Size bugün çak farklı hayvan davranışları ve onlara çeki düzen veren insanlardan bahsedeceğim.
Geçenlerde televizyonda komik videoların gösterildiği bir kanala rastladım.Bir karga aynı denizlinin horozu gibi ötüyordu.Çok dikkatimi çekti.Bu kanal Tekrar tekrar videoyu gösterdi ,bu düpedüz bizim alaca karga.Birde güzel ötüyor ki hiç sorma.Ses tam bağrından çıkıyor..
Ben bu olayın aynısını Sakarya da ortaokulda iken görmüştüm. Komşunun birkaç tavuğu vardı fakat horozu yoktu.Biz yeni geldiğimiz için bu ötenin horoz olduğunu sanıyorduk.Bir gün gözlerimle gördüm. Karga geldi parmaklıklara kondu başladı ötmeye.
-Üüürüürü,ürürürüüü
Artık bizde alışmıştık.Birden horuz un sesi yok oldu.Merak ettik.Bizde alışkanlık olmuştu.Acaba bizim karga-horoza ne oldu?
Babam da merak etmiş parmaklığa dayandı komşuya sordu ;
-Ne oldu bizim karga başlı horoza?
-Vurdum
-Niye vurdun,
-Ona dersini verdim. Zamansız ötüyordu.
Eee.kural kuraldır.Sen kargasın diye sana ayrıcalık yapılmaz.Horoz san horozluğunu bileceksen.Kargaysan yerini bileceksin.….
Yukarıdaki horozu anlatırken bir başka hikaye aklıma geldi.Erzurum da bir hikaye anlatırlar. Kışın bir kedi damdan dama atlarken havada donmuş ve yere heykel olarak düşmüş.Gerçi Erzurum un adı çıkmış siz bire Konya’nın soğuğunu görün.
Kışın Tuzlukçu ilçesindeyiz.Yerde az kar ve biraz da buz var.Sabah saat 8.00.Okula gidiyorum. Yerler cam.paltomun altından soğuk jilet gibi geliyor.
-Hoca günaydın.Okula mı?
-Beni tutma, konuşturma,değil ağzımı gözümü açacak halim yok.Bu ne biçim memleket?. İliklerim dondu.
-Gel gel.Sana bir şey göstereceğim.
Komşu önde ben arkada ahıra girdik.Tavana yakın bir yerde uzun bir ağaç uzatılmış en başta horoz.Dimdik duruyor.Hiç kıpırdamıyor.Ayağının altından buz sarkmış.Ama daha da önemlisi kafa dimdik.Ağzını açmış tam öterken donmuş.Ağzı açık.gırtlağı görünüyor.dilin yarısı dışarıda. Kelle tam donmuş.İbikler mor.
-Herhalde tam bağırırken donmuş ?
-Yok canım bu namussuzu sen bilmezsin.Sabahtan akşama kadar komşu ahırda..Bizim tavuklar gıdaklıyor gelmiyor.Kaç defe gittim getirdim.Ona özel mısır bile aldım.Yok.İlle de komşu ahırda.
Bizim tavuklarda kıyameti koparıyor.
-Eeeee?
-Şimdi onu bizim marangoza doldurttum üstündeki sudur ,o da dondu ayaklarından da çaktım..
Bak sen bile anlamadım.
-Tavuklardan ne haber ?onlar anladı mı.?
-Emin değilim .Memnuniyetle beraber onlarda biraz pişmanlık seziyorum.
Yanı bu işi ,horozu ,pilavın üstüne oturtmadan yapamaz mıydın.?
-O görevini yapmadı-Gözü hep dışarıda.bende B planının uyguladım.Olması gereken yere oturttum.
-Peki bunu doldurtup.Tar’ın başına koymak ne iş?
- O.C planıdır.Yani tavuklara mesajdır.
Efendim bizler Nasrettin hocanın torunlarıyız.Hatırlarsınız.Hoca kışın eşeğin önüne bir balya saman koyar.Başında bekler.
-Hadi ye.
Eşekte hiç hareket yok.Kafayı sağa sola sallar.Gözler karşıda..Baygın bakışlar.Hoca kızmış
-Ne direniyorsun bu kış günü sana nereden yeşil ot bulayım.Bak bunu da bulamayanlar var.
Eşek yine aynı.Boş bakışlar.Anlamsız göz süzmeler.
Bu bakışlar ve göz süzmeler hoca açısından pek dayanılmaz.Hemen eve koşar. Yeşil camlı gözlüğü kaptığı gibi eşeğin yanına.Gözlükleri eşeğe takmış.
-Hadi bakalım Adı,tadı,tuzu aynı olsa bile görünüşü farklı,denemeye değer.!!!!!
Sahra çölünde düğün derneği yola dizilmiş.develer sıra sıra belliki zengin bir gelin.Çeyiz bol. Deve yükleri şangır,şungur..Demek ki çeyizde epey eşya da var.Belki 6 belki 7 deve.Birkaç bedevi kervanın sağından solundan gidiyor.ellerinde bastona benzer sopaları.Bir Alman arkeoloji ekibi onlarla karşılaşmış.
-Nereye?
-Karşı köye gelin çeyizi götürüyoruz.
Alman ekip başı başlamış alay etmeye,
-Develerin başı boş.
-Onlar zeki hayvanlardır yolu bilirler.
-Olur mu baksana koca koca develer çölde lop lop gidiyor.
-Onların başı boş olduğunu nereden anladın.
-Tamam tamam en önde bir eşek var.Ama bu koca deve eşeğimi takip edecek.?
-O gördüğün eşek senden akıllıdır.Sen burada kaybolursun o kaybolmaz yolu bulur.
-Ya deve?
-İşte sorun burada yüzyıllardan beri eğitiyoruz,öğretiyoruz yemeyip yediriyoruz.boy bos dayanıklılık araziye uyum her şey var.yinede başlarında bir eşek olmadan çölde gidemiyorlar.
-Acaba sizce neden?
-Onların sırtında öyle bir kambur var ki Bu kambur onların akıllarını başlarından almış,eşeği takip ettiklerinin farkında değiller.
Gorege Orwel ’in Hayvanlar Çiftliği’ni belki aranızda hatırlayanlar olur.Olay kısaca şöyle;Çok çalışmaktan çiftlik kahyasına isyan eden hayvanları domuzlar organize eder ve kahyayı tahtından indirirler.Bu organizasyonda bütün hayvanlara özgürlük-az çalışma bol yem haftada 2 gün tatil ve eşitlik vaat edilmiştir..Fakat hiç bir şey değişmez at,eşek horoz ve tavuklar hep çalışmakta ortada bir kazanım görünmemektedir.İhtilal i yapan en yaşlı domuz.tamamen domuzlardan oluşan bir komisyon kurar ve diğer hayvanlara komuta etmelerini ister.Bu sefer domuzlardan oluşan fakat hiç çalışmayan bir sınıf oluşmuştur.Bir gün at bunlara liderlik eder ve baş domuzun yanına giderler.
-Hani her şey eşitti,Biz çalışıyoruz domuzlar yan gelip yiyor.Onlar hiç çalışmıyor.
Baş domuz homurdanarak cevap vermiş.
-Tabii hepiniz eşitsiniz fakat bazılarınız DAHA EŞİT.