Her şeyin tavan ya da top yaptığı bir zamanda ahlaksızlığında tavan yapmış olmasını pek de yadırgamıyorum artık. Ancak ahlaksızlığı yeniden bir kere daha tanımlamak gerek.

Hırsızlık ahlaksızlıktır, insanları kandırmak ahlaksızlıktır. Başkalarının bilgisizliğinden faydalanıp ayıplı ürün satmak  ahlaksızlıktır. Kanunlara aykırı iş yapmak ahlaksızlıktır. Sözünü tutmamakla gereğini yerine getirmemek  ahlaksızlıktır. Şunu bilin ki ahlak ya da ahlaksızlık denildiğinde sadece cinsel çağrışımları algılamayın ki ahlak kavramını daraltmayalım.

En ilginç durum şu ki Ahlaksızlar ayrıca çok cüretkar ve saldırgan da olabiliyor. Yani hem suçlu, hem güçlü oluyorlar. Ya da yavuz hırsız ev sahibine karşı haklı da çıkabiliyor.

Ahlaksızlar o kadar yüzsüz ve cüretkar oluyorlar ki karşılarındakini tehdit etmek ya da hakaret etmek cüretkarlığını da kendilerinde buluyorlar. Hatta bu ahlaksızlar, kendilerini kurtarmak için hukuku bile kullanabilirler. Yani sizden daha baskın çıkıp benim hırsız, yolsuz olduğumu nasıl söylersiniz evet hırsızım ama bunu ifşa edemezsiniz gibi söylemlerde de bulunabilirler.

Ayrıca bu ahlaksızların büyük bir kısmı her türlü dini, manevi ve kutsal değerleri de kullanabilirler ve kullanıyorlar. Kendilerinin yanlış, haksız, yolsuz iş yaptığını ispat edince, bunlar hemen bazı söylemlere sığınıp dini ve manevi değerlerin sloganlarını atarlar.

Mesela ‘ben de vatanperverim’ derler ki yaptıkları hatalı işlerin meşru olması için vatanperverlik söylemi yeterliymiş gibi. Ya da ‘bende Ülkücüyüm, devletimi severim, dindarım’ gibi bir sürü manevi değeri kullanmaktan çekinmezler. Bu üçkağıtçılar kendi hatalarını örtmek ya da kendilerini haklı çıkartmak için her türlü yolu ve her söylemi de çekinmeden kullanırlar.

Ahlaksızların en çok kullandığı söylemlerden biri de ekmek parası söylemidir. Yani ‘sen benim ekmek parama mani olamazsın’ derler hep. Yani konu ekmek parası olunca her yol meşru mu oluyor. Her türlü haksızlık, yolsuzluk ve hırsızlık meşru mu kabul ediliyor. Mesela hırsızlık yapan birine mani olmak, ekmek parasına mı mani olmaktır.

Ya da fuhuş çetesi de ekmek parası için mi çalışıyor?

Ya da planlı dolandırıcılık yapıp insanların paralarını alan çetelerde ekmek parası çeteleri mi oluyor?

Ekmek parası; ahlaklı, namuslu biçimde helal yollardan kanuna uygun işler yaparak kazanılan paradır. Yaptığımız işleri kanuna aykırı yaparak haksız kazanç sağlayıp sonra da bunu; vatan, millet, din, ekmek parası söylemleri ile meşrulaştırmaya çalışmak en büyük ahlaksızlıktır.

Ahlâk ve üçkağıtçılık, terazinin iki ayrı kefesinde yer alır; biri çıkarsa biri iner. Eflatun