ışıklı işaretler ile işaretlenmesi gerekmektedir.
- Acil çıkış kapılarının kurallara uygun kolay açılabilir biçimde olması ve kilitli olmaması gerekmektedir. Eğer kapılar başka güvenlik sebepleri ile kilitli kalması gerekiyorsa. Yangın anında otomatik olarak açılacak kurallara uygun elektrikli kilit sistemleri ile donatılmalıdır.
- Yangın hidrantları bakımlı kurallara uygun bir şekilde olmalıdır.
- Yangınların en çok başlangıç sebebi olan elektrik panoları , trafoların otomatik bağımsız yangın söndürme sistemleri ile donatılması gereklidir.
- Mutfak bölümü bulunan yerlerde mutfak davlumbazları için bağımsız otomatik yangın söndürme sistemi olmalıdır.
- Yangın durumunda ilk müdahale için kullanılacak olan taşınabilir yangın söndürme cihazları (yangın tüpleri) yeterli olmalı , doğru noktalara konmuş olmalı ve sertifikalı kuruluşlarca bakımlarının yapılmış olması gereklidir.
- Tahliye planları ve acil durumda yapılacaklar yurtlarda her katta görünür noktalara asılarak bunlara dikkat çekilmelidir.
- Yurt görevlilerinin kesinlikle yangın eğitimi almış olmaları ve bu eğitimlerin her yıl tekrarlanmış olması gereklidir.
- Tüm yurtta kalan öğrencilere en az yılda bir kez yangın bilinci ve yapılması gerekenler anlatılmalıdır.
- Tüm yurtta yılda bir kez ciddi bir biçimde yangın tatbikatlarının yapılması gereklidir.
- Yurtların hem iç hem de dış denetimlerinin her yıl muhakkak yapılması gereklidir.
Benim yukarıda saydığım önlemler en temel önlemlerdir , bu önlemleri yurt konumu ve durumuna göre spesifik olarak arttırmak gerekebilir. Öncelikle bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum halihazırda işletilen yurtlarda akredite sertifikalı bir uzman tarafından ciddi bir ‘’Yangın Risk Analizi ‘’yapılmalıdır.
Kimler nasıl ve neden sorumlu noktasında bakarsak ; ‘’ Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik MADDE 6- (1) Bu Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından;
a) Yapı ruhsatı vermeye yetkili idareler,
b) Yatırımcı kuruluşlar,
c) Yapı sahipleri,
ç) İşveren veya temsilcileri,
d) Tasarım ve uygulamada görevli mimar ve mühendisler ile uygulayıcı yükleniciler ve imalatçılar,
e) Yapı yapılmasında ve kullanımında görev alan müşavir, danışman, proje kontrol, yapı denetimi ve işletme yetkilileri, görevli, yetkili ve sorumludur’’ demektedir. Yani özetle hemen herkes sorumludur.
Eğer felaketler olmasın istiyorsak önlemlerimizi en başından almak durumundayız , yangını önlemek söndürmek ve sonuçlarına katlanmaktan daha ucuz ve kolaydır. Yangın olduğunda itfaiye çağırmaktan önce yangını önlemek ve yangın olduğunda en kısa sürede daha başlangıç aşamasında müdahale ederek can ve mal kaybını önlemek için yapılması gerekenler bellidir. Yapmamız gereken bir an önce karar verip çalışmaya başlamaktır.