Pek değerli Manşet Gazetesi okuyucularımız.
26 Kasım’da Mimarlar Odasının 19. yeni yönetim kurulu seçimleri gerçekleşecek. Meslektaşlarımız kadrolarını kurdu ve yarış için hazır durumdalar. Geçen sene ki yarış daha sesliydi. Bu sene ses yok. Son hafta adaylar cee dediler.
Mimarların bu sessizliği çok garibime geliyor. Oysa Mimar dediğin çılgın olmalı. Ses getirmeli.
Şu ana kadar iki ekip belirdi. Kadroları sayalım:
A Takım ilk adaylık açıklaması yapan ekip ve B Takımı diğer meslektaşlarımız.
Cevathan YİĞİTTÜRK Cevdet TANER
Ünal AKILLIOĞLU Enez TURAN
Gizem İLHAN Tuba DEMİRCİ ALPTEKİN
Bensu KAZAN Sefa UYGUN
İlayda Nur GÜNGÖR Öykü OKUYAN
Geçtiğimiz seçim çok hareketli ve şehir içinde ses getiren çalışmalara vesile olmuştu seçim çalışmaları, her bir ekip keyif almıştı yaşadıklarından ve yaşattıklarından projeler vaatler ile hazırlanıldı.
Büyük vaatler verildi ve sonuçta bir ekip seçimi kazandı. Ekipler birbirini öyle bir havaya sokmuştu ki medyası bol, hareketli heyecanlı çılgın bir yarıştı. Bizim ekip kaybetmişti. Olsun meslektaşlarımız kazanmıştı. Onlarında yapmayı arzu ettikleri güzel projeler vardı.
Tam iki sene boyunca Belediye başkanları, Vali, kaymakam gezdiler. Akılda kalacak bir icraatları olmadı.
Mimarlık dışında, mimarlığı bir tek farklı meslekten herhangi birine tarif bile edemeden bir arpa boyu yol bile aldıramadan iki koca senemizi heba ettiler.
Bu tarz bir çalışma içine yine girecekse bu arkadaşlarımız hiç soyunmasınlar bu görevlere. İsminizin önünde ‘oda başkanı’ yazacak diye bir yarışın içine giriyorsanız vaz geçin.
İcraat gerekiyor, icraat...
Yalova da ki hangi ilk, ortaokula gidip bir müdürle konuştunuz?
Mimarlığı tek bir çocuğa anlattınız?
Hangi ofisleri gezdiniz dertlerini dinlediniz?
Defalarca davet ettim, başkan ve ekibini ofisime gelmediler. Bana gıcık oldukları için mi gelmediler bilmiyorum. Sandalye düşkünlüğü ile bu işlere girişmeyelim ne olur. Halkın her ferdini dinlemek, anlamak gerekiyor. Mimarlar egoludur biraz. Egolu olmamak lazım böyle görevlere soyunurken. Herkesin düşüncesini dinlemek anlamak gerek.
Organizasyon ve yönetimin aklına sahip olmak gerek. Yapıcı olmak gerek. ‘Ben Yaparım’ değil ‘benim yaptıklarım doğrudur’ demek değil, ‘benim yaptıklarım yeterlidir’ diyorsan ve yaptıkların ile bir boy yol gidemiyorsan isminin önüne koyduğun bu unvan seni yer bitirir.
İyi düşünün gençler, İçinizde bu göreve gelememiş, gelmeye niyetlenmeyen, bu cesarete sahip olmayan birçok arkadaşınız var, hepsi bir cevher dinleyin yorumlarını, fikirlerini alın.
Bak ben aday olsaydım şunları kesin yapardım. 2 sene de tam 10 ücretsiz etkinlik düzenlerdim. Tüm Mimarları bir araya getirecek büyük bir etkinlik olurdu. Mimarlık festivali kesin düzenlerdim. Senede bir kez, yani toplamda iki kez, Mimarlığın, Yalova mimarının sesini duyarlardı.
Tüm üyelere ücretsiz etkinlikler iftar yemekleri. Çok kolay gençler bu işler. Yalova da tanıdığınız inşaat firmaları yok mu veya Türkiye çapında malzeme firmaları, bu adamlar sizleri bir arada yakalamak için neler vermezdi.
Bir izolasyon firması Yalova da ki tüm Mimarlara ulaşsın diye bir pazarlama çalışanına aylık 25.000TL maaş veriyor, araç veriyor, benzin, yemek masrafı, SGK.
Tüm mimarlara kaç ay da ulaşıp tanıtım yapar sizce minimum üç ay. Bu firmanın harcayacağı bedel sizce ne kadardır. Aylık Maaş 25000tl+4500tl SGK +3000tl yemek+10.000TL yakıt +kiralık araç 20.000tl =62.500 TL x 3 ay 187.500TL
Yalova da bu firma için bir iftarlı tanıtım yemeği düzenlesek kişi başı 500tl olsa x 375kişi katılsa 187,500TL yapar. Size, ben 100 farklı firma, sponsor bulabilirim desem.
Başkan olmak meziyet ister. Ekip kurmak meziyet ister. Meslektaşlarıma cevap veremeyecek oda istemiyoruz.
İki yıl boyunca bencil davranışlar yüzünden odamın kapısından girmedim. Kaybetmek değil, insanları kazanmak gerek .
